SİYASET

Yücel Koç : 5 yıl sonra İstanbul

Tarih
30 Mart 2024
İzlenme
715 Kişi

CHP’nin büyük fırsat yakaladığı, ancak her zamanki beceriksizliğiyle eline yüzüne bulaştırdığı beş yıllık dönemin sonuna geldik.

Hizmet yerine nelerin yapıldığını da, söz verilip nelerin yapılmadığını da uzun uzun konuştuk.

Bir şeyi doğru düzgün konuşamadık...

5 yıl sonra ne hâlde olacağımız!

     ***

AK Parti’nin yerinde olsam, CHP’nin beş yıllık performansıyla bundan sonraki beş yılın projeksiyonunu çıkarır, vatandaşın önüne koyardım -ki tercihini daha bilinçli yapsın.

Geçen sene İstanbul’da çok yoğun fare şikâyeti olmuş mesela…

Yağışın olmadığı mevsimlerde kanalizasyonlara su vermek ve ilaçlama yapmak gibi pek çok tedbir alınması gerekirken bu ihmal edilmiş ve özellikle alt katlarda giderlerden lağım fareleri evlere girmiş, lüks sitelerden bile benzer şikâyetler yağmış belediyelere.

Bir hata, fare popülasyonunu artırıyor ve bakın nasıl bir mağduriyete yol açıyor.

Bir günde 1850’den fazla otobüs arızası gibi. Tesadüf olabilir mi?

     ***

İlk beş sene, önceden gelen birikimle bu kadar hasarla atlatıldı.

Yine CHP işbaşına gelirse, 5 yıl sonrasının İstanbul’unu tahayyül edemiyorum.

Yazın bir kenara; öncelikle SUSUZLUK kesinlikle geri ge-le-cek.

Çünkü bu adamlar 1 metreküp temiz su kaynağı oluşturmadı beş senede.

Önümüzdeki beş seneyi de muhtemeldir ki böyle geçirirler.

İstanbul şu an ihtiyacının yüzde 70’ini Melen’den karşılıyor.

Bu sene doğru düzgün yağış olmadı ama buna rağmen sularımız kesilmediyse bunu AK Parti’nin yaptığı Melen projesine borçluyuz.

     ***

Melen projesi iki aşamalıydı;

İlki Melen Çayı'nın suyunu Düzce’den boru hattıyla İstanbul’a taşımak…

İkincisi, yapılacak barajla suyu depolayıp zor günlerde İstanbul’un ihtiyacını gidermek.

Birincisini AK Parti yapmıştı Allah’tan, o sebeple kurak günleri rahat atlatıyoruz.

Şu an yüzde 70 Melen’den karşılıyoruz diyoruz, anlayın olmasa ne hâldeydik…

Mevcut İBB yönetimi, projenin ikinci ayağını tamamlaması gerekirken, hiç utanmadan “Baraj çatlamış” gibi bahanelerle çamura yatıyor.

Türkiye’de beş senede nice barajlar yapıldı, muhteşem Yusufeli projesi gibi çoğu bitti hizmete girdi… Bunlar çivi çakmadı, bir de utanmadan “çatlamış” gibi bahaneler üretiyorlar.

     ***

Her gün 1500 yeni aracın girdiği bir şehre yeni yollar yapılması da önemli, otopark sayısının artırılması da. Metro zaten elzem.

Hepsi bir yana, yatıp kalkıp dua edelim de, beş yıl sonrasının gündemi depremde yıkılmış İstanbul’un yeniden ayağa nasıl kaldırılabileceği olmasın!

Tıpkı bugün Hatay’ın, Kahramanmaraş’ın, Adıyaman’ın, Malatya’nın, Kilis’in, Osmaniye’nin yaşadığı gibi…

Böyle bir tehlike sanki yokmuşçasına, bugünün yerel seçim gündemi kentsel dönüşüm yahut İstanbul’a yapılması gereken hizmetler değil, Gazze, emekli maaşları gibi CHP’nin pisliğini örtmek için kullandığı, yerel seçimlerle alakasız konular.

Oysa İstanbul’da acil yıkılması gereken binaların en az 100 bini şehrin ana damarlarını tıkayacak güzergâhlarda.

Bunların 6,5 büyüklüğündeki bir depremde bile çökeceği söyleniyor.

Bunlar çökünce ne olacak, o gün bu şehrin insanları neyi konuşacak, biliyoruz.

Dileriz iş işten geçmez ve beş yıl sonra, bugünkü gündemlerimizin bedelini ağır ödeyerek sandığa gitmeyiz.

AK PARTİ’YE SEÇİMDE, CHP’YE KURULTAYDA...

Kendi tembelliğini yalanlarıyla kapatmaya uğraşan CHP’li İBB’nin becerdiği tek şey var; para kuleleri yapmak.

Bununla çok şey çözdüler!

2019 seçimlerinin ilk turundaki oy döküm cetvellerinde ‘AK Parti’nin oylarını CHP’ye yazdıran’ tuhaf satır kaymalarından, gece yarısı mahkeme toplatıp yeniden sayımı engelleme kararı aldırmalarından belliydi zaten nasıl ‘hünerli’ oldukları.

O ilk tur seçimde o kadar usulsüzlük vardı ki…

İktidar olduğu hâlde muktedir olamadığını gördüğümüz AK Parti, derdini ve haklılığını da vatandaşa anlatamadı ve İstanbul böyle kaybedildi.

Önceki seçim başta Batı istihbaratı ve FETÖ gibi yapıların operasyonel algı oluşturma gücünü arkasına alan CHP, şimdi kendi yaptığını çekmekte.

Buna masa ortağı İyi Parti ve Meral Akşener’i de eklemek mümkün tabii...

Önce Akşener’e gereken yapıldı, sonra Kemal Beye.

Gazeteci Nuray Başaran, Kemal Kılıçdaroğlu’nun devrildiği kasım ayındaki kurultayda dönen para trafiğini ilk anlatan isimlerdendi.

Önceki gün TGRT Haber’de katıldığı televizyon programında yeni detaylar anlattı.

Divan Başkanlığını Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı kurultayda sadece soğuk cüzdan(!), nakit para ve konut karşılığı delege satın alma işleri dönmemiş.

Sandıklardan Kemal Kılıçdaroğlu’na çıkan oy pusulalarını kalemle çizip geçersiz saydırmak gibi pek çok hileye başvurmuşlar.

Bunların bütün belgelerini 1 Nisan’dan sonra ortaya dökeceklerini belirtiyor Nuray Başaran… -Ki, izlediyseniz biliyorsunuz, kendisi Kılıçdaroğlu’na çok yakın bir isim.

     ***

Ekrem imamoğlu niye sürekli terliyor? - KizlarSoruyorPara kulesi soygununun en az 2 milyar dolar boyutunda olduğunu savcılığa sunduğu kayıtlar ve dokümanlarla ifşa eden iş adamı Hasan Şenyurt da kurultay ile ilgili benzer bilgiler vermişti.

Şu kadarı görüldü; CHP kurultayında dönen bütün pislik 1 Nisan’dan sonra ortalığa dökülecek.

Yine Şenyurt’un dediği gibi, para sayma görüntülerini sızdıran da zannetmeyin ki AK Parti cenahı yahut hükûmet.

CHP içinde bir büyük hesaplaşma yaklaşıyor…

Herkes şu seçimi atlatmayı bekliyor.

CHP kendi iç hesabını nasıl görecek, izleyeceğiz.

Asıl mevzu, bu istiflenen paraların hesabını vatandaşın sorup sormayacağı.

Zira ‘algı operatörleri’ profesyonel; geçen seçim mevzu EYT’ydi, onun tuttuğunu gördüler, şimdi de emekli zammı.

Oysa ne EYT’yi çıkarmak kolaydı, ne de bugün 16 milyonun maaşını katlamak.

Hele ki 11 ili yıkan depremden sonra.

Bunu bildikleri için kışkırtmayı buradan yapıyorlar, sonra kendi konforlu alanlarına çekilip, mis gibi istifledikleri balyaları sayıyorlar. Konfora bakın konfora!

Yanlarına bir de DEM’i almışlar…

Türkiye’nin en büyük ilçesini vermişler, hem de İstanbul’da…

Yanına belediye meclis üyelerini eklemişler, ‘kent uzlaşısı’ adı altında.

PKK artık Diyarbakır’da değil, İstanbul’da hâkimiyetini kuruyor CHP kanalıyla, daha ne istesin.

Garibim AK Partililer de hizmet mizmet anlatıyor hâlâ…

Metroyu ikiye katlayacaklarmış, altı ayda şu kadarını, bir yılda bu kadarını tamamlayacaklarmış…

Vatandaş istiyor mu, sordunuz mu acaba?

     ***

Bakın YRP’ye, menfaat, menfaatçilik nelere kadir anlayın.

Gazze’de bütün filmi İran çevirdi, onlar ihaleyi yıktılar Türkiye’deki iktidara.

Hiç duydunuz mu İran’a tek kelime ettiklerini…

Sadece bunların değil, Türkiye’deki Selefî akıma kapılmış bozuk yapıları da dikkatle izleyin.

Hepsinin derdi Türkiye’yi savaşa sokmak… Tıpkı İran ile İsrail’in düşman görünüp birbirinin menfaatine su taşıması gibi…

Türkiye’deki Şia ve Selefî aklın, içimizdeki MOSSAD uzantıları ile aynı amaca hizmet etmelerinin esbabımucibesi nedir acaba?

Gözümüzün içine baka baka bugün 28 Şubatçılarla iş birliği yapanların, geçmişte bizleri 28 Şubat'çılara tıpkı Gazzeliler gibi yem etmeye çalıştığını daha iyi anlayabiliyor muyuz şimdi?

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER