DÜNYA

Bekir Hazar : Deutsche kafa

Tarih
02 Temmuz 2021
İzlenme
733 Kişi
CHP lideri Kemal Bey "Bana bak Deutsche Bank, Kanal İstanbul yatırımcılarına kredi verirseniz ben ödemem ha" diyordu. Biraz gülerek okudum bu twiti.
Kemal Bey Almanlar'ı severdi, Almanlar da Kemal Bey'i… Kemal Bey neden bir Alman bankasına yumruk sallıyordu acaba?
İlginç bir durumdu. Aslında Deutsche Bank Alman gibi görünse de gerçek sahipleri dünyanın en zengin küresel ailesi. Nitekim geçmişte Alman istihbaratı BND bile bu bankayı basmıştı. Bu dipnotu düştükten sonra gelelim hafif sıklet Kemal Bey'in küresel bankaya salladığı yumruğa. Evet Deutsche Bank ile birlikte Kanal İstanbul için Çinli ICBC, Japon Mitsubishi UFJ Financial, yine dünyanın en zengin ailesine ait HSBC finansman sağlamak için sıraya girdi. Hatta Kanal İstanbul'un dünyanın en önemli finans merkezlerinden birine de ev sahipliği yapacağı iddia edildi. Öncelikli olarak finans sağlayacak şirketlerin dışında, Toronto Dominion Bank (Kanada), Credit Agricole (İsviçre), Absa Group (Güney Afrika), SMBC Group ve Barclays'in de bu finans merkezinde yer alacağı ifade edildi.
Frankfurt'da bulunan Deutsche Bank genel merkeziKanal İstanbul'un sınırında inşaa edilecek yapay ada için yabancı basında "Dünya finans merkezinin simgesi olacak" haberleri havada uçuştu.
The Guardian bile "Süveyş'ten 148 km daha kısa olacak Kanal İstanbul, Türkiye'nin yıllık kazancını 8 milyar dolar kadar yükseltecek" diye yazdı.
İngiliz medyası, Türkiye'nin İstanbul Boğazı'ndan yılda 156 milyon dolar kazanabildiğine dikkat çekti. Yakın bir zamanda boğazlardan gemi geçişlerinin 40 binlerden 70 binlere çıkacağını iddia ettiler. Dünyanın gözü Kanal İstanbul'da.
Proje yeni dillendirilmeye başladığı günlerde bir işadamı dostum gelmişti. Merkel'in Türkiye danışmanı ve Alman istihbaratı BND'nin üst düzey yöneticisi olan bir ismin kendisiyle görüştüğünü söylemişti. Almanya adına Kanal İstanbul inşasının Almanya'ya verilmesini istiyordu. O dönemde Avrupa medyasında korkunç bir Erdoğan düşmanlığı furyası vardı. Alman istihbaratçı, Kanal İstanbul'un inşası kendilerine verildiği takdirde Erdoğan aleyhine Batı basınında taşan Erdoğan düşmanlığının durdurulacağını vaad ediyordu. Dünyanın ve Almanlar'ın gözünün Kanal İstanbul üzerinde olması boşuna değildi.
Kanal İstanbul iddiaların tersine çok önemli bir kazanım! Cazibe merkezi haline gelecek - Son Dakika HaberlerOrtadoğu'da, Afrika'da çıkan sorunlarda masada Washington-Ankara-Moskova hattı vardı. Avrupa ve liderleri Almanlar tribüne gönderilmişti. Kanal İstanbul, Pekin'den Londra'ya uzanan İpekyolu için en stratejik kapı olacaktı. Burada söz hakkı olan, Washington-Ankara-Moskova hattının kurduğu her masada kendine sandalye bulabilecekti. Erdoğan Alman istihbaratçıdan Merkel adına gelen bu teklife dönüp bakmadı bile. O tarihten itibaren Alman Deutsche Welle sürekli Türkiye'de yapılan tüm projelere karşı çıktı. Bunu bir devlet meselesi haline getirdi. Çamlıca Camii için "Siyasal tartışmaları alevlendirecek.
Kimileri bunun siyasi bir adım olduğuna inanıyor" diye yayın yaparak sanki Türk kanalıymış gibi ağladı. "Osmangazi Köprüsü Türkiye'nin borç yükünü artırıyor" diye de zırladı. Halbuki pandemi olmasına rağmen İzmir Otoyolu ve Osmangazi Köprüsü'nde temmuz-ekim ayları geçiş sayıları verilen garanti sayılarının üzerinde gerçekleşti. Devletin kasasından bir dolar çıkmadan, para kazanıyor. Deutsche Welle "İstanbul Havalimanı pistleri garip. Ayrıca pasaport ya da vizesinde sorun çıkanlar, bazen aylarca havalimanındaki transit bölgede yaşıyor. Hukukçulara göre bu durum insan haklarına aykırı" diye hedef de gösterdi. İstanbul Havalimanı, birçok araştırmada dünyanın en iyi havalimanı seçildi. Bugün Almanya'nın Frankfurt Havaalanı'nı sollayarak zirveye oturdu.
Alman haber ajansı Marmaray'ı bile diline doladı. "Güvenli olmadığı eleştirileri var" diye çığlık atarken, Marmaray dünyanın en güvenli denizaltı tüneli seçildi. "Taksim Camii projesi siyasal iktidar için ideolojik olarak ne ifade ediyor?.." diye inlediğini bile gördük bu ajansın. Durdular mı? Hayır! "Bir çevre kabusu. Kanal İstanbul, içme suyunu kirletebilir" diyerek dövündü. Bir baktık bu argümanların tamamını Ekrem İmamoğlu dahil tüm ittihatçı muhalefet de kullanmaya başladı. Bir zamanlar Alman vakıfları para dağıtarak Bergama'da madenlerini kapattırmak için çıplak köylüleri sahaya sürüyorlardı.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER