GÜNCEL

İsmail Kapan : Gri propagandaya dikkat!...

Tarih
24 Ocak 2018
İzlenme
1529 Kişi
 TSK’nın Zeytin Dalı Operasyonu, planlandığı gibi başarıyla devam ediyor. Ancak şer odakları çoktan karalama kampanyasına başladı. Tezvirata karşı dikkatli ve uyanık olmalıyız.

 

 

Terör örgütü PYD/YPG, ABD’nin ve Suriye rejiminin desteğinde, 2014 yılından beri, sınırımızın hemen güneyinde oluşturmaya çalıştığı koridorun başına yıkılacağını pek beklemiyordu. Çünkü bu konuda Amerika’ya ve Şam rejimine fazlasıyla güveniyordu!.. Hatta Rusya’nın epey zamandan beri kendilerine karşı gösterdiği esnek tutumu da bir güvence gibi değerlendiriyordu. Ama görüldüğü üzere, bir kere daha evdeki hesap çarşıya uymadı. Türkiye, defalarca ikaz ettiği üzere,  sınırının dibinde bir terör koridorunun oluşturulmasına asla fırsat vermeyecekti. Şimdi bunun gereğini yapıyor. Hedef gayet net… Terör örgütünü bu bölgeden temizlemek! Bunun dışında, içeride ve dışarıda şer odaklarınca yürütülen tezviratın hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Fakat biliyoruz ki bu şer odakları insanların kafasını karıştırmak için her türlü yalan, iftira ve hileye başvurmaktan geri durmayacaktır. Musul’da DEAŞ’ın saldırısında yaralanan bir çocuğun fotoğrafını, Afrin’de olmuş gibi göstermeye çalışıyorlar. Yemen’de vurulup alev alan bir tankın görüntüsünü, “Türk tankı ile ısınıyoruz…” diye yutturmaya çalışıyorlar. Daha önce başka yerlerde yakalanmış DEAŞ militanlarını, ÖSO askerleri olarak lanse ediyorlar vs. vs... Ne yaparlarsa yapsınlar, kervan yürüyor. Bugüne kadar Suriye halkına görülmedik zulüm yapan teröristler, kısa bir zaman sonra artık Afrin’de, Menbiç’te ve civardaki diğer bölgelerde sığınacak delik bulamayacaklar… Bundan emin olabilirsiniz.

İki üç günden beri Kilis ve Hatay’ın sınır boyundaki yerleşim yerlerine, yani doğrudan doğruya sivil halka roket atan teröristler, sonlarının yaklaştığını görmenin telaşıyla ve can havliyle, bu alçakça saldırıları yapıyorlar. Tahmin edeceğiniz gibi, Batı medyası terör örgütünün bu kalleş saldırılarını hiç görmüyor. Ama öte yanda, Türk askerinin Afrin ve diğer operasyon bölgelerinde yaşayan sivil halka en ufak bir zarar gelmemesi için gösterdiği hassasiyeti de asla görmüyor, görmek istemiyor. Tam aksine terör örgütleri ile dayanışma içindeki odakların dolaşıma soktuğu yalan haberleri süzgeçten geçirmeden verebiliyorlar. Bu durum bizim için hiç de şaşırtıcı değil. Sadece Batı Medyası için değil, Batının siyasetçileri için de geçerli. Bakar mısınız, yıllardır Şam’ın banliyölerinden Doğu Guta’da; sivil halkı kuşatma altında aç ve susuz bırakan, yüzlerce çocuğun gıdasızlık ve ilaçsızlıktan eriyerek ölmesine sebep olan katil Suriye rejimine hiçbir şey demeyen Fransa, şimdi utanmadan insani endişelerle meseleyi Birleşmiş Milletler'e taşıyor. Bu kadar ikiyüzlülüğün, bu kadar sahtekârlığın bir benzerini ancak ve yine Batı’da bulabilirsiniz. 2011 yılından beri, Suriye’de savunmasız insanlar, katil rejim tarafından tavuk gibi boğazlanıyor. Bir milyona yakın insan hayatını kaybetti. Yüz binlercesi kayıp veya korkunç işkenceler altında inim inim inliyor. Amerika hiç de endişelenmedi bugüne kadar. Fakat şimdi ABD Dışişleri Bakanı, Türkiye’nin Afrin ve çevresindeki terörist yapıyı temizlemek için başlattığı askerî harekâttan endişe duyuyormuş! Bu davranışın adını koymakta serbestsiniz. Benzer ifadelerde bulunan İngiliz Başbakanı Theresa May’i de, Fransa Devlet Başkanı Macron’u da ve buna benzer mavallar okuyan diğer Batılı devlet ve siyaset adamlarını da rahatlıkla aynı kefeye koyabilirsiniz. Hiçbir sakıncası yok!..

Görünen o ki, iç ve dış kaynaklı fesat odakları, Zeytin Dalı Harekâtına çomak sokmak maksadıyla her türlü tezviratı, dezenformasyonu, alçakça iftira ve karalama kampanyasını sonuna kadar sürdürecek. Bize düşen de bu husumet ve ihanet dalgasına karşı uyanık ve dikkatli olmaktır. Özellikle sosyal medyada dolaşıma sokulan bu türden fitne malzemesinin derhal çöp tenekesine yollanması şart… Ayrıca diğer yerli ve yabancı takipçileri de uyarmak bir vatan hizmetidir. Terör örgütünün Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı ayakta kalma ve direnme şansı yoktur. Bu yüzden de her zamanki gibi işi kalleşliğe dökecek. Kirli propaganda, yalan ve iftiralarla zihinleri bulandırmaya yeltenecektir. İçeride ve dışarıda bu hainliğe çanak tutmaya hazır bedbahtlar ne yazık ki az değildir. O yüzden medyada dolaşan bu türden şüpheli haberleri, güvenilir kaynaklardan teyit ettirmeden değerlendirmeye almamak gerekir. Terörü bir dış politika aracı olarak kullanmaktan çekinmeyen devletler, kirli vekâlet savaşları gibi, kirli propagandadan da medet umuyor! Türkiye’nin millî güvenliği için ortaya koyduğu bu kararlılık, bazı küresel güçleri fena hâlde rahatsız ediyor… Siyasi ve diplomatik yollardan Afrin Harekâtına mâni olamayan bu güçlerin, her zamanki gibi bel altı vuruşlarla sonuç almaya gitmek isteyeceklerini unutmayalım. Buna göre de tedbirimizi almayı ihmal etmemeliyiz.

Netice olarak altını çizelim ki, Türkiye’nin başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı sonuna kadar haklı ve meşrudur. Bu harekâtın hedefinde asla ve kat’a Kürtler yahut bir başka etnik grup yoktur. Tek hedef PKK, PYD/YPG ve KCK terör örgütüdür. Elbette buna DEAŞ da dâhildir. Nitekim PYD/YPG ile DEAŞ dayanışması da fiilen devreye girmiştir. ABD ve Suriye rejiminin de içinde olduğu kirli ittifak, her yönüyle sırıtmaktadır!.. Dolayısıyla yalnızca cephede değil, bütün yurt sathında ve sınırlarımızın dışında da aleyhimize çevrilecek dolapları boşa çıkarmalıyız.

Türkiye
24 ocak 2018

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER