GÜNCEL

Muharrem Sarıkaya : ‘Rahşan affı’ mı?

Tarih
13 Mayıs 2018
İzlenme
956 Kişi

SEÇİME kısa süre kalmışken ve gelecek hafta itibarıyla tatile girmeye hazırlanırken, TBMM bir af çıkarabilir mi?

Ya da MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin dün yaptığı kısıtlanmış genel af çağrısı bir başka yöntemle çıkarılabilir mi?

Bunu anlamak için Anayasa’nın getirdiği şarta ve af konusunda geçmişte yaşanan tartışmalara bakmak gerekir.

Bir de parlamentoda çoğunluğu elinde tutan partilerin bakışına...

İktidar partisinin, ittifak ortağı Bahçeli’nin önerdiği affı çıkarma gibi bir niyetlerinin olmadığını söyleyebilirim.

Çünkü, Bahçeli açıklamasını Twitter üzerinden yaptıktan hemen sonra konuştuğum AK Parti’nin en etkin isimlerinden birinin konudan haberi yoktu.

MHP Lideri Bahçeli’nin sözlerini okuduğumda ise tepkisini aynen şu cümle ile dile getirdi:

“Yani yeni bir Rahşan affı mı çıkarmamız isteniyor? DSP’ye getirdiğinin ne olduğu henüz hafızalarımızdan silinmedi...”

Adının yazılmasını istemedi, nedeni de parti içinde konunun enikonu tartışılmadan bireysel görüşünün yazılmasını istememesinden kaynaklıydı.

Hemen ardından aradığım partinin hukukçu kimliğiyle öne çıkan ismi de benzer tavrı sergiledi, “Seçime giderken intihar mı edeceğiz?” dedi.

1 hafta önce bu konuda Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut’un benzer çağrısının olduğunu anımsattı.

Bulut’a yanıtın, Adalet Bakanı Gül’ün olumsuz tepkisiyle verildiğini vurguladı. Nitekim Başbakan da dün Gül’ün sözlerini tekrar etti:“Gündemimizde genel af yok.”

NE OLMUŞTU?

Konunun tartışılmasının dahi geçmişte yarattığı sorunlara da dikkat çeken ismin sözünü ettiği, Rahşan Ecevit’in 1998 Temmuz’unda cezaevinde annesi ile kalan küçük Aylanur’un durumundan etkilenmesi üzerine DSP Parti Meclisi toplantısında af çıkarılması teklifiyle başlayan süreç.

Bahçeli, dün Twitter’da adını andığı kişilerin de içinde bulunduğu kesimin Rahşan Ecevit’in teklifiyle aftan yararlanmaları engellendiği için eleştiride bulunan Milletvekili Ali Güngör’ü de o tarihte partiden ihraç etmişti.

Af tartışmaları hapishanelerde isyan hareketlerini tetiklerken, dönemin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, bunu affın TBMM’den çıkarılmamasına bağlamıştı.

Kamuoyuna “Rahşan affı” olarak kazınan cezaların indirilmesi yoluyla sağlanan af 22 Aralık 2000’da çıktığında cezaevleri boşaldı -2 yılda % 20 fazlasıyla doldu-.

DSP-ANAP-MHP koalisyon hükümeti, tepkileri dikkate alarak TBMM’nin af çıkarma yetkisini zorlaştırdı.

Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya’nın, o dönem muhalefet milletvekili olarak ürettiği Anayasa değişikliği formülü nedeniyle adıyla da anılan düzenleme yapıldı.

Buna göre daha önce Meclis Genel Kurulu’nda yer alan çoğunluğun bir fazlasının oyu yeterli iken, Anayasa’nın 87. maddesine konulan düzenleme ile TBMM’nin üye tam sayısının “5’te 3’ünün kararına” bağlandı.

330 BULUNUR MU?

Yani af için 330 milletvekilinin onayı şart.

Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve MHP toplamı yetiyor.

Ancak 18 yıl öncesinin olumsuz etkisinin devam ettiği anımsanırsa olanaksız gözüküyor.

TBMM’den 1 hafta içinde geçirmenin zorluğu da cabası...

Çünkü 1 hafta sonra 21 Mayıs’ta milletvekili aday listesi açıklandıktan sonra TBMM’yi çalıştırıp af çıkarmak kolay görünmüyor.

Hatta, cezaevlerinde yaratacağı etki de göz önüne alınarak tartışılmasına dahi olumlu bakılmıyor.

Ancak unutulmasın ki Türkiye’de “af, seçim ve tezkere” sözü bir kez edildi mi gerisi bir gün mutlaka geliyor.

Habertürk
13 Mayıs 2018

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

  • YORUMLAR
  • Mirzabeyoğlu

    14 Mayıs 2018
    1 0
    Terore karismamis ve taammuden cürüm islememis, devlete darbe orgutlenmesinin icinde olmamis, cocuk istismarcisi ve irz dusmanlarini kapsamayan, kaderin bir cilvesi olarak istemeden bir sekilde suca bulasmislara bir af bence Turkiye'ye zarar vermez. Salih Mirzabeyoglu sucsuz 16 senesi hapiste gecmisse kimbilir daha nice benzerler var.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER