Olayın tam tersini düşünün...

Mesela...

Adolf Merkel, Türkiye’de konuşma yapmak isteseydi...

Türkiye de buna müsaade etmeseydi.

Ama Almanya’da kan döken teröristler, casuslar, Reis tarafından, Beştepe’de kabul edilseydi! Krallar gibi ağırlansaydı. Ceplerine harçlık da koysaydı...

Alman Bakanların, Türkiye’deki konuşmaları iptal edilseydi...

Saçını sarıya boyayarak “beyaz” geçinen Wilders, Türkiye’den sınırdışı edilseydi!

Hollanda Başbakanı Rutte, “diktatör” ilan edilseydi.

Türkiye’deki FETÖ-PKK karşıtı gazeteler, Hollanda seçmenine “Rutte’ye hayır deyin” diye manşetler atsaydı.

Türkiye, iktidar yanlısı Hollandalıların üzerine Kangal’ları saldırtsaydı.

Hiç kuşkunuz olmasın ki şu içimizdeki Soros Bush çocukları, “Recep Tayyip Erdoğan bizi dünyaya rezil ettin” der, dizlerine vururlardı!

“Özür di-le-Er-Do-ğan” diyen Soros beslemeleri, sokakları birbirine katarlardı.

Muhalif medya, “Üzgünüz Hollanda”, “Biz ettik, sen etme Merkel” manşetleriyle çıkarlardı.

Medyadaki “tasmalı kalemler”, iktidarı yerden yere vururlardı!

Hani şimdi sağlı sollu, koro halinde,

“E Bakan Fatma Betül Kaya da az değil hani...”

“Ne işi var Hollanda’da canım?”

“Otursaydı oturduğu yerde! Niye gitti?”

“Kadın başına gitmeyeydi iyiydi...”

“Neden kadın bir bakan? Erkek bakan gitseydi”

“Hollanda ne yapsın, e haksız mı seçim arifesi?”

“Ay ne var canım? Bekir Bozdağ da üç maymunu oynasaydı.”

“Mevlüt Çavuşoğlu öyle sert çıkmasaydı”

“Cumhurbaşkanı yumuşakça bir yorum yapsa olmaz mıydı?”

“Devlet erkanının Türkiye Hollanda ilişkilerini zora sokacak söylemler geliştirmeye hakları yok!”

“Hollanda’yı bastınız” diye CIA’klayan Avrupa yalakası “ezikleri”, asla tanıyamazdınız!

Dur kendi jargonlarıyla söyleyeyim!

Bu “köktenci” Avrupa yalakalarına, İngilizanahtarlarına, Adolf Merkel kuklalarına hiçbir şey anlatmaya kalkışmayın. Boşuna uğraşırsınız!

 Bu kafalara göre biz doğuştan yanlışız!

Adolf Merkel, Nazist politikalarıyla “çelme” mi taktı? Reva gördüğü muameleyi öpüp, başınıza koyacaksınız!

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “sus”, PKK’lı terörist Karayılan’a “konuş” mu dedi? 

Emme basma tulumba gibi kafa sallayacaksınız!

Siyonist Wilders, itlerini üstünüze mi saldı?

“Sen ne emrediyorsan o abi” deyip, pılınızı pırtınızı toplayıp emrine itaat edeceksiniz!

Mehmet Akif, bu varlıkları “kahpe” olarak tasvir ediyor!

E “kahpeler” içerideyse ne yapacağız?

Dede Korkut demiyor mu, “Kahpe içeriden olunca, kapı kilit tutmaz oğul” diye?

Sağlı sollu, “yahu hırsızın hiç mi suçu yok” dedirtiyorlar işte!

Uygarlıkları, çağdaşlıkları, hoşgörücülükleri bunu gerektiriyor çünkü!

Yahu uygarlığı “marabalık”, çağdaşlıkları “kulluk”, hoşgörücülükleri “kölelik”, medeniyeti “İslam karşıtlığı” olarak algılamış androidlerden başka ne bekleyebilirsiniz ki?

*

Yazımın dibinde kolonileşen haşhaşiler hiç beklemeyin... Hiiiç bağırıp çağırmayın, zira,

“Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam;

Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam”!

Bilakis “tükürün” derim bu zümrenin yüzüne!

“Tükürün milleti alçakça vuran Darbelere! 

Tükürün onlara alkış dağıtan kahpelere!

Tükürün Ehl-i Salîbin o hayasız yüzüne!

Tükürün onların asla güvenilmez sözüne!

 

Medeniyet denilen maskara mahluku görün!

Tükürün maskeli vicdanına asrın, tükürün!

Halka iman gibi telkin ile dinin sesini

Susturan aptalın idrakine bol bol tükürün!”

Zira alayı “kahpe!”

YeniAkit
15 Mart 2017