18 Ekim 2014...
Ülkemin çiçek çocukları yaptıkları son sokak eylemlerinde de başarısız olunca, oturup “biz nerede hata yaptık” diye kafa yormaya başlamışlar.
Uzun uzun tartışmışlar.
Birisi şöyle demiş:
“Tabii ki başarılı olamayız, Esenyurt’ta eylem mi olur”?
Öbürü atılmış:
“Doğan, Şahin yakmakla olmaz bu iş. Bir Porsche yakacaktık ki, seyreyle gümbürtüyü”!
Bir diğeri:
“Bence de! Bakkal dükkânı yağmalamanın karşılık bulamayacağı belliydi. Çok büyük marketleri hedef almalıydık”!
Beriki heyecanla dalmış tartışmaya:
“Çok haklısın! Esenyurt’ta garibanın evini ateşe veriyoruz, olacak iş değil! Boğaz’daki yalılar daha çok ses getirirdi”!
Nihayet tartışma bitmiş, yeni bir eylem planı hazırlanmış.
Hedeflerinde bu kez kalburüstü semtler varmış.
Binlerce insan ellerine geçirdikleri taş, sopa, pala, molotof, silah ve benzeri “demokratik araç ve gereçlerle” Boğaz’a, Nişantaşı’na doğru yürümeye başlamışlar.
Hepsinin de yüzleri maskeliymiş!
Nihayet yalıların köşklerin önüne gelmişler.
Sloganlar eşliğinde başlamışlar eyleme!
Yalılar, lüks araçlar birer birer ateşe verilmiş!
O yalılardaki nadide tarihi eserler yağmalanmış, parçalanmış!
Boğaz’da demirli yatlar benzin dökülüp yakılmış.
Bu kez baronların çocukları camlardan atılmış, on altı yerinden bıçaklanmış, üzerine benzin dökülüp yakılmış!
Bir başka adres yani Nişantaşı’nda da benzeri görüntüler yaşanıyormuş!
Tüm bunlar olurken polis yaptığı anonslarla “sevgili arkadaşlar, sizi anlıyoruz, ama ne olur dikkatli olun, attığınız taşlar sekip size zarar vermesin” diye uyarıyormuş!
Polisin “çiçek çocukları” dertlenen bu tavrı “çok gelişmiş dünyadan” alkış alıyormuş.
Evi, arabası, yatı, nadide tabloları yakılıp yağmalananlar ise “bu öfkenin altında yatan gerekçeyi” düşünüp empati yapıyorlarmış.
Hükümet yeni bir kanun teklifini meclise sunmuş.
Bu çerçevede:
BİR-Çiçek çocuklar eylem yapacakları adreslere lüks otobüslerle taşınacak.
İKİ-Eylemler esnasında birbirlerine zarar vermemeleri için özel kask ve yanmaz kıyafetler dağıtılacak.
ÜÇ-Eylem sonrası yorulan çiçek çocuklar beş yıldızlı otellerde dinlendirilecek.
DÖRT- Eyleme katılan çiçek çocukların en göz dolduranlarına para ödülü verilecek.
BEŞ- Alınan tüm önlemlere rağmen eylem sırasında yaralananlara “Gazi”, ölenlere de “Şehit” unvanı verilecek. Gazilerin kendileri, şehitlerin de aileleri maaşa bağlanacak.
Ve son bir not.
Kimden gelirse gelsin. Kime karşı yapılırsa yapılsın. Vandallığın, eşkıyalığın her türlüsüne şiddetle karşıyım.
Akşam
Ülkemin çiçek çocukları yaptıkları son sokak eylemlerinde de başarısız olunca, oturup “biz nerede hata yaptık” diye kafa yormaya başlamışlar.
Uzun uzun tartışmışlar.
Birisi şöyle demiş:
“Tabii ki başarılı olamayız, Esenyurt’ta eylem mi olur”?
Öbürü atılmış:
“Doğan, Şahin yakmakla olmaz bu iş. Bir Porsche yakacaktık ki, seyreyle gümbürtüyü”!
Bir diğeri:
“Bence de! Bakkal dükkânı yağmalamanın karşılık bulamayacağı belliydi. Çok büyük marketleri hedef almalıydık”!
Beriki heyecanla dalmış tartışmaya:
“Çok haklısın! Esenyurt’ta garibanın evini ateşe veriyoruz, olacak iş değil! Boğaz’daki yalılar daha çok ses getirirdi”!
Nihayet tartışma bitmiş, yeni bir eylem planı hazırlanmış.
Hedeflerinde bu kez kalburüstü semtler varmış.
Binlerce insan ellerine geçirdikleri taş, sopa, pala, molotof, silah ve benzeri “demokratik araç ve gereçlerle” Boğaz’a, Nişantaşı’na doğru yürümeye başlamışlar.
Hepsinin de yüzleri maskeliymiş!
Nihayet yalıların köşklerin önüne gelmişler.
Sloganlar eşliğinde başlamışlar eyleme!
Yalılar, lüks araçlar birer birer ateşe verilmiş!
O yalılardaki nadide tarihi eserler yağmalanmış, parçalanmış!
Boğaz’da demirli yatlar benzin dökülüp yakılmış.
Bu kez baronların çocukları camlardan atılmış, on altı yerinden bıçaklanmış, üzerine benzin dökülüp yakılmış!
Bir başka adres yani Nişantaşı’nda da benzeri görüntüler yaşanıyormuş!
Tüm bunlar olurken polis yaptığı anonslarla “sevgili arkadaşlar, sizi anlıyoruz, ama ne olur dikkatli olun, attığınız taşlar sekip size zarar vermesin” diye uyarıyormuş!
Polisin “çiçek çocukları” dertlenen bu tavrı “çok gelişmiş dünyadan” alkış alıyormuş.
Evi, arabası, yatı, nadide tabloları yakılıp yağmalananlar ise “bu öfkenin altında yatan gerekçeyi” düşünüp empati yapıyorlarmış.
Hükümet yeni bir kanun teklifini meclise sunmuş.
Bu çerçevede:
BİR-Çiçek çocuklar eylem yapacakları adreslere lüks otobüslerle taşınacak.
İKİ-Eylemler esnasında birbirlerine zarar vermemeleri için özel kask ve yanmaz kıyafetler dağıtılacak.
ÜÇ-Eylem sonrası yorulan çiçek çocuklar beş yıldızlı otellerde dinlendirilecek.
DÖRT- Eyleme katılan çiçek çocukların en göz dolduranlarına para ödülü verilecek.
BEŞ- Alınan tüm önlemlere rağmen eylem sırasında yaralananlara “Gazi”, ölenlere de “Şehit” unvanı verilecek. Gazilerin kendileri, şehitlerin de aileleri maaşa bağlanacak.
Ve son bir not.
Kimden gelirse gelsin. Kime karşı yapılırsa yapılsın. Vandallığın, eşkıyalığın her türlüsüne şiddetle karşıyım.
Akşam
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.