GÜNCEL

Tamer Korkmaz : UMUT: Uğur Mumcu Uzun Takip!

Tarih
28 Ocak 2016
İzlenme
1527 Kişi

Washington Portakalı Cumhuriyet gazetesi, Uğur Mumcu Suikastı bahsinde 23 yıldır aynı gözbağcı plağı çalıyor! “Tetikçiler İslamcı idi, bağlantıları da İran'dı” yalanını zerre kadar utanmadan tekrarlıyor.

“Casusluk” sanığı Can Dündar'ın gazetesinde 24 Ocak günkü üçüncü sayfanın manşeti şöyleydi:

“Tetikçiler yargılandı, peki arkasındakiler?” «

Mumcu Suikastı'nın perde arkasını karartmaya arka plandaki Baronsal Gladyo'nun (Eski Rejim) varlığını hasıraltı etmeye yarayan bir başlıktır, bu!

*

“Tetikçi” dedikleri isimlerin hiçbirinin cinayetle uzaktan yakından alakası veya bağlantısı yoktu…

6 Mayıs 2000 tarihindeki Umut Operasyonu ile Abdülhamit Çelik ve Yusuf Karakuş tüm Türkiye'ye Mumcu Suikastı'nın “katilleri” olarak sunulmuştu!

Tümüyle masum bu iki gence “Dinciler yaptı” senaryosu çerçevesinde iftira atılmıştı.

Muhtelif işkencelerin ardından “cinayet suçunu kabullenmeleri” istenmişti…

Mesela, Abdülhamit Çelik dokuz gün boyunca “çarmıha” gerildi! Ölüm tehditleri altında “suçu üstlenmek” zorunda bırakılmıştı.

“Uğur Mumcu'yu ben mi öldürdüm?'' başlıklı bir kitap yazan Çelik “İşkence ettiler, öldürdüm dedim. Olayla hiçbir ilgim yoktu. Cinayet günü, İstanbul'da düğünüm vardı! Ankara'ya hiç gitmemiştim!” diyor.

Mumcu Suikastı ile alakalı olarak toplam 629 kişinin gözaltına alındığını, bu kişilerden 100'den fazlasının gördüğü işkencelerin ardından “Uğur Mumcu'yu ben öldürdüm!” demek zorunda bırakıldığını söylüyor, Çelik!

*

Eski Rejim, Mumcu Suikastı için “katil” siparişi vermiş; “Zulüm Piyangosu” ilk elde Abdülhamit Çelik ile Yusuf Karakuş'a isabet etmişti. Karakuş mu; Umut Operasyonu öncesinde “dağa kaldırılıp” işkencelere uğramış ve ölüm tehdidi altında “suçu” kabul etmişti!

Umut Operasyonu, “çıkmaz sokak” kabilinden çelişkilerle dolu “umutsuz” bir senaryo idi!

Lastiği çabuk patladı. Suikast piyangosunda acilen ikinci perde açılmıştı.

Dönemin Ankara Emniyet Müdürü, kısa bir süre sonra iki suikast sanığının “polisi aldattığını!” öne sürerek; bu defa da cinayeti Necdet Yüksel ile Ferhan Özmen'in işlediği kuyruklu yalanını fırına verdi!

*

Umut Davası duruşmasının beşincisinde 18'i tutuklu 20 sanıktan birisi olan Ferhan Özmen ilk kez savunmasını yapmış ve şunları söylemişti:

“Senaryoda gerçek değil, sanal kahramanım!

Bu senaryonun gerçekle ilgisine hangi vicdan sahibi inanabilir? Tüm faili meçhuller bana, Necdet Yüksel'e ve Rüştü Aytufan'a fatura edildi…

Suçsuzluğumu, derin ve büyük bir senaryonun kurbanı seçildiğimi haykırmak istiyorum. Bir gün bütün bu karanlıkların üstü açılacak, senaryonun utancı gözler önüne serilecek…

Bizden önce de Abdülhamit Çelik ve Yusuf Karakuş katil ilan edildi. Onlara tatbikat yaptırıldı. Onları kimler ve neden katil diye seçti? Alelacele faili meçhul cinayetlere katil siparişi verildi.

Uydurma bir örgüte dönemin tüm faili meçhul cinayetleri yüklendi. Kim inanır buna?”

(23 Kasım 2000 tarihli duruşma)

*

Özmen'in sözünü ettiği uydurma örgüt, Tevhid Selam'dı!

17 Aralık 2013 Paralel Darbe Girişimi başarılı olsaydı; ilk kez 2000 yılında uydurulan işbu hayali “örgüt”ün mensubu oldukları iftirasıyla çok sayıda masum insan hapislerde çürütülecekti!

Paralel Yapı'nın şimdilerde tutuklu olan eski savcısının (Mister Avcı); Mumcu Suikastı bahsinde masum isimlere -aynen Cumhuriyet gazetesinin yaptığı gibi- bühtanda bulunması, asla tesadüf değildi!

*

Uğur Mumcu Cinayeti'nin adı geçen sanıkları sistematik işkenceden geçirilirken, Paralel Polisler de “oradaydı!”

Yenişafak
28 Ocak 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER