EKONOMİ

Şeref Oğuz : Söyle bana güzel ayna

Tarih
09 Ocak 2019
İzlenme
1683 Kişi
Bugün İletişim Başkanlığı'na dönüştürülen Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü kayıtlarına göre, Türkiye'de 55 yaygın, 23 bölgesel, 2,381 yerel olmak üzere toplam 2,459 gazete; 2,522 dergi ve 1,043 bülten bulunuyor.
Süreli toplam yayın sayısı da 6 bin 24. Ancak şirket ve grupların çıkardığı dergilerin toplamı; tahminlerin ötesinde; 15 bin civarında... Ortalama 84 sayfalı ve hemen hepsi en kaliteli kâğıda basılıyor. Tek veya birkaç sayı çıkarılan yayınlar ise 200 bini buluyor.
Buraya kadar her şey yolunda denilebilir. Neticede resmi, özel, sivil toplum örgütleri, kendi faaliyetlerini "paydaşlarıyla" paylaşıyor. Bu dergilerin çoğunu sizler de biliyorsunuz. Fakat işim gereği yüzlercesi her ay masama geliyor veya ziyaret ettiğim kurumlardaki sehpalarısüslüyor.
Kurumsal yayınlarda "niceliği" çözdük fakat iş "niteliğe" gelince; bir iki önerim olacak. Nitelik, janjanlı kuşe kâğıttan ve rengârenk baskıdan değil, içerikten geliyor. İşte size kurumsal yayınlar için bir nitelik testi ölçüsü;
1- Yayındaki fotoğrafları sayın. Bunların içinde kurumun başındakinin bulunduğu fotoların oranı %80'den aşağı mıdır?
2- Bu yayınlar genelde size şeffaf poşet içinde ulaşır. Bırakın okumayı, ambalajındançıkardıklarınız var mı?
3- Kurum çalışanına yönelik, doğum, nişan kabilinden etkinliklere dair duyuruların sayısı, iki elin parmaklarını geçiyor mu?
4- Son olarak; bu yayın size, şirkete, kurumunuza ne katıyor diye düşündünüz mü? Kamuda bilinen veya az bilinen kurumların çıkardıkları dergi, gazete, bülten veya benzeri basılı malzeme sayısı 15 bin civarında demiştim... Evet, hani şu bir müdürün kalem odasında beklerken sehpanın üzerinde duranlar var ya... İşte onlar...
Okunsa, canım feda... Yüzde 80'inin gömleği dahi açılmadan çöpe gittiğini söylesem, abarttığımı düşüneceksiniz ama ben değil onlar abartıyor. Zaten derginin içeriğine bakınca kurumu tanıtmaktan ziyade bu dergiyi çıkarmak için bütçe sağlayan tepe yöneticinin, "plaket veya tören" fotolarını görürsünüz.
Medya mensubuyum ve dergilere karşı asla olmadım, olmam da... Ancak ambalajıyla çöpe giden bu dergilerin büyük israf kalemi olduğunu düşünüyorum. Misal şu anda masamdaki benzeri dergi yığınından rasgele birini alıyorum; silikon kapağını aralıyorum ve burnuma buram buram cari açık kokusu geliyor.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER