SİYASET
Mahmut Övür : CHP’nin “sahte seçmen” savaşı
Tarih
20 Ocak 2019
İzlenme
851 Kişi
Özellikle son dönemde her seçimden önce CHP ve çevresi hep aynı algıyı oluşturmak için inanılmaz bir çaba harcıyor. Seçimlere hile karıştırılacak, oylar çalınacak. Yola çıkarken de önce "sahte seçmen kayıtları" gündeme getiriliyor.
En uç örnekler bulunup, medyaya servis ediliyor ve bir sonraki adım, "Oylarçalınıyor" algısı için altyapı oluşturuluyor. Hadi seçimlerde oylar çalındığı için AK Parti ile CHP arasındaki yüzde 20-25'lik makas kapanmıyor. Peki, kamuoyu yoklamalarında neden CHP yüzde 25'i geçemiyor?
Gerçekten hastalıklı bir durumla karşı karşıyayız. CHP yetkilileri ve medyanın bir kısmı ısrarla "sahte seçmen" olayını gündeme getiriyor. Nereye dönseniz, sahte seçmen haberi var.
Kimi "YSK listesinde yaşı 100 ile 165 arasında değişen 6 bin 389 seçmen var" diyor kimi "Yıkık evlere, ahırlara seçmen doldurmuşlar" manşeti atıyor. Bu kez algı operasyonuna HDP de katıldı: "Hakkari'de bir daireye 1108 seçmen kaydedilmiş"
Tablo, okuyana şunu söylüyor: "Seçimleri AK Parti hep sahte seçmenlerlekazandı"
Bu yeni bir yaklaşım değil. Benzer bir algı 2014 yerel seçimleri öncesinde deyürütüldü. 15 Mart 2014'te Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı, yazısına şubaşlığı atmıştı:
"İşi önceden bitirecekler, yüzde 16 sahte seçmen kaydı"
Başlığa bakınca sanki genel seçmenin yüzde 16'sı gibi inanılmaz bir orandanbahsediyor. Oysa Bakırköy Ataköy'de bir apartmanın bir dairesinde kayıtlı olan 26kişiden söz ediyor. Tabi bu da sorgulanabilir ama amaç algı oluşturmak olunca işin çivisi çıkıyor.
Bu konuya bugünlerde CHP'liler devam ediyor. Israrla birçok ilde, ilçede bazı evlerde 20-30 kişinin kayıtlı olduğu söyleniyor. Bu da tamamen AK Partililere aitmiş gibi sunuluyor. Oysa aynı şey CHP ve HDP'lilerin güçlü olduğu yerlerde de var. Onlardan hiç söz eden yok. İşin doğrusu böyle şeyler var ama bunun seçim sonuçlarını etkileme ihtimali yok. Ayrıca seçimlere iki buçuk aydan fazla bir süre var ve itiraz edilebilir.
Şu çok net, bu tür sahte kayıtlarla ne yerel ne de genel seçim kazanılır. Belki küçük kasabalarda etkili bir yol olabilir ama büyük kentlerde esamisi bile okunmaz.
Bu gerçeği en çarpıcı biçimde 24 Haziran seçimleri sonrasında gördük. Seçim öncesi neler neler söylendi. Sonra ne oldu? Seçim gecesi CHP sonuçları bile veremedi. Cumhurbaşkanı adayları Muharrem İnce'nin "YSK'nın önüne 50 bin avukat yığacağım" sözleri de havada kaldı. İnce o gece sadece "Adam kazandı" diyebildi çünkü gerçek bambaşkaydı.
Onu da yine en çarpıcı biçimde İnce anlattı: "Eldeki tutanaklarda yenilmişseniz, yenilmişsinizdir. Açık ara bir durum var. (...)"YSK'nın açıkladığı oranlar ve rakamlar arasında anlamlı bir farklılık yoktur. Olan farklılıklar toplam sonucu değiştirecek nitelikte değildir."
Gerçek bundan daha net anlatılamaz. İnce, o konuşmasında "oy çalınmasına"da açıklık getirdi:
"Oy çalmışlar mıdır evet çalmışlardır. 10 milyon çalmışlar mıdır, hayır. (...) Arada 10 milyon fark var. Bunları görmek istedim. Kaçtığımız, tehdit edildiğimiz yok. Bunların hepsi palavradır"
Bir seçimde 5 veya 10 milyon oy farkı varsa, bu fark "oylar çalınıyor" gerekçesiyle açıklanamaz.
yazının devamı
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ
Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.