SİYASET

Emin Pazarcı : Şaşkın solculara tüyolar…

Tarih
27 Şubat 2019
İzlenme
1319 Kişi

31 Mart yerel seçimleri öncesi DSP de güçlü bir şekilde sahaya indi. Kılıçdaroğlu yaylım ateşine tutuldu. CHP’nin tadı iyice kaçtı.

Üstelik, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal nokta atışlar yapıyor!

Kafası karışık sol seçmen de “Ne oluyor?” diye soruyor. Bu çerçevede “Kim daha solcu”, “Hangisi gerçek solcu”türünden sorular peş peşe geliyor…

Zor bu sorulara cevap vermek. Çünkü, cevabı “soldan” ya da “solculuktan” ne anlaşıldığının içinde gizli.

Şimdi Gezi Olaylarına dönüp, yaşanmış bir hadise ile sorulara cevap bulmaya çalışalım. Henüz hareketlenmenin ilk günleriydi. DSP yöneticisi ve 57. Hükümetin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk de destek için Taksim’e gitti. Bir anda hareketlenmeler başladı. Alandaki bazı gruplar Türk’ü protesto ettiler. Gerilim giderek arttı. Vahim olayların yaşanmaması için korumaları Türk’ü oradan uzaklaştırmak zorunda kaldı.

Tepki, Türk’ün 57. Hükümet’te Adalet Bakanı olmasında gizliydi. Bakanlığı döneminde DHKP-Cgibi yasa dışı silahlı sol örgütler, cezaevlerini hücre evi gibi kullanıyorlardı. Devlet otoritesi ortadan kalkmıştı. Dışarıda gerçekleştirilen silahlı ve bombalı eylemlerin talimatları bile cezaevlerinden veriliyordu.

Sıkıntı büyüktü!

Bu duruma son verilmesi gerekiyordu. Devlet karar aldı. Cezaevlerindeki örgüt hâkimiyetini kırmak için operasyon düzenlendi. “Hayata Dönüş” adı verilen operasyonlar sırasında yasa dışı sol örgütlerin büyük direnişi ile karşılaşıldı. Cezaevleri yakıldı, yıkıldı. 19-22 Aralık 2000’de düzenlenen operasyonlarda ikisi er 32 kişi hayatını kaybetti.

Sonunda devlet hâkimiyeti ve düzen sağlandı. Hikmet Sami Türk de “Devlet kararını verdi, biz görevimizi yaptık” dedi.

Özellikle altını çizmek istiyorum, bu operasyonlar Bülent Ecevit’in Başbakanlık, Devlet Bahçeli’nin Başbakan Yardımcılığı döneminde yapıldı.

Aşırı sol bunu hiç unutmadı. DHKP-C, Hikmet Sami Türk’e bombalı saldırı girişiminde bulundu. Failler Didem Akman ile Serkan Onur Yılmaz yakalandı ve 20’şer yıl hapis cezasına çarptırıldı.

İşte CHP ile DSP arasındaki fark bu!..

CHP’liler, Gezi Olayları sırasında illegal solun bütün unsurları ile kol kolaydılar. DSP’li Türk ise o meydanlara sokulmadı.

Şimdi, “Kim daha solcu?” sorusuna cevap verecek olursak: Eğer “solculuktan” anlaşılan DHKP-Cdahil her türlü aşırı unsurlarla hemhal olmak ise CHP daha solcu. Son günlerde partiden ayrılan bazı CHP’liler, buna FETÖ’cüleri de ekliyorlar. Ama, aşırılıklara “dur” diyerek, meşruiyetçi çizgide sol politikalar uygulamak ise DSP gerçek solcu.

***

İki partinin mayasında ciddi farklılıklar var. Bülent Ecevit, 1980’de kapatılan CHP yeniden siyasi hayata döndüğünde o yapı içinde yer almak istemedi. DSP’yi kurdu.

Bugün de anlayış farkı devam ediyor. CHP, HDP ile işbirliği yapıyor. DSP ise uzak duruyor. CHP’nin Belediye Meclisi listelerinde en soldan en sağa kadar aşırı isimler göze çarpıyor. DSPise o tür isimlere yer vermiyor.

Tartışmalara bakın, zaten göreceksiniz…

İkisi de “solcuyuz” dese de birbirlerinden o kadar uzaklar ki!

yazının kaynağı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER