16 Aralık 2014

Cemaat "Bir yerde oluşturulmuş topluluk" demektir. Bugün size bir CEMAAT'i anlatacağım. Çok sayıda gazeteleri ve radyoları vardı bu cemaatin.
Rüşvet dağıttılar, poliste çok güçlendiler.
Yasa dışı dinlemeler yaptılar.
Özel hayatlara, banyolara kadar girdiler. Dinleyerek elde ettikleri kayıtlarla manipülatif haberler yaptılar. Kasetlerle siyasilere, iş adamlarına kadar çok sayıda kişiye şantaj yaptılar. Ünlüleri, sporcuları dinliyorlardı. Hatta işi öyle ilerletmişlerdi ki kaçırılan bir kızın ailesinin telefonlarını bile kayıt yapacak noktaya ulaşmışlardı.
Gazeteleri, radyoları "YAŞASIN BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ" diyor ama özel hayatlara saldırarak insan hak ve özgürlüklerine kastediyorlardı.
Hakkında taciz iddiası olan din adamlarına oğlan çocuk gönderip test bile ediyorlardı.
İnsanlar televizyonlara çıkıyor "Bu Cemaat, gazetecileri aracılığı ile ölen çocuklarımızın ses kayıtlarını dinletti.
Bunalıma düştük, oyuncağa çevrildik.
Mağduruz" diye ağlıyorlardı. Taciz iddiası ile yargılanan bir doktorun ev adresi cemaat gazetelerinde manşette veriliyor, insanlar o eve saldırıyordu. Eşcinsel bir Bakan'ın tangalı fotoğrafları sosyal medyadan pompalanıyor "Partner arıyor" diye haber yapılıyordu.
POLİS'e dinlettiriyor, gazetelerinde yayınlıyorlardı. Skandal ortaya çıktığında bazı Polis Müdürleri istifa ediyordu. Cemaatin medya dayısı Başbakan'ın en yakınındaydı ve danışmanıydı. Olay patladığında Türkiye'de yayın yapan bir gazetede aynen şunlar yazıyordu; "Yasa dışı dinlemeler, ne zaman, ne için kullanılacağı belli olmayan şantaj dosyaları, politikacılar, ünlüler, terör mağdurlarının yakınlarından cinayete kurban gitmiş küçük bir kızın ailesine kadar toplumun farklı katmanlarının özel hayatlarına ait bilgilerin ele geçirilmesine ait hikayeler bu gazete sayfalarının ana gündemi oluyordu. Başbakan'ın eski danışmanı gazetecinin de içinde olduğu skandala karışmış gazeteciler, devletin ilişkide oldukları güvenlik birimleri ve politikacılar sarmalının soruşturulması için ülkenin ikinci YÜKSEK MAHKESİ BAŞKANI'nı görevlendiriliyordu.
Bu görev emrini bizzat BAŞBAKAN veriyordu."
Evet aynen böyle yazıyordu TÜRK gazetesi. O gazetenin adı Zaman gazetesiydi. Haberde "GAZETECİ HUKUK DIŞINA ÇIKARSA" deniyordu. Cemaat medyası aracılığı ile büyük güçtü. O ülkede Başbakanları tayin edecek KUDRETİ vardı artık. TÜM BUNLARI YAPAN cemaatin adı; "MURDOCH CEMAATİ"ydi.
İngiltere'de çok sayıda yayın kuruluşunu tek çatı altında toplamıştı. Madem cemaat "Bir yerde oluşturulmuş topluluk" demekti o halde Murdoch artık bir "MEDYA CEMAATİ LİDERİ" idi. Meclis araştırma komisyonunda ifade veren MURDOCH'a İşçi Partili komisyon üyesi "Neden susuyorsunuz, konuşun" diyordu. Hatta dünyaca ünlü roman yazarı Mario Puzzo'nun "Omerta" adlı kitabından alıntı yaparak "Sessizlik koduyla konuşmamaya azmetmiş bir MAFYA lideri gibisiniz" diye bağırıyordu. Murdoch "Dinleme olaylarından haberim yok, Mafya değilim, elemanlarımın yaptıklarından pişmanlık duyuyorum" diyordu. Bunun üzerine İşçi Partili milletvekili "Tarihte suç örgütü yönettiğinden haberi olmayan ilk mafya patronu sizsiniz." Karşılığını veriyordu. Evet demokrasinin beşiği İngiltere'de BÜYÜK BRİTANYA İMPARATORLUĞU MEDYA CEMAATİ'nin PATRONU bile yargılanıyordu.
Sadece o mu?
Tam 50 İNGİLİZ GAZECİ TUTUKLANIP YARGILANIYORDU!!! "Mudoch'un medya dayısı Andy Coulson her şeyden haberdardı" diye açıklama yapan News of the World Eğlence Dünyası Editörü Sean Hoare evinde ölü bulunuyordu. POLİS aracılığı ile dinleme yapıp yayınlayan MURDOCH CEMAATİ, İngiltere Başbakanlarına ÇOCUKLARDAN saldırıyordu. Eski Başbakan Gordon Brown kanun dışı telefon dinlemeleri ile mağdur olmuş ve "kistik fibrozis" [birçok organı aynı anda etkileyen bir tür tümör] hastası çocuğunun sırlarını The Sun'da gözyaşlarıyla okuduğunu söylemişti.
Zaman gazetesi Londra temsilcisi haberinde "2007'de hapse atılan gazeteci Glenn Mulcaire'de çıkan 9 bin telefon dinleme kaydı, 11 bin sayfalık 4 bin farklı kişiye ait dosyalar Murdoch'ın tabloid gazetelerinin habercilik anlayışı için fikir verebilir" diyordu.
Zaman Gazetesi'nden Şahin Alpay'ın "İbretlik İngiliz medyası" konulu köşe yazısı bir internet sitesinde şu başlıkla sunuluyordu; "İNGİLTERE'de 50 GAZETECİ TUTUKLANDI BAĞIRAN YOK."

Takvim