SİYASET

Elvan Alkaya : İÇİMİZDEKİ DHKP-C’LİLER

Tarih
01 Nisan 2015
İzlenme
4330 Kişi

1 Nisan 2015

31 Mart günü, elektriklerin kesilmesinin ardından birden devreye giren jeneratörlerin sesine aldırmadan, işyerimde çalışmama devam ettim. Çünkü bu durum benim için olağandı. Son aylarda bol bol aynı elektrik kesintisini yaşadığımdan dolayı umursamadım. Ancak ilerleyen dakikalarda elektrik kesintisinin sadece yaşadığım şehirde olmadığını, otuzdan fazla şehirde gerçekleştiğini öğrendiğimde, ‘birilerinin nefesi ensemizde’ diye kaygılandım. Kendi kendime, bu kadar şehirde aynı anda gerçekleşen elektrik kesintisi nedeniyle; hastanelerdeki hastaların, mobeseleri gözleyen emniyet güçlerinin, metrolarda mahsur kalan insanların ve ailemin ne durumda olduğunu düşündüm. Sonra haberleri taramaya başladım. Bakan Yıldız’ın elektrik kesintisi ile ilgili ‘siber saldırı ihtimaller arasında’ cümlesine takılmışken birileri trafoya giren kedi fantezilerini paylaşıyordu…

İlerleyen saatlerde, ailemin sesini duyunca rahatladım ve dergi için hazırladığımız dosya konusunu araştırmaya devam ettim. Akşamüstüne yakın konu ile ilgili araştırma yaparken Doğan Grubuna ait bir internet sitesinde kaynak buldum. Okuma yaparken alt tarafında başına silah dayanmış, ağzı bantlanmış bir erkek resmi ile karşılaştım. Fotoğrafı görür görmez irkildim. Resmin hangi habere ait olduğunu anlamak için gayri ihtiyari üzerini tıkladım. Resimdeki kişi, Çağlayan Adliyesi’nde rehin alınan, Berkin Elvan soruşturmasına bakan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’dı. Fotoğrafı DHKP-C li teröristler internette paylaşmış, Doğan Medyası da terör grubunun şovuna alet olmuştu…

Akşam işimi bitirip eve döndüğümde 8 saat sonra gelen elektriklere sevinemeyen suratlarla karşılaştım. Ailem rehin alınan savcı için endişeliydi… Bir gidip bir gelen internet bağlantımızla okuduğum haberlerde, DHKP-C’lileri terörist değil eylemci olarak anons eden haber kanallarını ve sözde gazetecileri gördüm. İç güvenlik yasasının kabul edilen maddelerini hatırladım ve şükrettim. Yüzünü maske ile kapatıp, molotof atan, savcı kaçıran silahlı adamlar tasarı kabul edilmese demek ki ilerde öylesine bir eylemci olarak görülecekti…

Daha sonra Ahmet Şık’ın savcının rehin olduğu sırada eylemcilerle telefonla röportaj yapmasını, Kılıçdaroğlu’nun olayı MİT’e bağlama tweetlerini, paralel kalemşörlerin olaydan aldıkları sapıkça hazlarını yansıttıkları haberlerini ve Gezi olaylarında provokatörlük madalyasını tekrar halkın gözüne sokan diğer haberci ve siyasetçilerin, terör örgütüne nasıl arka çıktıklarını gördüm. Gözümün önüne Okmeydanı’nda katledilen Burak Karamanoğlu geldi… Berkin Elvan protestosu olaylarında vefat edeli henüz bir seneyi yeni geçmişti. Şimdi katilleri başka bir Berkin Elvan protestosu ile hem de Berkin Elvan soruşturmasına bakan savcının başına silah dayıyorlardı…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasında; avukat cübbesiyle adliyeye silahla giren teröristlerin savcıyı başından 3, vücudundan 2 kurşunla yaraladığını ve savcının hastaneye kaldırıldığını bahsettiğinde tüm ümitlerim tükendi. Maalesef kısa bir süre sonra savcı Kiraz’ın şehit olduğu haberi geldi.

1 Nisan 2015, Türkiye’ye şaka gibi değil, 31 Mart 1909’un bir asır önce ne olduğunu bize karanlık ve terörle hatırlatarak gelmişti…

31 Mart 2015 ise bize, karanlıkların içinden teröre verdikleri tepki ile safını aydınlatanların ifşası ile geldi…
Onlar içimizdeki DHKP-C’liler! 

seslimakale.com

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

  • YORUMLAR
  • Adem Yılmaz

    01 Nisan 2015
    11 0
    Allah şifa versin
  • mustafa..

    01 Nisan 2015
    9 0
    Çok yaşa...
  • müdavim

    01 Nisan 2015
    21 0
    Elvan hnm.kaleminize sağlık.Sunucu arkadaşımızada iyi yaşa diyoruz. Sevgiler. :)
  • hasanevli

    01 Nisan 2015
    37 0
    Yerhamukellah! Güzel yaşa!Kardeşim!
  • ebrarfurkan

    01 Nisan 2015
    31 0
    okuyucu kardeşim geçmiş olsun aman dikkat et bizi kendinden mahrum etme Allah şifa versin
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER