SİYASET

Elvan Alkaya : Ganire ve tekbir sesinden rahatsız olan müsveddeler

Tarih
05 Nisan 2016
İzlenme
2480 Kişi

 “Birden sığınağa bir erkek bir Ahıska Türkü geldi. Kucağındaki çocuğu yere bıraktı 'sadece bunu kurtarabildim' dedi...
Çaydan geçtik, kadın çoluk çocuk yola düştük. Bütün Hocalı göç ediyor…
Birden her taraftan ateş açılmaya başladı…
İnsanlar birer birer yanı başıma düşüyordu. Hayatımda ilk defa yakın mesafeden cesedi orada gördüm…
Hemen yanda bir hendek vardı, babamı oraya sürükleyebilirdim. Ama yapamadım, 15 yaşındaydım babam da yapılıydı…
Baba ölüyor, onun üzerinde anne, annenin üzerinde kızı, öyle öyle bir aile ölmüş. Yakının üzerinde ağlarken ölüyorsun…
Bizim gruptan önce ben ve dayımın oğlu Ağdam'a ulaştık…
İki halamın oğlunun cesedi bulunamadı, biri dokuz yaşındaydı…”

Hocalı Katliamı'nı 15 yaşında yaşayan Mürsel Hasanov'un Al Jazeera'ya anlattıklarından bu acı ve gerçek hikaye... Bu hikayenin yanına derileri yüzülmüş masumları, gözlerinde sigara izmariti söndürülmüş çocukları, karnındaki bebeğinin cinsiyeti kasatura ile keserek öğrenilen kadınları, gözleri oyulan dedeleri, üst üste yığılarak yakılan aileleri yazmaya ise maalesef yerim dar…

Yüzlerce sivilin soykırıma uğradığı Hocalı Katliamı'ndan kaçan yüzlerce Azeri Türkü Ağdam'a sığındı. Ağdam, bugün Dağlık Karabağ'da Ermenistan işgali altında olan bölgelerden biri. Dağlık Karabağ ise kendi vatanında parya olarak yaşayan ve yıllardır savaşla ateşkes arasında sıkışıp kalmış, çetelerin gölgesinde yaşam mücadelesi veren Azeri Türklerinin vatan toprağı…

Geçtiğimiz gün Ağdere-Terter-Ağdam ve Hocavend-Füzuli boyunca Azerbeycan ve Ermenistan arasında yaşanan silahlı çatışmalarda 12 Azeri asker şehit oldu. O sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı izleyen ANS TV muhabiri Ganire Ataşova, şehit askerlerini gözyaşları ile hatırlattı Erdoğan'a.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ermenistan-Azerbaycan sınırında çatışmalar sürüyor. Az önce bir Azeri televizyonu önümü kesti. Onun gözlerinde gözyaşı gördüm, acaba bizim ülkemizdeki medyanın gözlerinde de bu gözyaşını görebilecek miyiz? Benim Mehmedim, benim polisim, köy korucum Güneydoğu'da huzuru sağlayabilmek adına canlarını bir kenara koyup koşuyor. Fakat bir bakıyoruz ki, bazıları öyle başlıklar atıyor ki, bunlar hangi ülkenin evladı diye soruyoruz" diye basına aktardı Ganire'nin yaşlı gözyaşını.

Ganire yıllardır göçe zorlanan, soykırıma uğrayan ve uluslararası camiada söz sahibi olması engellenen halkının, yeniden katliam yaşama ihtimaline ve o toprakları korumak için canını feda eden askerlerine ağlıyordu. Bizse bugün “Sigara içiyorlar ama izmariti yere atmıyorlar” diye PKK'lıları çevreci gösteren, Türkmenlere giden yardım tırlarını DAEŞ'e gidiyordu diye gazetesinde manşet veren, terör operasyonlarında askerlerin tekbir getirmesinden rahatsız olan v.b. gazeteci müsveddeleriyle mücadele ediyoruz…

Ama biz biliyoruz ki;
PKK'lılar saklandıkları yerden kaçarken, geride iz bırakmamak için sigara izmariti bırakmıyorlar.

MİT tırlarındaki Türkmen yardımları DAEŞ'e gidiyor diye manşet atan: “Benim bu yardım tırlarının herhangi bir yasadışı örgüte gittiğine yönelik elimde herhangi bir bilgi belge yoktur ve böyle bir bilgiye de sahip değilim” diye ifade verdi.

Askerlerimizin şehit olduğu terör operasyonlarını “Zalimsin TC” olarak adlandıran müsveddenin tekbir sesinden rahatsız olması da normaldir.

Tekbir sesiyle büyük dedesi Yemen'de şehit olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak; besmelemizden, tekbirimizden rahatsız olanları rahatsız etmeye devam etmek boynumuzun borcudur…

Yenişafak
5 Nisan 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER