1- Devletin okulunda, devletin müfredatını anlatan, devletin bedava dağıttığı ders kitaplarını yetersiz bularak milletten ek kitap isteyen ve aldırdıkları ek ders kitaplarını öğrenim yılı bitene kadar açtırmayıp devletin verdiği bedava kitaplarla yetinen devletin öğretmenlerini... 

2- Vatan, millet, Sakarya edalarıyla mangalda kül bırakmayan Ulubatlı Hasan Ağabeyler’in evini, arabasını satarken, dairesini ve dükkânını kiraya verirken birden bire cebi dolarlı Hans Ağabey’e dönüşerek euro ve dolar üzerinden hesap yapmasını...

3- Beş yıldızlı "İslâmî" otellerin gelen misafirlerinden diğer 5 yıldızlı otellerin aldığı ücretin yer yer 4 katını almasına rağmen, çalıştırdıkları elemanı asgari ücrete yani diğer otellerde çalışan elemanın yarı fiyatına çalıştırarak, bir de utanmadan otellerinin lokantalarının dört duvarına “Yiyiniz içiniz israf etmeyiniz” ayetini mutfak masraflarını düşürebilmek için kullanma yüzsüzlüğünü gösterebilmelerini...

Anladıklarım...

1- Ahed Tamimi diye bir kız var, hani şu İsrail askerine tokat atıp gencecik yaşında hapse giren ve bizim gözümüzde kahraman olan kırmızı saçlı kız. Filistin davasını anlattığım "Vicdanımın vasiyetidir" isimli kitabımda Ahed Tamimi'ye ayrı bölüm ayırmıştım hatta... Hapisten çıktıktan sonra ilk yaptığı iş, Filistin davasını sırtından bıçaklamak oldu ve geçtiğimiz günlerde uluslararası komünist gençlik toplantısına katılarak tamamıyla safını belli etti... Demek ki, İsrail’e hep direniyormuş gibi görünen bizden değilmiş...

2- Sagopa Kajmer diye bir rapçi var, gerçi rap dinlemem, piyasasını da pek bilmem... Zira rap benim gözümde ezilip sömürülerek ellerinden bütün ahlakî değerleri alınan Afro-Amerikalı zencilerin içi küfür ve ahlaksız tasvirlerle dolu isyan şarkıları... Ama Sagopa Kajmer ismini bilmemin tek sebebi, bu arkadaşın gel zaman git zaman Cübbeli Ahmet Hoca'nın sohbetlerine takılıp sarıklı cübbeli pozlar vermesi vesilesiyle oldu. Hafta sonu gazetelerde ateist rapçiyi sahnede elektrik çarptı haberini görünce, kimmiş bu ateist rapci diye merak ettim, aaa bir baktım bizim Sagopa. Meğer Sagopa Efendi geçenlerde sosyal medyada "Hangi dine mensupsun?" sorusuna "Dinim yok" diye cevap vermiş. Gerçi sosyal medya hesabı onun değil diyenler olsa da Sagopa bu konuda herhangi bir yalanlama yapmadı. Hatta Cübbeli Ahmet Hoca bile, "Yahu üzüldük ne güzelde sarık takmıştı" mealinde bir açıklama yaptı... Ha sen ne anladın diyeceksiniz... Her sarık takan da bizden değilmiş...

3- Kahire'de bir taksiye bindim. Radyoda Kur’an tilaveti, Yusuf Suresi okunurken taksici eşlik ediyor. Nereden geldiğimi sordu... Türkiye dedim, sevinçle elimi sıktı... Baktım ki bizden, Mursi’yi sordum, Sisi’ye sektirdim... Taksici telaşlandı birden, işaret parmağını ağzına götürüp sus işareti yaptı... Ve sonra sessiz sessiz ağladı... Aklıma bizde kimi zaman rastladığım ve Cumhurbaşkanımıza hönküre hönküre diktatör diyen top sakallı şizofren taksicilerimiz geldi. Mısırlı taksicinin sakallarından yaşlar süzülürken, bir diktatörün ülkesinde yaşamanın ne kadar zor olduğunu anladım.

Ne zaman adam oluruz?

Adamın en hasını (sav) kendimize örnek aldığımız zaman...

yazının kaynağı