ABD’nin attığı adımların üzerinde çok düşünülmüş, hesaplı, stratejik adımlar olduğunu dünya düşünmekte veya düşünmekteydi. Peki şu an buna emin miyiz?
Dünyanın geri kalanında olduğu kadar görünen o ki ABD’de de kafalar karışık. ABD’nin stratejisini çözümlemek bu nedenle mümkün görünmüyor; onların akıllarında da henüz tam olarak yok.
Trump’ın başlattığı “karşılıklı” tarife isimli hareketin verileri çok hızlı akmakta. En son gelinen noktada ise Çin hariç diğer ülkelere konulan tarifelerin önümüzdeki 90 gün boyunca en alt seviye olan %10’luk tarife ile uygulanmasını ve bu esnada görüşmelerin yapılması konusunda bir açıklama yapıldı.
Bu açıklama makul gibi görünse de notlarımı kontrol edince bir sorun olduğunu düşündüm.
Zira pazartesi günü 90 günlük duraksama hakkında haberler yayıldı ancak Beyaz Saray resmi açıklama yaparak bu haberin sahte olduğunu ifade etti.
Fakat bu resmi açıklamanın üzerinden 48 saat geçmeden Trump kendisi 90 günlük duraksama yapacağını açıkladı. Ne tuhaf değil mi?
48 saat içinde ne değişmiş olabilir ki?
ABD ile Çin karşılıklı tarifleri ile ardı ardına hamleler ile el yükseltirken 48 saat içerisinde değişen (muhtemelen) tek şey Çin’in elindeki tahvilleri satmaya başlaması oldu; bunu diğer ülkeler de pek tabii ki takip edebilirdi.
ABD tahvil piyasası oynaklığı yönetebilir vaziyette fakat derinliğin kaybolup tahvil piyasasının çalışamaz olması bir felaket!
ABD’nin iki yumuşak karnı; birincisi dolar, ikincisi tahvil.
Çin, Japonya, Tayvan gibi ülkeler ABD’ye en yüklü borcu veren ülkeler, ellerindeki tahviller trilyonlarca dolar tutarında. Tahvillerin likide edilmesi teorik olarak mümkünken pratik olarak mümkün değil.
İşin diğer tarafında elbette bu borç verenler tahvil piyasasının çökmesini tercih etmezler zira ellerindeki tahviller değer yitirip, pul olacaktır.
Ama Çin için tansiyon zaten çok yükselmiş vaziyette; Çin’in ihracatçı firmalarının bazıları personellerine kısmi iş bıraktırırken bazıları ise küçülme adımları atarak işten çıkarmalar yapmaya başladı.
ABD tarafından gelen haberlerde ise bazı ürünlerde kıtlık oluşma durumuna geliniyor, pek yakın zamanda bazı mallar bulunamayacak, tabii eğer yeni bir gelişme olmazsa.
Buna ek olarak; Çin’in çıkarlarını diğer ülkeler (bilhassa ASEAN ülkeleri) ile aynı hizaya getirmek akıllıca değildi. Gelinen noktada bu saflaşmanın ABD’nin çıkarına olmayacağı görüldü. Bu nedenle diğer ülkelerin birbirine yakınlaşması bilhassa Çin ile çıkar birliği oluşmasını önlemek önemli hale gelince tarifelerde ani bir manevra yapılmış olabilir.
Elbette ülke bazında müzakerelerin yürütülmesi için vakit lazım. Fakat 90 günde 150 civarı ülke ile müzakere gerçekte imkânsız. Bu nedenle gerçek ile gerekçe birbirini tutmuyor diyebiliriz.
Tuhaf bir not: Trump’tan al tüyoyu!
ABD, tarifeleri 90 gün için duraksatma kararını resmi olarak açıklamadan birkaç saat evvel Trump kendi sosyal medya hesabı Truth Social’dan “this is a great time to buy” mealen “satın almak için harika zaman” ifadesini kullandı.
Pek kimsenin anlam veremediği haliyle; ne almak için iyi vakit derken, birkaç saat sonra piyasaları rahatlatan “tarife duraksaması” haberi resmi olarak geldi. Borsalar %10’unun üzerinde artış ile haberi karşıladı. Bazı hisselerde %15’lik artışlar oldu dakikalar içerisinde.
Peki bu haber evveli, Trump’ın açıklaması neyin nesiydi? ABD’de hapis cezası ile ağır şekilde ceza karşılığı olan iç bilgiyi sızdırma fiilini bir ABD Başkanı yapmış olabilir miydi? Bu işlemden kimler milyar dolarlar kazandı? Trump’ın ekibi olabilir mi? Veya Trump’a yakın, destek veren fonlar?
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.