CHP İstanbul eski İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, bir oturuşta bir domuzu bitirmekten bahsederken, “İsteyen istediğini yer” diyenler..

Şimdi Köfteci Yusuf ile sözü açıyor, onunla bitiriyorlar..

Biz itiraz edelim.. Varsa böyle bir domuzluk, isyan edelim..

Ama.. Domuza itiraz etmeyenler, bas bas bağırıyorlarsa, “Bize domuz yediriyorlar” diyorlarsa.

Burda bir domuzluk olduğu aşikar..

Nitekim..

Tarım Bakanlığı’na sabahtan akşama kadar küfreden T24 internet sitesi..

“Tespitin belgesini bulduk” diyorsa..

Domuzluk büyüyor..

Siz olayın tarafı mısınız ki, o belge denilen evrak sizin elinizde.

Niye domuz karşıtı akit’e değil de..

Aydın Engin isimli, yakın tarihte ölen domuzcu yazara sahip T24’e, o belge gidiyor?

Domuzluk işi büyüyor..

Bu işte bir değil, bin domuzluk kokusu geliyor..

Devam ediyoruz, gariplikleri irdelemeye..

Davası henüz bitmemiş, zaten elebaşısı yurtdışında kaçak yaşayan Sedat Peker davasında da, yine Köfteci Yusuf ile ilgili domuz muhabbeti yapılmış.

Dava dosyasına bile giren bilgilere göre..

Bazı dindar görünümlü siyasetçilerin de, allayıp pulladıkları, “Sedat Peker’in iddiaları araştırılmalı” diyerek pohpohladıkları o mafya babası..

Bir başka işadamına ait iken çöktüğü et tesisini, istediği fiyattan Köfteci Yusuf’a satmak istiyor.

Köfteci Yusuf o fiyata alamayacağını belirtince.

Veya bir mafya babasından böyle alışveriş yapmayı tercih etmeyince..

Hangi tehdidi alıyor?

“Ben sizden bir şey almam diyorsan, Sedat Peker’e 750 bin dolar bağış yapacaksın, aramızdaki husumet bitecek.” 

Türk adaleti bunun hesabını, sorumlularından sorabildi mi?

Soramadı..

Ve tehdit bununla da kalmıyor..

Şantaj da yapılıyor..

“Perşembe saat 14.00’a kadar İst. Başakşehir’deki ofise gelerek Reis’ten özür dile, Reis kabul ederse oraya gidip elini öpecek, bunu yapmazsa şubelerinize DOMUZ ETİ sokar, ilçe TARIM ve HAYVANCILIK Bakanlığı üzerinize salarız... Bu da yetmez bize yakın GRUPLAR var iki grubu şubenize yollarım SİLAHLAR ile birbirlerine girer bu işin arkasında bizim olduğumuzu kimse anlamaz...Göreceğiniz zararı siz kendiniz düşünün.”

Bunu söyleyen, mafya babasının adamı..

Ben merak ediyorum..

Son olay da, yıllar önce yapılan şantajın, Tarım Bakanlığı içinde yerleşmiş bir ihanet şebekesinin de eli ile şimdi hayata geçirildiğini gösteriyor..

Bu olay çözülmelidir..

1) O numunelerde gerçekten domuz vardıysa.. Bu ortaya çıkarılmalı..

2) Domuz var idiyse, o köfteci zincirine daha büyük bir operasyon niçin yapılmadı, yetkililer açıklamalı..

Tarım Bakanlığı yetkilileri, niçin bütün şubelerden, üretim tesislerinden numuneler alınıp, suçüstü yapılmadı, açıklamalılar..

3) Bu yapılmadı ise. Lüzum görülmedi ise..  İki ihtimal var.. Köfteci Yusuf, birileri ile görüşüp, olayın üzerine gidilmesini önledi. Bu ihtimalde, olayın büyümesini önleyen işadamı, bindebirlik domuz iddiasını tevsik ettiği ileri sürülen raporun çıkmasını niye önleyemedi, sorusu akla gelir.. Dolayısı ile bu ihtimal, hayatın akışına çok uzak bir durum.

İkinci ihtimal.. Tam da mafya babasının, yıllar önce yaptığı şantajı, 2024 Türkiye’sinde, hayata geçirdiği ve Tarım Bakanlığı başta olmak üzere, devletin tüm elemanlarının da olayı seyrettiği gerçeğidir..

Derhal bakanlık bir soruşturma başlatmalı..

Raporları el altından Sedat Peker’in sözcülüğünü yapan bir internet sitesinin elemanına kimin verdiğini bularak, işe başlamalı.

Hayır, raporun verilmesine itirazım yok..

Haber yapılmasına itirazım yok..

Ama.. O rapor, kamuoyuna açıklanması gereken bir belge ise, hazırlayanlar kendilerinden emin ise..

Bir basın toplantısı düzenlersin, açıklarsın..

Ama, el altından birilerine veriliyorsa..

Veya.. İftirayı atanlar, zaten mafya babasının adamı iseler. Bu sebeple de dosyadan o belgeyi alıp, o internet sitesine verdilerse..

Amaç, vatandaşın aldatılmasını önlemek değil..

Mafya babasına itiraz edenlerin cezalandırılması ise..

Bunu da, savcılarımız ortaya çıkarmalıdır..

Bu ülkenin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 5 yıl önce çıkıp, “Bursa’da Köfteci Yusuf’a çökmeye çalışıyorlar. Operasyonu başlattım” diyor..

Olaylar çorap söküğü gibi geliyor. 

Mafya babası yurtdışına kaçıyor..

Sen misin beni, İçişleri Bakanı’na şikayet eden mantığı ile..

Şimdi aynı hikaye üzerinden, suçlamalar yapılıyor. Ve bu arada devletin resmi görevlileri kullanılıyorsa..

Yazıklar olsun bu devlete..

Ki, o davanın sonuçlandığına dair bir bilgi de, kamuoyuna yansımamış..

O dava bir başka dava ile birleştirilmiş..

Kıldan tüyden davalar için, Amerikan elçiliğinden, Alman elçiliğine.. Milletvekillerinden, gazetecilere. Yüzlerce kişi gündem oluşturup, duruşmaları etkilerken..

Köfteci Yusuf davası, hangi mahkemededir. Ne aşamadadır. Neyi beklemektedir? Niçin beklemektedir?

Zamanaşımına mı oynanmaktadır..

Ben dahil, kimse bilmiyor..

Bilinmediği için de..

yazının devamı