13 Aralık 2014

BU dediğime belki inanmayacaksınız ama ben Fuat Avni ismini ilk kez 15 gün önce duydum. Doktor arkadaşım, “Fuat Avni hakkında neler düşünüyorsun?” diye sorunca “O da kim?” dedim. Arkadaşım bu ismi hiç duymamış olduğuma inanamadı. “Herkes onu konuşuyor, yahu sen nasıl bilmezsin, üstelik gazetecisin” de dedi.

Haklı olabilirdi, ama ben kendimi Türkiye’nin güncelinden elimden geldiğince bilinçli olarak koparmak için uğraştığımdan böyle şeylerden haberim olmayabiliyor.

Türkiye beni çok yoruyor. Türkiye’yi düşününce kendimi gerçek yaşımda hissetmeye başlıyorum. Beni zihnim genç tutuyor, ülkenin durumu ise zihnimi törpüleyerek beni yaşlandırıyor.

Arkadaşım söyleyince Fuat Avni twit’lerine mecburen baktım tabii.

Yorgunluğum çok daha arttı. Yaşlılığım üzerime abandı.

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin düşürüldüğü duruma bakar mısınız! Bir sürü vasat, yeteneksiz, bilgisiz, kültürsüz, içi kötülükle dolu insan birbiriyle hesaplaşacak, içlerinde çocukluktan bu yana biriken kinlerini birbirlerine fışkırtacaklar diye, bu vasatizm cehenneminde sesi fazla çıkmayan, bu ülkede doğmuş olmaktan başka suçu olmayan, kendilerine sadece makul, modern ve sakin bir hayat isteyen insanların da hayatını cehenneme döndürüyorlar

Hangi arkadaşımla konuşsam korku içinde içleri kan ağlıyor, bizler vatandaş olarak kendimize hakaret edilmiş hissediyoruz.

Bu haldeki bir ülkede var olmayı nasıl sürdürebileceğiz bilmiyorum. Ülkenin bu haliyle ayakta kalması imkânsız, bir gün mutlaka temelden çökecek, hepimiz altında kalacağız. Kolektif ruh halimiz berbat bir durumda. Şizofren bir toplumuz biz.

Berbat durumdaki bu ülke doğal olarak kendisiyle oynamaya karar veren herkesin oyuncağı olabiliyor.

Bu çok tehlikeli bir ortam. Ülkede her an bir iç savaş çıkabilir.

Abarttığımı düşünenler birkaç gündür yaşananlara baksın lütfen.

Dediğim gibi, Fuat Avni uzmanı değilim; yazdığı her şey gerçek olabilir, ama olmayabilir de. Kim aksini ispat edecek ki bunların?

Yazımın başlığı bir ihtimale dikkat çekmek içindi. Yani ya Fuat Avni fenomeni, yabancı bir istihbarat operasyonu ise, ya Türkiye’yi daha da karıştırmak, iç savaşa sürüklemek isteyen bir güç bunu yapıyorsa. Aksini kim ispatlayabilir, kim gönül rahatlığıyla “Hayır” diyebilir bu ihtimale?

Burada önemli olan birkaç twit’le yüzlerce, binlerce insanın sokağa dökülmesi ve gerektiğinde devletle çatışmayı göze almaya hazır olmasıdır.

Cumhurbaşkanı hayalini kurduğu Türkiye’yi tasarlarken lütfen bu ülkenin yönetilmekten tamamen çıkmaya doğru gitmekte olduğunu da görmeli. Çünkü dediğim gibi, temelin çökme ihtimali yüksek ve o çökerse hepimiz, evlerimiz, Meclis’imiz ve saraylarımızla birlikte altında kalacağız.

Tarih gösteriyor ki bazen güçlü insanlar, güçlerinin zirvesinde oldukları zamanlarda, gücün temelinde yavaştan çatırdama başlayabilir; bunu göremeyebilirler.

O günlerde kendisine yazma imkânı verilmiş benim gibi güçsüz insanlar da uyarı görevlerini yaparlar. Birkaç twit ile iç savaş eşiğine gelebilen bir toplumun sağlıklı olduğunu düşünmüyorsak lütfen bu uyarımı dikkate alsınlar.

Habertürk