GÜNCEL

Ergün Diler : NATO’nun infazları

Tarih
24 Aralık 2016
İzlenme
9121 Kişi
Türkiye'de yaşanan terör olayları, sınırımızın hemen aşağısındaki örgütler, Büyükelçi Karlov'un öldürülmesi, devlete sızmalar, sahte belgelerle insanları hapse göndermeler, inanç grubu gibi değil de istihbarat örgütü gibi davranmalar, iftiralar, kumpaslar, bombalar, tehditler, El Bab'dan gelen acı haberler… Ve durmadan aralıksız devam eden saldırılar… Peki kim kiminle savaşıyor ve çatışıyordu? Bütün başımıza gelenleri nasıl anlamalıydık?
II. Mahmud döneminde Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa Osmanlı'ya karşı ayaklandı. Mısır Valisi, AVRUPA'ya yakın bir güçtü.
Desteğini ve rotasını oradaki ilişkilerinin üzerine kurardı… Biz de bunu hala bugün anlamakta zorlananlar var. Diplomaside, medyada, iş dünyasında… Neyse… Kavalalı ordusuyla Osmanlı üzerine yürüyünce SULTAN haliyle RUSYA'dan destek istedi. Denge unsuru olarak!
Onlar da seve seve "EVET, tabii ki" dedi. 30 bin kişilik Rus ordusunun İstanbul'a gelmesi rica edildi. Kavalalı durmadı. Sultan, Mısır Valisi ile anlaşmak için yol arıyordu. Bir sonuç çıkmayınca Amiral Lazanev'in komutasında dokuz savaş gemisinden kurulu Rus filosu gelip İSTANBUL'a demir attı. İşte bu andan itibaren İNGİLİZ-FRANSIZ işbirliği sahneye çıktı. Osmanlı Rus yakınlaşması onları bitirirdi. Kavalalı ile Sultan'ın anlaşması için araya girdiler. Sonuç pek ışık verici cinsten değildi.
Ama adım atılmıştı. Sultan kendini güvende hissetmiyordu. Bunun üzerine Ruslarla ayrıca HÜNKAR İSKELESİ ANLAŞMASI'nı imzaladı. Bir askeri işbirliğiydi bu! 6 maddesi vardı. Ama bir de gizli maddesinden söz ediliyordu.
Bu gizli maddeye göre, Rusya ile batı devletlerinden biri arasında savaş olursa, Osmanlı Devleti, Çanakkale Boğazı'nı Rusya ile savaşan devletin donanmasına kapayacaktı. Buna karşılık Rusya'nın dostu olduğu için, Rus gemileri boğazlardan serbestçe geçebilecekti.
Yani ÇANAKKALE kapatılacak ki AVRUPALILAR giremesin!
Tabii bu madde açığa çıkınca Fransa ve İngiltere, ayağa fırladı… Kavga hiç bitmedi… Dünya savaşları ile de tavan yaptı… Osmanlı'nın ya da Türkiye'nin DENGEDE nerede durduğu çok önemliydi. Dün de bugün de… Oyunun kaderini değiştirirdi çünkü. Bunu yabancılar bilir ama bizim içeridekiler ıskalardı… Şimdi de durum bu. Benzer nokta çok! KANAL-İSTANBUL ile aşmaya çalıştığımız Boğazlar sorunu o gün bugün gündemden düşmedi!
Gelelim KARLOV'un yani Rusya'nın Ankara Büyükelçisi'nin öldürülmesine… KÜRESEL DENGE gözeterek yazınca birileri rahatsız oldu. Daha çok da AVRUPA ile sıkı fıkı ilişkileri olan patronlar nedense… Ama Newsweek'e göre, suçlu yine biziz! Her taşın altında CIA arıyormuşuz! Amerikan karşıtlığını biz besliyormuşuz! Yok öyle bir şey!
Hatta bu cinayetle ilgili "CIA BİR KARTVİZİTİNİ BIRAKMAMIŞ" diye de yazdık… Anlamak istemiyorlar yapacak bir şey yok! ABD Ankara Büyükelçisi John Bass'ın açıklamalarına baktım! "Rusya ile dost olmayın. Cinayetin arkasında biz yokuz..!" diyor kısaca… Ben de CIA'nın bir FETÖ'cüyü yani ilişkileri 30 saniyede ortaya çıkacak birini Karlov'u öldürmeye göndermeyeceğini ısrarla yazdım.
Birileri belli ki CIA'ya operasyon yapıyordu. Cinayetten sonra Türkiye- Rusya yakınlaşması artıyordu. Amerika denklem dışında kalıyordu.
"Kim Türkiye'nin Washington'dan ayrı düşmesini ve ayrı düşünmesini istiyorsa o yapmıştır bu işi" diye yazdım… Ama bir de NOT DÜŞTÜM… Amerika'da seçimi kaybedenler yani paraya yön verenler çok öfkeli. Hillaryciler yani… Arkalarında ROTHSCHIDLER 'in olduğu ekibin iddialı üyesi John Podesta'nın yapamayacağı şey yok.
Bunlar her istihbarat örgütünün içinde adamları olan ve her oyunu kuracak kadar güçleri bulunan bir organizasyon.
Trump'lı ABD'nin dünyanın her yerinde kaybetmesi için gerekeni yapacaklardır… Bu sürpriz değil. Ama bu oluşumun bu organizasyonun yönetim şemasına baktığınızda Rothschildler'i görüyordunuz. Rothschildler de İngiltere'ye çok uzak değildi! Bunları da paylaşmakta fayda var… Olay derin ve çok yönlü… Bir yanda tarihin bize öğrettikleri, bir yanda bölgenin ateşten çembere dönmüş hali, bir yanda da Ortadoğu'daki son paylaşımın tamamlanamamış olması… Gerçekten iç içe geçmiş pek çok figürle karşı karşıyayız! Bir de Türkiye'de pek çok kişi DÜNYAYI ANKARA'dan anlamak istiyor. Böyle bir şey mümkün değil. Hiçbir şey anlayamazsınız.
Washington-Londra-Moskova TÜRKİYE ile ilgili her kararda vardır!
Aksini söyleyen gerçeği bilmiyordur… Şirketlere girmek istemem ama yazmaya kalkarsam LONDRA'da kimler var görüsünüz. Ve Londra'nın nasıl bir akıl ve güç olduğunu da anlarsınız! SATRANÇ geleneğinden uzak olduğumuz için başkasının parmak iziyle hamle yapanları görmekte zorlananlar var.
Olacak o kadar!
Ama göremediğiniz şeye "YOK" demek başka bir operasyon! Açacak değilim.
İsimlerle işimiz yok!
Karlov Ankara'da katledilirken Moskova'da 56 yaşındaki başarılı diplomat Petr Polshikov evinde ölü bulunuyordu. Bu da çok önemli bir gelişmeydi! Ama çok kişi bilmiyordu!
Bilmediğimiz çok önemli bambaşka bir şey daha vardı… Zaten ne gelirse eksik bilgiden geliyordu başımıza… BELÇİKA'ya gidelim… Garip bir şekilde NATO, AVRUPA'da misilleme frekansına geçti. NATO içinde AMERİKA elbette ağırlıklı ama AVRUPA'yı bu kadar açıktan örselemesi için nasıl bir nedenleri var bilemiyorum… NATO kendi içinde İNFAZLARA BAŞLADI. Karlov ya da Polshikov cinayetlerinin ya da patlayan canlı bombaların dışında başka şeyler de oluyor! Hem de çok önemli şeyler… NATO'da herkesin çok güvendiği, sevdiği ve örnek aldığı dürüst bir kişilik olan General Yves Chandelon, ANDENNE'deki evinde infaz edildi.
Haklı olarak bizler ANKARA'da olanlarla ilgilenirken, NATO'nun kalbinde gizemli bir cinayet daha işleniyordu!
Dostlarına göre, Yves Chandelon büyük bir hayalle katıldığı NATO'nun gerçek yüzünü görmüştü! NATO'nun gizli ordularını, gizli planlarını ve gizli kalması gereken eylemlerini görmüştü!
Hepsini not etmişti. Belge belge hem de… Özellikle IRAK, SURİYE ve TÜRKİYE 'de yapılacak eylemleri bir bir incelemişti. Tabii bunları bilmemesi ve görmemesi gerekiyordu… NOTLARA göre, çok derin operasyonlar peş peşe gelecekti. Bütün güçleriyle saldıracaklardı. Uyarı alan Chandelon karşı tarafı "gizli bilgileri ifşa etmekle tehdit edince" sonu çok kötü oldu.
Bu NATO'nun hem içine hem dışına verdiği çok önemli bir mesajdı.
Sokak arasındaki bir MAFYAYA bile girsen çıkamazdın! NATO bunların en tepesiydi! İstihbarat örgütlerinin özellikle CIA'nın NATO içindeki gücünü gördü. Örtülü ya da açık operasyonları tanıdı! İçinde bulunduğu örgütün hedef ülkelerde kendilerine bağlı sivillerle operasyonlara başlayacağını satır satır okudu! Canıyla ödese de hepsine sahip oldu! Ortadoğu artık çok daha karışık hale gelecekti. Planlar bu yöndeydi!
Bunları gördü. Daha önemlisi NATO ve terör örgütleri arasındaki bağlardı.
Kuruluşları, işleyişleri ve hedefe kitlenişleri… Hepsi Chandelon'un ajandasında ve dolabındaydı.
GENERALİ öldürenler ne kadar not varsa alıp götürdüler. Odasında ve masasında hiçbir şey kalmadı… Ailesiyse haliyle cinayete birilerinin bakmasını istedi! Olayın faillerinin bulunmasını talep etti. Ama öyle bir güç yoktu! Öylece kapatılacaktı. Hep öyle olurdu zaten!
Göründüğü gibi hem NATO'nun içinde hem bölgemizde büyük bir savaş var! Birileri Trump ile Putin'i yan yana getirmek istemiyor.
Putin'in basın toplantısında kapıyı açık bıraktığını gördüm.
Amerika'nın içinden çıkıp Londra üzerinden dünyaya yayılan kocaman bir kavga var. Eğer biz Trump-Putin ikilisini yanında olursak çok kazançlı oluruz.
Aksi Avrupalı güçlerin üzerimizdeki kontrolüdür ki biraz tarih bilenler bunun nasıl faturalı bir şey olduğunu anlar. Eğer BÖLGEMİZDEKİ ESKİ SİSTEM YIKILACAKSA YENİ SİSTEMİ ESKİ OYUNCULARLA KURMAMALIYIZ…
Eskisi bizim canımızı çok yaktı… Yeni bir dünya kuruluyor ve Türkiye yerini alıyor… Kavga da mücadele de olacak… İKİ DÜNYA SAVAŞIYLA YAPILAMAYANI şimdi terörle çözmeye çalışanlarla karşı karşıyayız!
Kolay olmasa da olacak. Türkiye kazanacak…            

Takvim
24 Aralık 2016  
        

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

  • YORUMLAR
  • N.H.

    07 Ocak 2017
    0 0
    Teşekkürler
  • Okuyucu

    24 Aralık 2016
    1 0
    Satranç 'ın kuralları belli. Elimizde olan taşlar belli. Ancak ve ancak güçlü deşifre mekanizmaları ve sistemlerin içinde veya dışında olanlara gerçekleri göstererek yolumuza devam edebiliriz. Bu gerçekler ise ancak sistem içinde olanların gözlerinin açılması ve gönüllerinin fethiyle mümkündür. 5549
  • nigar

    24 Aralık 2016
    7 0
    Ergün bey gerçek bi yazar ve analizcisiniz, kimsenin bakmadığı yada görmediği, gözden kaçırdığı yazıları kaleme alan cesur zeki araştırmacı ve olayı çerçeve dışı gören yazarsınız umarım bu bütün yazarlarımıza örnek teşkil eder.not:sizi tek geçerim hep böle cesur olun....
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER