POLEMİK

Arzu Erdoğral : Hakan fidan verdi!

Tarih
12 Mart 2015
İzlenme
1832 Kişi

12 Mart 2015

Türkiye’deki kirli ittifak için 2015’in 9 Mart’ı çok zor bir gündü.

Kara senaryoların en afilisini ortaya koymak için kurulu bir platoda çekimlere başlanacaktı.

Tatlı tatlı yapılan dedikodular bir kışkırtıcılık refleksiyle ağızları sulandırıyordu.

Hükümetin gücü düşmeye başlamış, Erdoğan ile Davutoğlu’nun arasına Fidan girmişti.

   Partide bölünmeler başlayacak, lider kadrosu birbirine düşecekti.

Kuvvetle muhtemeldi ki, Davutoğlu-Fidan ikilisi çok başarılı işler yapabilirdi; ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan bu duruma mesafeliydi.

İşte tam bu noktada taban dahi endişeye sürüklendi. Erdoğan, Davutoğlu ve Fidan’ı aynı karede görmek isteyenler, büyük Türkiye hayalinde kısa süre de olsa duraklama dönemine girdi.

Sonra yavaş yavaş yerinden oynayan taşlar, artçı bir sarsıntının ardından deprem bekleyenleri hayal kırıklığına uğratarak mecrasına geri döndü. 

İlk işareti veren isim Davutoğlu’ydu.

Açıklamasında; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hakan Fidan’a ilişkin ifade ettiği kanaatlerin, Erdoğan’ın, Fidan ile MİT Müsteşarlığına verdiği önemi ortaya koyduğunu söylüyor, çözüm sürecine vurgu yapıyordu.

   Aslında asıl mesele toprağa özenle ekilen tohumun fidan vermesinden sonraki sürecine şahit olup aynı tohumu yeniden bulunduğu yere mi; yoksa verimli sayılan başka bir toprağa mı ekme olayından başka bir şey değildi. 

   Fidan, bir kez daha liderin sözü baz alınarak aynı yere dikildi.

Milletvekilliği aday adaylığını geri çeken Hakan Fidan, tekrar MİT’te görevlendirildi.

Hevesleri kursaklarında kalanlar için bu çok can yakıcı bir gelişme oldu.

   Paralelinden Ergenekoncusuna,dünün düşman kardeşleri, bugün tek bir hedef uğruna birleşip ortak şirket kurmuşken, rakip firma tarafından seçilen bir arabada şoför koltuğuna kimin geçeceği tartışmasının yaşanmasıyladuvara toslayıp içerdeki herkesin ağır yaralı olacağına kesin gözüyle bakılıyordu ki... O an frene basılmasıyla herkes arabadan sapasağlam çıktı.

Feveran etmek kaçınılmazdı. Onlara göre Fidan’ın göreve dönmesiyle memleketin çivisi çıkmış, yasalar ve teamüller çiğnenmişti.

   Oysaki, ortada hukuksuz bir durum yoktu.

MİT kadrolarının tümünün, 657 sayılı Kanun’un 59. maddesine göre, “istisnai kadro” olması sebebiyle bekleme süresi uygulanmamaktaydı. Yani Hakan Fidan’ın hükümetin ve Cumhurbaşkanlığının isteği üzerine MİT    Müsteşarlığına atanabilmesinde hiçbir sakınca bulunmuyordu.

Bu gelişmeden dolayı ciğerleri yananlar için ise artık yapılacak tek şey, iki bardak soğuk su içmek oldu. 

   Aman dikkat edilmeli ki, boğazlar şişmesin!

Beddua seanslarında beklenenin aksine evlere ateş düşmesi yerine, bahçelerde çiçekler açmasının hesabını verirken sesin kısık çıkmaması gerekir.

   Öyle ya elinize yeni verilecek senaryoyu hak etmek için iyi bir savunma şart!

Üstelik size geçmiş olsun çiçeği yerine taze bir fidan getirilmesinde hiç suçunuz yok!

Rahat olun, ikna edersiniz gerekli mercileri... Neticede karşı karşıya olduğunuz şey ilahi adalet!

Diriliş Postası

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER