SİYASET

Ergün Diler : Sahte bayrak!

Tarih
29 Mart 2016
İzlenme
7160 Kişi

CHARLIE Hebdo ve Paris katliamlarında bunu gördük. SAHTE BAYRAK (false flag) operasyonlarını yani.
Saldıranlar gerçekte açıklanan isimler değildi. İsimlerin gerçek olduğu yerlerde bile asıl saldıran, saldırganları oraya itenlerdi. İstihbarat örgütleri bu işleri pek severlerdi. SAHTE BAYRAK olayına örnek çoktur. Mesela EL KAİDE ve İKİZ KULE bunların en önde gidenidir. İsmi açıklanan hiçbir Müslüman genç bu işi yapmamıştır. Yapması da mümkün değildir.
İçeri dönelim. Kendi içimizde örneklere bakalım. DUANE CLARRIDGE... Türkiye'de de görev yaptı.
1968-1972 arası... CIA'nın etkili isimlerinden biri olan Duane, HİNDİSTAN'da muhteşem bir SAHTE BAYRAK operasyonu yapmıştı. SOL'u Moskova temsil ederken, Çin'de başlayan bir hareket bu akımı yeterince DEVRİMCİ bulmuyordu. Çin ve Rusya AKIM konusunda karşı karşıya geldi. Hatta sınır çatışmaları bile yaşandı. Hindistan da bir anda kendini bu gerilimin içinde buldu. MADRAS'tan Hindistan'daki operasyonlarını yöneten Clarridge devreye girdi.
Moskova kendi kontrolündeki Hindistan Komünist Partisi (CPI) aracılığıyla, Nehru önderliğindeki Kongre Partisi hükümetini desteklemekteydi. Çin'in ise Pekin yanlısı Hint Komünist Partisi Marksist/Leninist (CPIM/L) ayrışmasını kaşımak istedi.
Sahneye Clarridge çıktı. Pekin'in güçlenmesi için sahaya indi.
Burasını iyi okuyun lütfen! Yakın zamanda BASINDA gördüğünüz eylemlere birebir benzer çünkü! GÜNEY bölgesini hedef seçen CIA ajanı, ÇİNLİ'ye benzeyen bir yetenekli ajanını etkili yayın yapan bir dergiye yolladı. Giden akıllı ve ikna gücü yüksek biriydi. Gitti, yayıncıyı ikna etti. Kontrolüne alıverdi. Çin'in, kendisinin arkasında olduğuna inandırdı.
Yayıncı coştu! Kendi halindeki biri, koca bir devleti arkasına almıştı.
Dağılması doğaldı!
Yayıncıya, PEKİN'DEN GELDİĞİ söylenen yazılar, fotoğraflar, belgeler aslında CIA merkezinden geliyordu. Yayıncı, Pekin'e hizmet ettiğini ve onlar tarafından TAKDİR edildiğini sanıyordu. Oysa gerçekte CIA'ya çalışıyordu. Tabii ki bilmeden.
Yayınlarla CIA'nın desteklediği SOL, Moskova'nın desteklediği partinin oylarını çaldı. BÖLDÜ!
SOL
zayıfladı! Operasyon tamamlandı. "İstihbarat" denilince, hep elde silahlı ajan ararız! James Bond ararız. Öyle değildir. Akıllı istihbarat başkasının sopasıyla başkasını cezalandırır. Maharet akıllara hükmetmek, kararları ve yönü tayin etmektir. Büyük devletler böyle yapar. Bakın Clarridge'nin desteklediği MAO'cu akımlara... Biz de vardır.
Bazıları Amerika'ya hep yakındır.
Gazetecilere bakın. İngilizler genel olarak SOL'u kollar ve korurken birileri başka tabelalarla gelir. SOL zannedersiniz. Biri İngiliz'e diğeri Amerikalı'ya çalışır.
Bunu yenmek için OYUNU sizin kurmanız gerekmektedir. Başka türlü alt edemezsiniz. Türkiye bu operasyonlara en çok uğrayan ülkelerdendi. Hala öyle! Örnek çok! Son dönemdeki gazeteciler üzerinden giden sancılı konulara bakın! Ne demek istediğimi iyi anlarsınız! İyi bakın ama! Kimin kim olduğu ortada! Tek başına gibi görünenlerin arkasında DEVLETLER var. Bakın iyi bakın!
Ben hiç şaşırmam bunlara!
Bilirim böyle olduğunu.
En zor olan ülkeni sevmektir. Bu topraklara bağlı olmaktır.
Neyse... Siz anladınız!
Ama en son BRÜKSEL'deki olay "YOK ARTIK!" dedirtti.
Tabii benim gibi düşünenlere.
Dünya medyası, NATO'nun ve Avrupa Birliği'nin merkezinde üç MÜSLÜMAN gencin elini kolunu sallayıp Avrupa'yı dağıtacağını yazıyor, söylüyor. Yok öyle bir şey!
Asla ve kat'a olamaz!
Amerika, NATO karargahında Avrupa'yı istediği şekle getirmek için 5 yıllık bir program yaptı.
DAEŞ, IŞİD ya da ISIS her ne derseniz deyin, Bu örgütler ve yakında ortaya çıkacak başka gruplarla Avrupa inin inim inleyecek. Kaçış yok. Bu dalga 5 yıl sürecek. Hiç ummadığınız yerler patlayacak. Masum insanlar can verecek.
Hepsinin faturası Müslüman olan ve daha önceden öldürülen gençlere çıkartılacak. Tıpkı Bakravi kardeşler ile Laşravi örneğinde olduğu gibi... ÖLDÜRÜLENLER GERİ GELİP PATLAMALARLA CAN ALACAK. Medya bunu yazacak herkes inanacak. Gerçek bambaşka bir şekilde akacak!
Molenbeek'e gelelim. Çok konuşulmayan çok önemli ayrıntılar var! MOLENBEEK'i ikiye ayıran bir köprü var! Gidenler bilir.
Patlamalar bu köprüye 50 metre uzaklıktaydı! Patlamanın hemen karşısında beyazların yaşadığı, zenginlerin keyifle oturduğu ve BİRLEŞİK AVRUPA fikrine sıkı sıkıya bağlı insanların el ele yaşadığı elit bir bölge bulunuyordu! Patlama yeri bu nedenle burası seçildi. "ÖLÜME BU KADAR YAKINSINIZ!" demek için, "SİZİ DE AVRUPA'NIZI DA DAĞITIRIZ" demek için burada patlatıldı bombalar... Mesaj, ilgili yerlereydi! "KAOSA 50 metre var!" deniliyordu.
Gerçekten de öyleydi. 50 metre sonra felaketti. Şimdi birkaç metre daha yaklaşacaklar!
Bekleyin! Görün!
Biraz geri gidelim. DOMODEDOVO HAVAALANI'na... Galiba 2011'di. Patlamalar ortalığı kan gölüne çevirdi. 37 masum insan can verdi. 172 kişi yaralandı.
Pek çok kişi sakat kaldı. Bu saldırıdan sonra da İKİ KARDEŞ ALINDI! Suç onlarındı! İslam Yandıev ile Ilez Yandıev... Suçları yoktu ama KARDEŞ olarak gitmeleri gerekiyordu. Oyun böyle kurulmuştu... Kullanılan HÜCRELERDEKİ sayı 3'ten 2'ye iniyordu. KARDEŞLERİN arasındaki bağ test ediliyordu! İşi şansa bırakmadan ilerliyorlardı!
Gelelim Brüksel'e...
Zaventem Havaalanı'na...
Patlamalarla sarsılan bu havaalanının GÜVENLİĞİNDEN İSRAİLLİ BİR ŞİRKET SORUMLUYDU. Bu güvenlik şirketinin başında ise CIA'da yıllarca başarıyla görev yapmış biri bulunmaktaydı. Şirket de, şef de CIA'ya çok ama çok yakındı. Zaten bir eylemin SAHTE BAYRAK olması için oyuncuların iyi seçilmiş olması gerekiyordu. Senaryoya baktığınızda boşluk görmemeniz gerekiyordu. Bu şarttı! Oyunu yazanlar buna çok dikkat ederdi!
Bu nedenle itina ile ısrarlı bir şekilde bakmalıydınız...
Brüksel büyük bir ittifakla yapıldı. SAHTE BAYRAK'lar artarak sürecek. MÜSLÜMANLAR belli ki öne konulmuş durumda. Hem Avrupa'yı bitirmek istiyorlar hem de Müslüman ülkelerde iktidarlara kendilerine yakın LAİKÇİLERİN gelmesini arzuluyorlar... Bir taşla birkaç kuş vurmak niyetindeler... Yakın zamanda internet üzerinden, sahte belgeler üzerinden, bombalar üzerinden SAHTE BAYRAK'lar gösterildi.
Dünyaya da bize de...
Hemen inanmayalım.
Anlayalım. Sorgulayalım. Sonra kararımızı verelim...
Bizim tarihimizde FALSE FLAG'larla darbe yaptırıldı. Bir değil iki değil üstelik... AKILLI olmazsak, kimse bizim yerimize gelip ülkemizi korumaz. Buraları bizim. Daha büyüğünü almak için önce oyunu anlamalıyız... Adamların aklındakini çözüp ilerlemeliyiz. Bizden beklenen içeride çatışma! Aksini yapalım. Partileri bölmek ve çoğaltmak için yola çıkanlara iyi bakalım. Clarridge'yi ve FALSE FLAG'ı hatırlayalım...
İsim vermek istemiyorum ama ortalık SAHTE'lerle dolu...
Dikkat edin! Uyanık olun!

Takvim
29 Mart 2016


YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER