GÜNCEL

Ergün Diler : Banka hesabı!

Tarih
27 Ocak 2016
İzlenme
8537 Kişi

Amerika, CIA üzerinden FIFA'ya operasyon yaptı.
Almanlar ve ADİDAS bundan zarar gördü. ADİDAS'ın sahibi Horst Dassler büyük oyuncuydu. Destek verdi, Havalange'ı getirdi. Sonra da Sepp Blatter'i... Platini de Fransız-Alman ortak kararıydı. Fransa-Almanya milli maçı oynanırken Paris kana bulanıyordu.
Tarihin en büyük saldırısını yaşıyordu. İnsanlar evinden çıkamaz duruma geliyordu.
Caddeler, sinemalar, bulvarlar, mağazalar boşalıyor, korku hakim oluyordu!
CIA hem terörle hem futbolla hem de parayla AVRUPA'ya ders veriyordu! Bu ders daha yeni başladığı için uzunca bir süre devam edecekti! Bu kavga bize de ŞİKE olarak yansıdı. Amerika-
Avrupa kavgası burada Adidas-Nike kavgasına dönüştü. NİKE kullanan Fenerbahçe ile Beşiktaş gitti. Oysa şike Türkiye'de uzun zamandır vardı.
Genel kanı buydu. Yapmayan yok gibiydi ama sadece bu iki kulüp hesap veriyordu! Kavga başkaydı! Anlayan çok azdı.
Bu kavganın devamı olarak OTOMOBİL dünyası karıştı!
İki genç kafasına göre bir ölçüm yapıyor ve "VOLKSWAGEN zehir saçıyor" diyordu! Amerika ayağa kalkıyor, davalar açılıyor, cezalar geliyor, şirket zora düşüyor, özür dilemesi yetmiyordu! Almanlar'dan sonra sıra Fransızlar' daydı! Futbolda olduğu gibi şimdi de otomobille Fransa'ya geliyorlardı. Ünlü Fransız markası RENAULT'un emisyon değerleri nedeniyle başı dertteydi!
Ancak olay Paris'te gerçekleşiyordu!
Baskını yapan Fransızlar'ın kendisiydi! Panik vardı. Ortada Amerikalı yoktu ama bazen de böyle olurdu!
Bizde ŞİKE OPERASYONU başlayacağı zaman Federasyon Başkanı Fenerbahçeli bir isimdi. O bilmiyordu ama Fenerbahçe, bir Fenerbahçeli'ye boğdurulacaktı...
Böyle olurdu! Oyun kuran durmaz, ilerlerdi! Görmek, anlamak ve ne geleceğini hesap etmek gerekiyordu.
Futboldaki PARAYI hala takip eden yoktu! Kulüpler nasıl ayakta duruyordu? Kim destek veriyordu?
Çark nasıl dönüyordu? Bakan yoktu!
Ama "PARA" diye yazınca bazıları hemen tedirgin oluyordu! Ne önemliymiş! İkinci kez dün İsviçre'de parası olan bilinen isimleri yazmaya çalıştım.
İsim vermeden tabii... Yazıda hepsini yazmak gibi bir niyetimin olmadığını da aktardım. Ama soru üstüne soru yağdı! Herkes ne kadar merak ediyormuş! Oysa ben bilgilerimin çok az bir kısmını paylaştım.
Derdim DEVLETE müdahale etmek isteyenlerin parasını dışarıda tuttuğunu anlatmaktı! Dedim ya! Bu sadece küçük bir bölümdü! Ama soru yağınca şaşırdım. Bu kadar şiddetle merak edildiğini bilmiyordum. Bu kadar alıcısı olan konuyu bir TIK daha açmak kaçınılmaz oldu! Banka ve finans ilişkisini bilmeyen bir toplum olarak takip etmemiz gerekenin PARA olduğunu hala anlamış değiliz. Paralar neden özellikle bir-iki bankaya gidiyordu? Burada banka yok muydu? Ve bu insanlar nasıl oluyordu da Türkiye'den daha fazla YABANCIYA güveniyordu?
Asıl soru üçüncüsüydü! AÇALIM...
DETAYA GİRELİM...
İsimleri siz anlarsınız zaten!
İsviçre'de bankalarda GİZLİ HESAPLAR vardır.
Malum... Bunların GÜVENLİK DERECELERİ bulunur! Bu önemlidir. Ben dün üçüncü dereceyi kısmen yazdım. Baktım soru geliyor, o zaman kapağı biraz daha kaldırmaya karar verdim... 3 FARKLI DERECEDE GÜVENLİK bulunur! Birinci derece olağanüstü güvenliklidir... Bu hesap sahibi müşteriler dünyanın en önde gelen isimleridir... Bilgiler bankanın yönetim kurulu başkanı ve başkan yardımcısının özel kasalarında saklanır. Hesap yönetimi de sadece bu iki kişi tarafından koordine edilir.
Elektronik ortamda bilgi bulma şansınız yoktur!
İkinci derece olanlar ise müşteri direktörleri tarafından koordine edilir. Paraların tamamen kişisel korunaklı olması için birbiriyle farklı noktalarda çalışan en az 3 direktör tarafından yönetilir!
Üçüncü derece olan ise muhatap müşteri temsilcileridir.
Ancak bilgilerin sızmaması için aynı işadamına tam 5 müşteri temsilcisi yönlendirilir. Bilgiler de paylaşılmaz. Aile hesap korumalı sistem de bu müşteriler için geçerli.
Aslında İKİNCİ ve ÜÇÜNCÜ SİSTEMDE matruşka hakimdir! Tek görünümlü 5-6-7 ya da daha fazla hesap vardır. Hesapla ilgilenen MÜŞTERİ TEMSİLCİLERİ hesabın her noktasına hakim değildir. Mesela önündeki ekranda ilgili hesapta 100 milyon dolar gören bir yetkili varken, üst kattaki ise 1 milyar doları görebilirdi. Sadece paranın sahibi gerçek bilgiye hakimdi! Bu hesaplar GİZLİ olduğu için hiçbir çalışan hesabın tamamına hakim olamazdı!
Birinci ŞIK zaten özel! Arkasında AİLE var! BİRİNCİ DERECEDE hesabı olan hatırı sayılır TÜRK var!
Bunların parası da sanıldığından çok ama çok daha fazla! Milyar dolarlar!
Birinci derecede olan hesapları ismini vermediğim BANKANIN Başkanı ve yardımcısı koruyor! Ancak şimdilerde yıldızı sönen "ÖNEMLİ TÜRK" diye bilinen ismin hesabının arkasında o bankanın sahibi olan aile var! AİLE "Bu TÜRK'e bir şey olmasın!" diye tam destek veriyor. "Bonkör Türk" diye biliniyor! İsviçre'den kendisini ziyaret eden 5 kişilik BANKACI TİM'ine 8 bin euro değerindeki saatleri hediye edip gönderdi.
Şimdilerde markası kalmayan ve şirketleri giden ismin BOL SIFIRLI PARASI burada! AİLE korumasında. Son CEO'larından biri de burada inanılmaz miktarlı bir hesaba sahip. O da kayboldu!
Türkiye'den gitti. 17 Aralık'tan sonra! Hakkında çok konuşuluyordu!
Bankanın özel müşterilerinden biri! AİLEYLE arası da iyi mi iyi! Medya patronlarına girmek istemiyorum.
Hesaplardaki paraları yazarsam kıyamet kopar! Herkes tiyatro yapıyor bilin! Paraları çuvalla götürüp bırakmışlar anlayacağınız! Mesela GIDA işi yapan bir isim asla ve kat'a inanmayacağınız bir paraya sahip!
Gıda dediysem her türlü gıda değil!
Tek bir ürünün arkasında o var! Bu nedenle de parası bol! Karadeniz'de üretilen bir ürün! Bu kadar para ettiğini bilmiyordum... Şaşırdım! Aynı işi yapan biri daha var! O da kasaları doldurmuş! Öyle TÜRKLER var ki hesaplarındaki para HSBC'nin açıklanan 3.5 milyar dolarının çok üstünde! Tam liste yayınlansa İstanbul'a bomba düşmüş gibi olur!
Ben "Bu kadar parayı nereden buldular?" diye sormadan edemedim.
Ne zengin bir ülkeymişiz!
Buralardaki rakamlar daha önce yazdıklarımın yanında çok ama çok yüksek... Battı, gitti, artık yapamıyor dediğiniz isimler orada KRAL! O ÜNLÜ AİLE GÜVENCE olarak bütün hesapların arkasında! Türkler'e kol kanat geren AİLENİN kim olduğunu sormayın! Zaten biliyorsunuz...
Hiç tesadüf yoktur! İlişkileri PARA üzerinden takip ederseniz hem siyaseti, hem İstanbul'u, hem de Türkiye'yi anlarsınız! Biraz daha çalışıp didinirseniz DÜNYANIN bize öğretilmeyen dengesini ve kavgasını kavrarsınız! İsviçre'den gelen banka görevlileri bir de bizim MEDYA PATRONUNU çok seviyorlar! O da hediye almadan, bavulları doldurmadan göndermiyormuş! Türkiye'de kazanıyor oraya yatırıyorlardı! Ama lafa geldi mi TÜRKİYE'yi kimseye bırakmıyorlardı! Burada yemlenip orada yumurtlamak için olsa gerek! Böyle ülkeyi kimse kimseye bırakmak istemez tabii!
Ama otomotivden sonra sıra BANKALARA gelecek! Hesaplara benim ulaştığım gibi başkaları da ulaşacak! Devletle mücadele edenlerin maskesi asıl o gün düşecek.
Ben sadece İsviçre'deki bir bankayı, oradaki hesapları ve gizlenen milyar dolarları yazdım.
Dahası var! Saklama sistemi sadece bu bankaya aitmiş! Diğerlerinin başka metodları varmış. Anlaması da aktarması da zor!
Ama parayı götürenler her yolu biliyor!
Yabancılar gelirken bunlar kaçıyor!
Kimin gerçekte kim olduğunu karıştırdım!
Belki bir daha isimlerle yazarız! Siz de anlamama yardımcı olursunuz!
Bakalım!

Takvim
15 Ocak 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER