Meclis toplanmış, Almanya'nın, sözde soykırım kararını protesto etmiş ve ortak bildiriye, HDP hariç, imza atmış…

Geçmişiz artık, “Ermeni sürgününde İttihatçıların mı İslamcıların mı rolü var?” tartışmalarını.

Zaten Osmanlı Devleti'nin o günkü tavrını, Cumhuriyet yurttaşlarının “yüzde doksanı” da haklı bulmuş.

…

Fakat Bekir'in derdi başka, Bekir, bir yolunu bulup, Türklerin, Ermenileri sürgün ettiğini değil de, Müslümanların, Hıristiyanları kovaladıklarını, zaten kendilerinden başka kimseye hayat hakkı tanımadıklarını anlatmak istemiş, dil ucuyla.

Ne ucu, dilinin tamamını paspas yapmış uygar efendilerinin altına!

Bekir gibi çağdaş, Bekir gibi seküler, Bekir gibi namuslu evet namuslu, kedi köpekle ömür tüketen tipler olsaymışız, böyle şeyler de olmazmış zaten.

Yahudileri sabuna çevirmiş Almanların, bize soykırımcı demeleri, Ak Parti siyasetinin sonucuymuş, bize böyle dememeleri için Atatürk'ün ipine sıkı sıkıya sarılmamız gerekiyormuş, yoksa daha çok soykırımcı olmakla suçlanabilirmişiz!

…

Bazen ciddiye alıp düşünüyorum, bunların biri ikisi değil, alayı mı geri zekalı diye…

Felaketin dibini görmüş bir nesil bu, Bekir Coşkun tayfası…

Yahudileri sabun yapan Hitler'i takdis eden kilise, Alman Parlamentosuna, sözde Ermeni soykırımını onaylattı, sen ne geveliyorsun boş boş!

…

Ermeni tehcirine giden yol, Abdülhamit'i devirmek için birleşen Jön Türklerin(Jeunes Turcs) ve Ermenilerin, Osmanlının toprak bütünlüğü konusunda anlaşamamaları sonucunda açılmadı mı?

Devleti ele geçirmek isteyen İttihatçılar, içerdeki karargahı Selanik'te, dışardaki karargahı da Paris'te kurmadılar mı?

Daha sonra beraber hareket ettikleri Ermeniler tarafından yayınlanan Cenevre Bildirisi'nde, ayrı bir Ermenistan istendiğinin anlaşılmasıyla, sürgüne ve iç çatışmalara giden süreç başlamadı mı?

İnsan bu kadar mı imansızlaşır, bu kadar mı bilinen tarih üzerinden tezvirata bel bağlar!

…

Günlük siyasetin ritmine göre tarihi önem arz eden meselelerin eğilip bükülmesi hiç doğru değil, çok da ciddi sonuçları olur.

Kısa süre önce bir Alman kanalı, Yahudi soykırımının, Türklerin, Ermenilere yaptığı uygulamadan ilham alınarak gerçekleştirildiğini söyledi.

Sufleyi Bekir'den aldılar galiba...

Yuhh demek lazım artık, yalanın, iftiranın bu kadarına da yuhh yani!...

Yahu 1915'te, Osmanlı ile müttefik olan Almanlar, İngilizlerin ve Fransızların, Doğu'ya ve Güneydoğu'ya, Ermeniler aracılığıyla sızdıklarına kanaat getirip, bölgenin boşaltılması için Osmanlıya telkinde bulunmadılar mı?

Enver'i, Talat'ı ve Cemal'i, İstanbul'dan Alman gemisi çıkarmadı mı?

Bu ittihatçılar kimin aracılığıyla Berlin'e gittiler?

Ermenilerin sürgün edilmesi kararını imzalayan Talat, Berlin'de, sokak ortasında vurulmadı mı?

Hiç tarih bilmeyen, sadece polisiye roman okuyan biri bile, Talat'ın, Berlin'de öldürülmesine bakarak, Ermeni tehciri konusunda, Osmanlı'nın hangi ülkeyle işbirliği yaptığını anlayabilir.

İnsanda biraz utanma, biraz haya olur!

Bekir Efendi oturmuş, Cumhuriyet tarihinde işlenen cinayetlerden, idamlardan, sürgünlerden örnekler veriyor, “Müslümanlar Ermeni soykırımı yaptı” demeye getiriyor.

Nazım Hikmet'i süreni, Sebahattin Ali'yi öldüreni, Deniz Gezmiş'i asanı sorguluyor, küçücük beyniyle!

Ben biliyorum, bu isimlerin başına gelenleri kimlerin yaptığını, sen bilmiyor musun, Bekir Coşkun?!...

“Atatürk, İnönü, Demirel” üçgenine bakarsan, mağduriyetleri üzerinden İslam düşmanlığı yapmaya çalıştığın kurbanların, senin Tanrıların tarafından katledildiklerini de görürsün!

…

Ermenileri, devlete karşı ayaklandıran ve daha sonra da sürgün yolunda öldüren, Alman Kiliseler Birliği ile aynı dünya görüşünü paylaşan Bekir Coşkun'un manevi dedeleridir!

Suçları büyüktür ve sadece bununla da kalmamışlardır…

Aynı ortaklık, PKK ve DHKPC terör örgütlerinin kurulmasıyla, desteklenmesiyle ve devletin bazı hücrelerine sızdırılmalarıyla da sürmüştür.

Osmanlı döneminde Ermenilerle işbirliği yapıp padişah devirenler, bugün de aynı tezgahı, PKK'lılarla ve HDP'lilerle devam ettirmektedirler.

…

Unutmadan,

Alman Parlamentosu'nda, sözde Ermeni soykırımı yasa tasarısının geçmesi için büyük çaba harcayan Cem Özdemir'e de birkaç lafım var…

En huysuz atları terbiye eden, en zalim düşmanlarla boğuşan, en sarp dağları fetheden Müslüman Çerkes halkı, senin gibi “Çar çocuklarının” yüzüne tükürecektir, emin ol!

Sen git, Karadeniz'i, Çerkes mezarlığına çeviren gerçek soykırımcılarla hesaplaş, hesaplaş ki kendi halkın delikanlı desin sana…

Elin alemin iti olacağına kendi halkının atı ol!...

Yenişafak
4 Haziran 2016