Ortalığı ayağa kaldırmaya çalışıyorlar. Yapılmak istenen düzenlemeyi engellemek istiyorlar. Direniyorlar, tepki gösteriyorlar, yürüyorlar…
Bir de slogan bulmuşlar:
“Savunma hakkı engellenemez…”
Oysa savunma hakkı ile ilgili bir konu yok ortada. Evet, bir engelleme arzusu var, ama o da savunma hakkı ile ilgili değil. Amaç, vesayet düzeninin ortadan kaldırılması… Eskimiş, hatta köhnemiş bir yapıya çeki-düzen verilmesi… Demokratik temsil sisteminin sağlanması… Diktatörlük yerine çoğulcu bir düzenin getirilmesi…
Aslında söylemek istedikleri şu:
“Olmaz, bırakmayız biz baro saltanatını. Yıllardır dilediğimiz gibi at koşturuyoruz ve iyiyiz biz. Dokundurmayız kazanımlarımıza.”
Öyle ya…
Meslek mensuplarının yüzde 15-20’sinin oyunu alıp, bütün avukatlar adına ahkâm kesme imtiyazından kim vazgeçebilir? Bırakılır mı böyle bir saltanat? Terk edilebilir mi?
***
Baroların kuruluş amacı belli:
Barolar, mesleki bir oluşum. Kuruluş Kanunu’nda da “Barolar, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar” deniliyor.
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.