DÜNYA

Ergün Diler : Durum bu

Tarih
12 Aralık 2023
İzlenme
1125 Kişi
GAZZE'DE İsrail silahları susmuyor, durmuyor. Aralıksız bir şekilde masum insanlar ölüyor. Sıklıkla olmasa da dünya medyasına yansıyan fotoğraflar bile katliamın boyutlarını ortaya koymaya yetiyor. Peki neden bunca insan öldürmelerine rağmen durmuyorlardı? HAMAS onlar için ne ifade ediyordu?
Motivasyonları, kinleri, nefretleri neydi?
İtalya'dan başlayıp Çin'e uzanalım sonra Mısır'a, ardından Türkiye'yi de unutmadan GAZZE'ye geçelim...
Avrupa'da ÇİN'i ve İPEK YOLU'nu öne çıkaran güç İTALYA oldu. Kuşak ve Yol Girişimi'ne dahil olan tek G7 ülkesi İtalya'ydı.
2019'da "EVET" dedikleri projeden ayrıldılar. Bunu da resmi bir NOTA ile Çin'e bildirdiler. Çoğunluğu Güney ve Doğu Avrupa'dan 18 AB üyesi ülke Kuşak ve Yol Girişimi'ne dahil olsa da, İtalya projeye katılan tek büyük Batı ülkesiydi.
Başbakan Meloni, Temmuz'da BEYAZ SARAY'a gitmiş ve Başkan Biden'la görüştükten sonra bu sinyali vermişti. Yazmıştık.
Şimdi resmi olarak "AYRILIK" ilan ediliyordu. Saflar netleşmeye devam ediyordu. ABD bastırıyor, ÇİN KARŞITI TARAFI BÜYÜTÜYORDU. İtalya buradan çıksa da GLABOL GATEWAY'e geçiş yapmayı unutmuyordu.
Yeni rolünü benimsemekte zorlanmıyordu.
Devam...
Mısır'ın demokratik yollarla seçilen ilk cumhurbaşkanı ve Müslüman Kardeşler'in ülkedeki lideri Muhammed Mursi, mahkeme salonunda hayatını kaybetti.
Aslında o tablo bugün olan biteni anlatmaya yetiyordu. 90 yıldan fazla geçmişi olan MÜSLÜMAN KARDEŞLER darbe ile biçilmek isteniyordu. Bu rol de SİSİ'ye düşüyordu.
1928 yılında Mısır'da Hasan El Benna tarafından kurulan örgüt, siyasi aktivizmle İslami yardım işlerini bir arada yürüten modeliyle dünyanın dört bir yanında İslamcı hareketlere ilham verdi.
Başlangıçta hedeflerini "İslamı, ahlakı ve hayır işlerini yaymak" olarak açıklayan YAPI bir süre sonra siyasallaşıyordu. Doğaldı.
İlgi artınca kitleler talep edince bu kaçınılmazdı. İhvan, Mısır genelinde şubeler açıyor her şubede birer cami, okul ve spor kulübü yer alıyordu. Üye sayısı böylece ışık hızıyla artıyordu. 1940'lara gelindiğinde Mısır'da 500 bin üyesi vardı. Bunun üzerine Mısır hükümeti 1948'de Müslüman Kardeşler'i yasakladı. Oluşum çok geçmeden Başbakan Mahmud el Nukraşi'nin makamında uğradığı suikasta karışmakla suçlandı. 
Hasan el Benna kimdir? | İlim ve DavetBenna da DEVLET TARAFINDAN düzenlenen saldırı ile hayatını kaybetti. Mısır'da 1952 yılında, kendilerini "Hür Subaylar" diye adlandıran bir grubun düzenlediği askeri darbeyle Kral Faruk tahttan indirildi. İHVAN buna destek verdi.
Askeri darbeden kısa süre sonra 1954'te Cumhurbaşkanı Cemal Abdülnasır'a yönelik suikast girişimi İhvan'la ilişkileri kopardı.
Çok sayıda üyesi hapse atıldı, işkence gördü. Müslüman Kardeşler, gizlice örgütlenmeyi sürdürdü. Seyyid Kutub'un 1964'te yayımlanan "Yoldaki İşaretler" adlı eseri ve düşünceleri, pek çok İSLAMİ harekete ruh verdi. Seyyid Kutub idam edildi. Müslüman Kardeşler, 1980'li yıllarda siyasal bir harekete dönüşebilmek için frekans değiştirdi. Girişimlerde bulundu. Müslüman Kardeşler, 2000 yılındaki seçimlerde Mısır Meclisi'nde 17 sandalye kazanmayı başardı. 5 yıl sonra ise o güne kadarki en iyi seçim sonucunu elde etti. Yasak nedeniyle seçime bağımsız giren Müslüman Kardeşler adayları, Meclis'teki sandalyelerin yüzde 20'sini kazandı. Sonuç, dönemin Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i sarstı. Müslüman Kardeşler'i çökertmeye yönelik operasyon başlatıldı. 
Mursi: Mısır'ın ikinci devrimi olmayacak - Son Dakika Haberler MilliyetYüzlerce Müslüman Kardeşler üyesi tutuklandı. Sonra 2010 seçimleri yapıldı. İHVAN tek bir sandalye bile kazanamadı. "HİLE" iddiası ayyuka çıkmıştı. Sokaklar karışmaya başlamıştı... ARAP BAHARI ile birleşen tepkiler MÜBAREK'i götürecekti.
Mübarek'in istifasından sonra, Şubat 2011'de yapılan ilk parlamento seçimlerinde Müslüman Kardeşler'in Özgürlük ve Adalet Partisi, Meclis'teki sandalyelerin neredeyse yarısını kazandı. Radikal İslamcı Nur Partisi de seçimde ikinci olunca, parlamentonun yüzde 70'i artık rejimin "DÜŞMAN" bellediği tarafların elindeydi.
Böylece yeni anayasayı hazırlamakla görevlendirilen 100 üyeli kurucu meclisin çocuğunu da İHVAN oluşturuyordu. Liberaller, sekülerler, gençler, kadınlar ve Kıpti Hristiyanlar Meclis'te yeterince temsil edilememekten ve Meclis'in Mısır toplumunun çeşitliliğini yansıtmamasından şikayetçi oldu. Ne kadar da TÜRKİYE'ye benziyordu. Tarihler bile iki ülkeyi sarsan olaylarda aynıydı!
Devam...
Mursi yıllarca süren mücadeleden sonra HAREKETİN CUMHURBAŞKANI oluyordu.
Bu bir devrimdi. Ancak MISIR buna hazır ve razı değildi. İtirazlar yükseldi. Mursi akılla sağduyu ile yürümeye çabaladı. Olmadı.
İzin vermediler TEMERRÜT HAREKETİ sokakları doldurdu.
Tansiyon fırladı. Orduya yol açıldı.
3 Temmuz günü askeri birlikler sokağa çıktı. Anayasanın askıya alındığı açıklandı ve Mursi ordu tarafından görevden alındı. 
Muhammed Mursi vefat ettiİhvan bunun "seçilmiş cumhurbaşkanına ve halkın iradesine karşı bir askeri darbe" olduğunu açıkladı ve darbecilerle pazarlık yapmayacaklarını bildirdi.
Müslüman Kardeşler ve destekçileri Rabia'tül Adeviyye Camii yakınlarındaki Nahda Meydanı'nda kamp kurarak darbeyi protesto etti. 14 Ağustos'ta güvenlik güçleri buradaki protestoculara müdahale etti, çatışmalarda çok sayıda kişi yaşamını yitirdi ve olağanüstü hal ilan edildi. DARBENİN ardından bugün olan biteni anlamaya yetecek kadar saflar netti. Küçük parçaları bir araya getirdiğinizde KÜRESEL ÇAPTA neler olduğunu anlayabiliyordunuz...
Darbenin ardından Katar, Mısır hükümetinin yasakladığı Müslüman Kardeşler'in üyelerine kapılarını açtı. Gariptir, MÜSLÜMAN KARDEŞLER'e ilk olarak YASAK koyan faaliyetlerini yasaklayan RUSYA oluyordu!
2003'te... Suriye ve Mısır 2013'te, 3 Körfez ülkesi Suudi Arabistan, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri de 2014'te İhvan'ı "terör örgütü" ilan etti. İHVAN yöneticileri Katar'a yöneldi. Körfez ülkeleri de 2017'de Katar'la ilişkileri kesti.
Suudi Arabistan ve Mısır, Katar'ı "Müslüman Kardeşler'e siyasi ve finansal destek vermekle" suçladı.
Türkiye ise bu kriz sırasında Katar'a asker konuşlandırdı. EN BÜYÜK MESAJI BÖYLECE VERMİŞ OLDU! İşte bugün bu KAMPLAŞMA öyle ya da böyle GAZZE'de görülmekteydi.
SİSİ'yi yollayan ABD, İSRAİL'i durdurmuyor masum insanların ölümü için aralıksız silah veriyordu.
ATEŞKES'i istemiyor "HAMAS BİTENE KADAR DEVAM" diyordu. Nereden bakarsanız bakın ABD-AB-İSRAİL ittifakında istenmeyen, İSLAM'la ilgili, ilintili bir hareket, düşünce, modeldi. Mısır ve Türkiye aynı yazgıya sahipti. DARBELER ve OPERASYONLAR hiç bitmiyordu.

yazının devamı 

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER