GÜNCEL

Ergün Diler : Geri geliyorlar

Tarih
25 Haziran 2016
İzlenme
11769 Kişi
İngiltere kararını verdi. "ARTIK AVRUPA BİRLİĞİ İÇİNDE YOKUZ" dedi. İngiliz medyası OY'lamanın yapılacağı gün zaten "EXIT" demişti. Bütün manşetler "ÇIKALIM!" diye haykırıyordu. Öyle de oldu. Bu manşetlerin atılmasından bir ay önce Rothschild ailesinin ileri gelen üyesi gizli bir toplantıda medyanın güçlü isimlerine YAPILMASI GEREKENLERİ anlattı.
Bu "ÇIKALIM" rüzgarı belli ki orada alınan bir karardı.
Zaten şunu bilmekte büyük fayda var: DEVLETİN İSTEMEDİĞİ BİR KARARI HALK ALAMAZ!
"Ama OY'u halk kullanıyor" diyebilirsiniz!
Ben de "Halk kullanıyor ama sayan DEVLET " diye içinden çıkamayacağınız bir cevap veririm.
Devam...
Dünyanın yeniden şekillendiği, anlaşılması çok güç bir dönemden geçiyoruz. Muazzam bir oyun sahnede. Hiçbir savaşın belirleyemediği sonuçlarla karşılaşacağız. Tabii ki biz de etkileneceğiz. İşin içinde biz de varız!
Aksi olamazdı zaten.
MI6 DİREKTÖRÜ geçtiğimiz günlerde çok kişi anlamasa da net konuştu. James Bond'ların şefi "Roma kavimler göçü nedeniyle yerlebir oldu.
Yıkıldı. Ayakta kalamadı. Oysa devlet olarak çok güçlü ordusu, finansal yapısı, istihbarat ağı vardı. Ama yıkıldı.
Tarih bize gösterdi ki GÖÇ SORUNU kaynağında çözülmezse kimse karşı koyamaz..." dedi.
Yani adam "ORTADOĞU bizim olmadan göç dalgaları durmaz.
Avrupa'yı bilmem ama ben İNGİLTERE olarak gider gereğini yaparım..." diyor. Gelip gereğini yapması için de atacağı ilk adım AVRUPA BİRLİĞİ'nden çıkmaktı.
Öyle oldu! Açalım...
Kraliçe ve adamları Avrupa Birliği'nden ayrılma kararını 2012'nin OCAK ayında verdi. Hatırlarsınız 2010 yılı çok önemliydi. Tunuslu seyyar satıcı Muhammed Buazizi kendini ateşe vererek yakmış ve o kıvılcım ORTADOĞU'yu sarmıştı. Sonrasında neler oldu neler. Ne Libya kaldı, ne Mısır, ne de Suriye...
100 yılın en kapsamlı operasyonlarından biriyle karşılaşmıştık. Herkes, her yer ayaktaydı.
Diktatörlere karşı DEMOKRASİ rüzgarı başlayacak sandık, darbelerle uyandık. Başka şeyler oluyordu. Kimse DOĞRUYU ANLATMIYORDU!
Ya da bilmiyordu!
Arap Baharı bölgede oyun kurmak isteyen pek çok oyuncuyu etkilese de asıl kaybeden İNGİLTERE 'ydi!
Mesela üniversiteli satıcı Buazizi'nin ülkesi daha önce Fransızlar'daydı.
Tamam. Ama sonrasında Londra burasının kontrolünü ele geçirmişti.
Kraliçe'nin ülkesiydi artık. Ama kıvılcım buradan yükseldi... Mesajın adresi belliydi!
Bizim de şaşırdığımız MISIR!
Mübarek herkes tarafından Amerika'nın adamı olarak biliniyordu.
Hiç ilgisi yoktu! Mübarek doğrudan Londra'ya bağlıydı. Kabul etsek de etmesek de ORTADOĞU'nun en önemli isimlerinden birisiydi!
Gitti.
Kendisi kafesle mahkeme salonuna getirilirken bütün SERVETİ Londra'daydı. Ailesinin de...
Çocuklarının adına açılan hesaplar da İngiliz adalarındaki off-shore bankalarındaydı.
İngiltere'ye ilk darbe Tunus'tan, ikincisi ise Mısır'dan geldi. Kıvılcımdan sonra TUNUS'un 23 yılık lideri Zeynel Abidin Bin Ali ülkeyi terk etti.
Yakınlarından bazıları tutuklandı.
Kendisi Suudi Arabistan'a geçti. Hala orada mı bilmiyorum ama 1.5 TON ALTINI Londra'ya çoktan gitmişti.
Bu arada İngiltere AB'den çıkıyor, ALTIN fiyatları uçuyordu! Nasıl iş!
Düşünün bakalım!
Gelelim Mısır'a... Mursi darbesini aslında Amerika organize etti.
Mübarek'ten sonra geçiş dönemi için İslamcı biri gerekiyordu. O da Mursi oldu. Sonra SİSİ ile yüründü.
Arap Baharı'nın arkasında Amerika vardı ve en büyük rakiplerini ya da rakibini bertaraf etmek istiyordu.
Bunun yolunun da Afrika ve Ortadoğu'dan geçtiğini biliyordu.
Zaten OBAMA Afrikalıydı. Amerika devlet olarak nereye geleceğinin işaretini yıllar önce vermişti!
Arap Baharı hızla yayılınca İngiltere'nin emir komutasındaki Umman, Kuveyt, Bahreyn'e de ağır darbe vurdu. Hedefinde İngiltere'yi Ortadoğu ve Afrika'dan çıkarmak vardı. Bilmesi gereken herkes bunu biliyordu. Operasyon çok başarılı da oldu. Kraliçe ve adamları 1 trilyon doların üzerinde para kaybetti.
Buckingham yani Kraliçe tokat yiyor ama eli kolu bağlı olduğu için karşılık veremiyordu. Avrupa Birliği, adı üstünde BİRLİK'ti! Tuhaf bir çelişki vardı. İngilizler BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI'nda karşı karşıya geldiği ALMANYA'nın liderliğinde yürüyordu. Yetmiyor, İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI'nda tepeden bomba yağdıran Berlin'in dediğinden çıkamıyordu. Bu bir an önce çözülmesi gereken bir ÇELİŞKİYDİ!
Karar verildikten sonra HALK üzerine düşeni yapardı sadece. O motivasyon verilirdi zaten. Öyle de ol du... Kraliçe kendi yasalarının, kendi kanunlarının, kendi sözünün olmadığı bir düzeni istemiyordu. İtiraz için fazlaca gerekçeleri vardı. Bir de bunun üzerine BİRL İK için yılda ciddi bir parayı AB'ye vermesi çıldırtıyordu.
Yürümemesi gerekiyordu, yürümedi de... Avrupa Birliği ARAP BAHARI ile bitti. Hatırlayın, Amerika Fransa ile gidip birlikte LİBYA'yı vurdu.
Bu İngiltere'nin oturup izleyeceği bir tablo değildi...
Arap Baharı'nın başladığı günlerde MI5 Direktörü Jonathan Evans, Arap Baharı konusunda Kraliçe II. Elizabeth'e bir rapor hazırladı.
İngiltere'nin en güvendiği liderler olan Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, Tunus Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin Bin Ali ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın Arap Baharı sonucu devrileceğini tek tek anlattı.
Önlemleri de sıraladı. Evans ayrıca Mübarek, Zeynel Abidin Bin Ali ve Beşşar Esad'ın para transferlerini organize etmekle görevliydi. Gereğini fazlasıyla da yaptı. Direktörlüğü bıraktıktan sonra da İngilizler'in ünlü bankası HSBC'de işe başladı.
Evans, Kraliçe'ye doğrudan bağlı bir isimdi. Mısır ve Tunus'taki MI6 ajanlarını FRANSA'nın ispiyon ettiğini öğrendi. Avrupa Birliği üyesi bir ülke bir başka üyeyi arkadan vuruyordu!
Artık AVRUPA BİRLİĞİ tamamen bitmişti! Ama hesap yeni görülecekti.
Bunun için de birkaç yıl hazırlık yapıldı.
Kraliçe ve adamları hiç olmadığı kadar kararlıydı. Her ihtimal göz önünde tutuldu. Artık eskisi gibi açılacaklardı. TUNUS'a ordu göndermek için yakında düğmeye basacaklardı. Ve en önemlisi ORTADOĞU ile AFRİKA'ya döneceklerdi. Hiç gitmemek üzere... Amerika ile de HAZİNEYİ PAYLAŞACAKLARDI... Kraliçe ve adamları bir OY'lama ile Avrupa Birliği'ni dağıtacaklar, Rusya'yı sınırlayacaklar, NATO'yu tasfiye edecekler ve yeni finansal sistemi kuracaklar... Bir taşla kaç kuş sayamadım bile...
Parayı NEVADA'ya götürenlerin Amerika ile yan yana geldiği aşikar.
Yeni oyun, yeni sistem...
Türkiye burada önemli yer tutuyor. Şimdi adamların kafasındaki TÜRKİYE'yi çözmek şart.
Bakın Fransa ihanetinin bedelini CIA ile yapılan ortak operasyonla ödedi.
Şimdi Afrika'da hiç Fransız kalmayacak...
Dönelim başa... MI6 Direktörü ne demişti: Tarih bize gösterdi ki GÖÇ SORUNU kaynağında çözülmezse kimse karşı koyamaz...
Yani buraya geliyorlar!
Gelmeden önce de AVRUPA'MÜSLÜMAN TERÖRİSTLERLE (!) yıkacaklar


Takvim
25 Haziran 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER