DÜNYA

Murat Bardakçı : Mısır Başmüftülüğü 1453 için önceki gün “işgal” dedi, dün Nil’in meşhur dansözleri gibi kıvırmaya çalıştı ama bir türlü beceremedi!

Tarih
11 Haziran 2020
İzlenme
2440 Kişi

Mısır’da bir zamanlar bir “Fifi Abdu” rüzgârı eserdi…

Esmer güzeliydi, sadece Mısır’ın değil, Ortadoğu’nun en meşhur ve en takdir gören dansözüydü ve “Belini kıvırtmasının ve göbeğini titretmesinin eşi emsâli yoktur” denirdi. Öylesine meşhurdu ki, sadece Ortadoğulular değil, Kahire’ye gelen Batılılar bile Fifi Abdu’nun raksını seyredebilmek için can atarlar, lüks otellerdeki programlarını izlemeye avuç dolusu para harcarlardı; Mısır protokolü de yabancı devlet misafirleri için düzenledikleri programın bir yerine mutlaka Fifi Abdu’yu da ilâveye itina gösterirdi.

Mısır Başmüftülüğü önceki gün ve dün öyle bir iş yaptı, öyle bir hatâya düştü ve hemen ardından öylesine kıvırdı ki, Fifi Abdu’nun dillere destan kıvırmaları bile Başmüftülüğün bu kıvırmasının yanında acemi dansözlerin beceriksiz bel ve göbek hareketleri gibi kaldı!

Mısır'dan skandal İstanbul açıklamasıHadise şöyle: Mısır Başmüftülüğü, Abdülfettah Sisi’nin verdiği talimat üzerine “Küresel Fetva Göstergesi” diye bir garabet uydurdu, İslâm ülkelerinin fetva merkezi olmaya heveslendi, Müslüman memleketlerde verilen fetvaları biraraya getirip konularına göre sıralamaya, yine konularına göre yüzde hesapları yapmaya ve bu hesaplamaları yayınlamaya soyundu.

Sanki fetva müessesesi değil, “fetva borsası” kurmuşlardı! Yaptıkları “Falanca konuda verilen fetvaların genel fetvalar içerisindeki oranı yüzde bilmem kaç oldu, falanca alandaki fetvaların oranında da düşüş görüldü” gibisinden saçma sapan ifadelerden ibaretti. Sanki fetvadan değil hisse senedinden bahsediyorlardı, tahvillerin değerlerinin yükselmesi yahut düşmesi gibi “fetva değerleri”nin iniş-çıkışlarını hesaplıyorlardı ve bunlar Başmüftülüğün internet sitesinde yayınlanıyordu.

Ama, oynanan komedinin ardında öyle dine hizmet maksadı falan değil, Abdülfettah Sisi’den gelen “Türkiye’ye ve Tayyip Erdoğan’a saldırın” emri vardı; zira “Küresel Fetva Göstergesi” başlığı altında hisse senedi değeri hesaplarcasına yapılan fetva oranı komedisinde iş dönüp dolaşıyor ve Türkiye ile Erdoğan’a geliyordu.

Başmüftülük, geçtiğimiz Pazar günü tepesinde Başmüftü Şevki Allam’ın bir fotoğrafının yeraldığı internet sitesinde yine böyle bir “fetva oranı” ve fetva mı, açıklama mı, çamur atma mı, yoksa bilim-kurgu öyküsü mü olduğu anlaşılamayan destan gibi sayfalar dolusu upuzun bir metin yayınladı. Ama yayının ardından rezil oldu ve birkaç saat sonra Fifi Abdu’ya bile rahmet okutacak şekilde kıvırmak zorunda kaldı.

Mısır Müftüsü'nden skandal fetva!“Küresel Fetva Göstergesi”ne göre, Mısır dışında verilen fetvaların yüzde 50’si Erdoğan’ın Libya politikasını destekliyordu ama yüzde ellisi karşıydı; yine Erdoğan hakkında Mısır ve Suriye konusunda yüzde 15, Sudan ve Yemen işinde de yüzde on oranında destek fetvaları çıkartılmıştı!

Ne güzel değil mi? Adamlar nasıl becerdilerse becermişler, İslâm dünyasında verilen bütün fetvaları güya toparlayıp konularına ve hükümlerine göre tasnif etmiş, sonra da istatistikî hesaplamalarını yapmış ve yayınlamışlardı!

İlmî ağırlığı bir zamanlar dillere destan olan Mısır Başmüftülüğü’nün düştüğü vaziyete bakın!

Sözünü ettiğim destan misâli sayfalar dolusu o upuzun metin işte borsa tabelâsını andıran bu fetva yüzdelerinin ardından geliyordu ki aman Allah!

Yazıda, Tayyip Erdoğan’ın bütün iç ve dış meseleleri fetvalarla hallettiği söylenip “Bütün muhalifler kâfir ve İslâm düşmanıdırlar” diyen bir fetva aldığı bile iddia ediliyordu.

Değil böyle bir fetvayı, bu şekilde edilmiş akıl ve mantık dışı bir sözü bilen yahut duyan varsa beri gelsin!

BİZDEN BİRİLERİNİN İLHAMI MI?

Başmüftülüğün internet sitesinde yayınladığı ve siyasî, demeç mi, kara çalma mı, yoksa başka bir şey mi olduğu anlaşılmayan ama fetva ile uzaktan-yakından hiçbir alâkası bulunmayan tuhaf yazısındaki asıl garabet böyle binbir iddiadan sonra geliyor ve bir Müslüman memleketin en yüksek dinî otoritesine hiçbir şekilde yakışmayan bir ifade yeralıyordu: Mısır Başmüftülüğü, Osmanlılar’ın İstanbul’u “işgal ettiklerini” söylüyordu!

Karalama destanında Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması tartışmalarından da bahsediliyor ve 537’de inşa edilen mâbedin 916 sene kilise olarak kullanıldıktan sonra 1453’te İstanbul’u “işgal eden” Osmanlılar tarafından camiye çevrildiği ama 1934’te müze yapıldığı söyleniyor ve bugünkü Ayasofya tartışmalarının bir “seçim silâhı” olduğu iddia ediliyordu.

İşte, bu “işgal” iddiası üzerine kıyamet koptu, dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar yazıya “Siz ne diyorsunuz? ‘İşgal’ ne demek? İstanbul’un fethi konusunda Peygamber’in hadisi olduğunu unuttunuz mu?” meâlinde mesajlar gönderdiler ve Başmüftülük dün öğleden sonra bir açıklama yayınladı, hatasını kıvırmayla tamire çalıştı ama ne kadar kıvırsa da bir türlü beceremedi.

Son açıklamada yine Erdoğan’a yükleniliyor, Erdoğan’ın fetva silâhını kullandığı ve halifelik iddiasında bulunduğu tekrar ediliyor, derken asıl kıvırma bundan sonra geliyor, bir gün önce sarfedilen “işgal” ibâresinden hiç bahsedilmeden söz Hazreti Muhammed’in hadisine getirilip “İstanbul’un fethi Peygamber’in müjdelediği bir fetihtir, bunu Osmanlılar’ın büyük sufî sultanı Muhammed el-Fatih başarmıştır ama Muhammed el-Fatih ile Tayyip Erdoğan’ın alâkası yoktur” deniyordu.

Bu açıklamaya da dünya kadar yorum gönderildi ama yollanan yorumların en güzeli bence “Tarih boyunca hiçbir fetva makamı bu kadar çabuk kıvırmayı becerememiştir” ifadesi idi!

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

  • YORUMLAR
  • Namyelüs

    11 Haziran 2020
    6 0
    Kimse KK kadar kıvrak olamaz ki.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER