Dünya virüsle boğuşurken, İran'da sessiz sedasız ülkenin 1 numaralı nükleer fizikçisi Muhsin Fahrizade suikaste uğrayıp öldürüldü. Aslında son aylarda peşpeşe onlarca suikastte onlarca önemli isim dünya değiştirdi. O suikastleri bizden başka yazan da olmadı doğru dürüst. Corona virüsü üretip yayanlar Yeni Dünya Düzeni'ni kuruyor. Bu uğurda da hem gündem yoğunken birileri sessizce öldürülüyor hem de sistemin kilit isimleri belirleniyor.

Corona muhteşem bir operasyondu. Joe Biden ABD Başkanı seçildi ertesi gün virüsün aşısı bulunduğuna dair haber dünyayı salladı. Aslında aşı hazırdı. Trump'ın kaybetmesi, Biden'ın kazanması bekleniyordu. Bunu biz söylediğimizde birileri "Komplo" der... Ancak bizzat ABD Başkanı Trump tarafından bu cümleler tweetle dünyaya ilan edildi. Operasyonda atılacak adımlar tek tek hesaplanmıştı. Virüs insanları ya öldürecek, ya da evlerine kapatacak, ülkelerin ekonomileri çökecekti. Tüm dünya ülkeleri ekonomik krizlerin sosyal çalkantılara ve sokak savaşlarına dönüşmemesi için acil paraya ihtiyaç duyacaktı. Herkes IMF ve bankaların kapısını çalacak, Küresel şirketler PARADAN PARA kazanacaktı. Nitekim de öyle oldu. Hemen her ülke batma korkusu yaşıyor, zengin ailelere ait IMF'in kapısında yatıyor.

Biden "Ben siyonistim" diyerek bunu dünyaya ilan etmiş bir Başkan olarak ABD'nin başkanlık koltuğuna oturacak. Dışişleri Bakanı dahil altı Bakanı Yahudi... En önemli isim ise Janet Yellen... 13 Ağustos 1946'da New York'ta Yahudi bir ailenin kızı olarak doğdu. Babası Julius Yellen, sıradan biri gibi görünse de dünyanın en zengin ailesine yakın biriydi.

1967 yılında Pembroke College (Brown Üniversitesi)'nde Ekonomi alanında eğitim gören Janet Yellen, dünyanın en büyük servetine sahip ailenin bursu ile Yale Üniversitesi'ne davet edildi ve ekonomi üzerine doktora yaptı. 5 yıl Harvard Üniversitesi'nde asistan ve öğretim üyesi olarak çalışırken referans yine FED'in de sahiplerinden o zengin aileydi. 1977'de (ABD'nin merkez bankası) FED'de ekonomist olarak çalışan Janet Yellen, 1978'de tüm masrafları zengin aile tarafından karşılanan London School of Economics kadrosuna katıldı. FED Başkanlığı da yapan Yellen, şimdi Joe Biden'ın Hazine Bakanı olacak. Yani küresel ağı oluşturan aile Amerikan hazinesinin de patronu olacak. FED dolar basacak, virüsle kavrulan ülkeler de yine ailenin güdümündeki IMF'tan yüzlerce milyar dolar borç alarak, ülke anahtarlarını bu küresel sisteme teslim edecek. Anahtar teslimi ise ülkenin yeraltı zenginlikleri ve madenlere el koyma yoluyla hayata geçecek. Bugün İran dahi IMF'n kapısını çalmış durumda ve Biden'ın koltuğa oturmasını, "5 milyar dolar" borç vermesini dört gözle bekliyor.

İran'ı hep uranyum zenginleştirmesi ve nükleer silah üretmekle suçlayıp Trump döneminde tecrit ettiler. Şimdi Biden döneminde tekrar eski anlaşmaya dönerek barışma ve yaptırımları kaldırma kararı alacaklar. Borçlandırıp, yaptırım kaldırma kararı karşısında da diz çöktürüp petrollerine konacaklar. O yüzden İranlı nükleer fizikçi ilk etapta ortadan kaldırılarak, tasfiye ve normalleşme-sömürü dönemine ilk adım atıldı.

Avustralyalı madencilik devi Rio Tinto, İsrail'i de kuran bahsettiğimiz dünyanın en zengine ailesine ait. Dünyanın bir numaralı maden şirketi. Yeryüzünde her yerdeler. Ve dahası onların da ortak olduğu Nabibya'daki uranyum şirketi Rössing Uranium'un yüzde 15'le en büyük ortaklarından biri de İran devleti. 1975 yılında Rio Tinto ile ortaklık yapan İran'ın tüm nükleer çalışmaları da bu Avustralyalı sirket tarafından desteklendi. Peki Rio Tinto kimin? Rothschild ailesinin. Bizzat ailenin 4. Baronu Jacob Rothschild tarafından dünyanın en güçlü maden şirketi haline getirilldi.

İran'ın Nabibya'dan uranyum taşımasına ortak olarak yardım edildi. Nükleer silah yapmasına böylece yol verildi. Ardından "Vayy sen nasıl yaparsın" diyerek yaptırım uygulandı. Şimdi virüsle daha çok çökmüş İran'la anlaşma yapılarak petrollerini sömürü dönemi başlayacak.