GÜNCEL

Elvan Alkaya : PKK’nın Çocuk Katliamları

Tarih
22 Temmuz 2015
İzlenme
2327 Kişi

22 Temmuz 2015

22 Ocak 1987. Hakkari’nin Uludere ilçesine bağlı Ortabağ köyünde bir düğün evi. Kına gecesine katılan köy korucularını hedef seçen PKK, düğün sahiplerinin bacasından el bombalarını bırakıyor Bir yıl önce aynı köyün yakınlarında 14 askeri şehit eden terör örgütü olay sonrası Irak’taki terör yuvalarının bombalanmasını unutmadığını 2’si çocuk 4’ü kadın toplam 8 kişiyi katlederek hatırlatıyor. Yetmiyor bir gün sonra Mardin’in Gündörke mezrasındaki bebekler de intikamdan nasibini alıyor. Henüz uykuda olan Ağırman ve Akçay ailelerinin evleri basılıyor. 3 yaşındaki Eşref, 1,5 yaşındaki Vehibe’nin de aralarında bulunduğu 7’si çocuk olmak üzere 10 kişi önce silahlarla taranıyor sonra evleri ateşe veriliyor…

22 Şubat 1987’de aralarında kardeşinin de bulunduğu 14 kişinin PKK tarafından katledilmesini şöyle anlatıyor Güngör Cengiz: "Herkesi eve soktuktan sonra dışarıda dolaşan küçük bir çocuk gördüler. Çocuğa sen kimsin, kimin oğlusun diye sorduktan sonra çocuk, 'ben Abuzeyit'in oğlu Gürgün’üm' dedi. Bunun üzerine teröristler küçük çocuğa 'sen de eve gir, size bir şey anlatacağım' diyerek o masum yavrucağa da evde bulunan herkesi acımadan kurşuna dizdiler ve ardından evi ateşe verdiler"

20 Haziran 1987’deki PKK’nın Pınarcık köyü ve Mardin'in Ömerli’deki katliamlarda 6'sı kadın, 16'sı çocuk olmak üzere 30 kişi öldürüldükten sonra PKK lideri Öcalan’ın açıklaması: “Öldürelim, otorite olalım” 

8 Temmuz 1987’de Şırnak Pençenek köyünde 16 kişiyi katleden PKK bir gün sonra Mardin'in Midyat ilçesinde tekrar ortaya çıktı. Terör saldırısında hayatını kaybeden 31 kişiden henüz 5 yaşında olan Birsel ve Mehmet’inde aralarında bulunduğu 16 masum henüz çocuktu... İki köydeki katliam PKK kayıtlarında her iki köyde bulunan 40’a yakın köy korucusu yakınları imha edildi olarak geçti. Dönemin Başbakanı Turgut Özal’dan ve Mit yetkililerinden kayıtlarda faşist yetkililer olarak bahsediliyordu.

Ağustos 1987’de Dargeçit ve Eruh’ta PKK tarafından katledilen henüz 3 günlük ve 6 günlük olan iki bebek ve 4 aylık Hamza bebek kurşunlandıklarında beşiklerinde uyuyorlardı. Abdullah Öcalan’ın bebek katili lakabı 4 aylık Hamza bebeğin gazetelere yansıyan karnındaki kurşun izi ile lügatımıza girdi.

Yıllar birbirini kovaladı. PKK’nın toplu katliamları Behmen’den Nusaybin’e, Eruh’tan Kırım’a, Çevrimli’den Pazarcık’a, Başbağlar’dan Cevizli’ye, Günbuldu’dan Lice’ye devam etti. Yüzlerce çocuk PKK tarafından katledildiğinde ya kundaklı vaziyette beşiğinde uyuyordu ya da evinin bahçesinden terörden habersiz oynuyordu. Öldürülen çocukların büyük bir çoğunluğu bölgede yaşayan Kürt çocuklarıydı. Kürtler için terörle özgürlük arayışındaki PKK, kendi ırkının çocuklarını kırıyordu. Dönemin Başbakanları diktatör, ordu ve MİT faşist diktanın yönetim kurulu üyeleriydi. Bölgeye giden öğretmenler, doktorlar, mühendisler onlar için büyük tehdit, kurşuna dizilmeleri farzdı. Bölgenin eğitim alması, kalkınması ve huzura ulaşması, olağanüstü bölge sınırlarına alınmış doğu illeri için hayaldi. Kürt halkı yaşadıkları topraklara çocuklarını defnetmemek için göç etti.

O yıllarda PKK Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da terör estirirken, askere gitmekten korkan delikanlılar vardı. Ailelerinin maddi durumları iyi, elleri ayakları uzun olan bu zerzevatlar ülkenin doğusunda askerlik yapmamak için her türlü imkanlarını kullanırlar, doğudan uzak bölgelerde askerliklerini yaparlardı.

O sahte delikanlılar torpilleri sayesinde güzel yerlerde askerlik yaptılar. Şimdi büyüyüp askerlik çağındaki gençleri Çözüm Süreci’ni ‘Bebek katili ile masaya oturuldu’ diye anlata anlata milliyetçiliğe soyunuyorlar. Yetmiyor Doğu bölgemizdeki Kürt nüfusunun yoğun olduğu illeri gösterip, ‘Bunlara bu toprakları verip ülkeyi huzura erdireceksin’ diyorlar. Bebek katilinden korkum yüzünden, paramın ve torpilimin bana verdiği güçle vatan savunmasından kaçmak için her haltı yedim demek böyle korkakların harcı olmadığı için, olmayan milliyetçilikleriyle gençlerin milli duyguları ile oynuyorlar. Onların yerine şehit olan Kürt delikanlılarından, fakir aile çocuklarından uzakta semiren bu sözde milliyetçiler, vatan toprağını parselleyip olmayan birilerine vermekten hiç hicap duymuyorlar…

Bir yandan PKK’nın dağ yapılanmasında bulunup şimdilerde siyasete soyunanlara PKK’nın çocuk katliamları hatırlatıldığında ‘Kavgada yumruk sayılmaz” diyorlar. Türkiye’nin tamamına barış getireceğini belirten siyasiler her gün medyada serhildanlarını sokağa çağırıp, Kürt halkı kendini savunmalı ve sayın Öcalan’a özgürlük nağmeleri altında türkülerini söylüyorlar. Her ağızlarını açtıklarında kendi bölgelerini kalkındırmaya yönelik yapılan inşaatları yakıyor, ülkenin güvenliğini sağlayan emniyet personeli ve askere karşı savaşmaya devam ediyorlar.

Günümüz gençliğine hatırlatalım. 2013 yılı TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nun bünyesinde kurulan “Terör ve Şiddet Olayları Kapsamında Yaşam Hakkı İhlallerinin İncelenmesine Yönelik Alt Komisyon” raporuna göre istatistiklere geçmeyen ölüm olayları hariç, toplam 35 bin 576 kişinin terör nedeniyle yaşamını kaybetti. 1984-2012 yılları arasında ölü olarak ele geçirilen PKK’lı sayısı ise 22 bin 101. Türkiye’de PKK son 30 yıl içinde yüzlerce çocuk öldürdü.

Siz ne vatan savunmasını rahat kışlasında geçiren korkaklardan ne de ağzından çıkan her laftan sonra mermi gibi terör örgütlerini hareketlendiren eski teröristlerin laflarına inanın. Bir ülkeyi sevmek siyasi bir görüş değil milli bir duygudur. Barış kelimesi ile birlikte PKK’ya silah bıraktırmaya gücümüz yok diyen, olmayan anlaşmalara takılı kalan siyasilere dikkat edin. 30 yıl önce de bu ülkenin Başbakanları diktatör, MİT ve askeri kurumları faşistti. O zaman da topraklarına özgürlük vaad ettikleri topraklarda o toprakların bebeklerini kurşuna diziyorlardı. Şimdi aynı eller bugünün gençlerini iç savaşa götürmek için her gün TV kanallarında provakatörlüğe devam ediyor. Birilerinin sırtını dayadığı PKK siyasi söylemlerinin altında kalmıyor. Barış isteyen provakatörler neden Adıyaman’da şehit düşen başçavuşumuzun tabutunun altına elini uzatamadı? Ağır mı geldi?

Seslimakale.com

@ElvanKavi

[email protected]

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER