GÜNCEL

Tamer Korkmaz : Paralel’in sevdiği güneydeki terör devleti…

Tarih
30 Aralık 2015
İzlenme
1934 Kişi

2010 yılının Mayıs'ı idi: Paralel Yapı, uydurma Selam Tevhid “örgütü” soruşturmasına “İstanbul'dan Gazze'ye Kardeşlik Köprüsü” eyleminin hemen ardından başladı! Hayali “örgüt” Paralel Emniyet'in raporlarına “İsrail karşıtı eylem yapıyorlar” ifadesiyle girdi…
12 Mayıs 2010'da, İstanbul Emniyeti'nin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazdığı 9072 sayılı yazıyla ilk adım atıldı: İşte bu soruşturma, 17-25 Aralık 2013 Paralel Darbe Girişimi'nin başlangıç çalışmasıdır!
*
31 Mayıs 2010'da Terör Devleti İsrail'in “uluslar arası sularda” gerçekleştirdiği Mavi Marmara Katliamı'nda 10 Türk şehit oldu…
Paralel Yapı'nın Locaefendi'si, Neo-Con çizgideki Wall Street Journal gazetesine verdiği mülakatta “İsrail'in otoritesine baş kaldırılmamalıydı” diye konuştu: Devlet terörünün kumanda merkezi olan Tel Aviv'i değil de, Ankara'yı suçladı!
Yine 31 Mayıs 2010'da, Mavi Marmara Katliamı'ndan üç saat kadar önce İskenderun'daki deniz üssüne PKK tarafından düzenlenen terör saldırısında 7 şehit verdik. Bu saldırıyla alakalı olarak, PKK terör örgütünün İsrail devletiyle kurduğu “anlık istihbarat” ilişkisi Aralık 2012'de ortaya çıktı!
*
İsrail'in Mavi Marmara Katliamı'ndan sonra Türkiye'den gönderilen “büyükelçisi” Gaby Levy, ülkemizden ayrılmadan hemen önce “gizlice” Sözcü gazetesini ziyaret etti: Gazetenin sahibi Burak Akbay ve bir dönemin şöhretli gazetecisi olan babası Ertuğrul Akbay ile görüştü!
Burak Akbay'ın Paralel Yapı ile münasebetleri sır değildir…
Ertuğrul Akbay'ın “enseye tokat” kabilinden dostları arasında Mister R. Koch ile Koch Ailesi'nin mutemet adamlarından G.S Kulübü eski başkanı Ünal Aysal da vardır.
Paralel Yapı'nın başındaki “Locaefendi” 17 ve 25 Aralık 2013'ten kısa bir süre önce R. Koch'un büyük oğlu Mustafa'ya pek kıymetli bir “ananas?” yollamıştır!
*
Paralel mensubu işadamı Süleyman Müftügil, 17 Aralık 2013'ten bir ay kadar önce telefonda İsrail'in Sözcü'sü “gazete”nin muhabirine “kesin” bir dille “Erdoğan indirilecek!” diyordu. Neticeden o kadar emindi ki, üst perdeden konuşuyordu. Müftügil, İsrail'den “Güneydeki sevdiğim ülke” diye bahsediyordu!
*
Şayet, 17-25 Aralık Paralel Darbe Girişimi başarılı olsaydı…
Paralel Casusluk ve Suç Örgütü, çok sayıda siyasetçi, bürokrat ve gazeteciyi; uydurma Selam Tevhid “Örgütü”ne mensup oldukları gerekçesiyle tutuklatacak ve hapislerde çürütecekti!
Bu hayali “örgüt” mü; Türkiye'deki Baronsal Gladio tarafından; vaktiyle Mumcu Suikastı'nın derin arka planını hasıraltı edebilmek maksadıyla, suikast suçunu tamamı masum bir kısım dindar gencin üzerine yıkmak için uydurulmuştu!
*
Selam gazetesinin 31 Ağustos 1997 tarihli nüshasında yayınlanan “Din ve Devlet Arasında F. Gülen” başlıklı yazıda günümüzdeki Paralel Yapı'nın asıl gayesi deşifre edilmiştir…
Gazetenin Yayın Kurulu üyesi Sükuti Memioğlu, Selam'daki işbu yazısından beş yıl öncesinde (Tevhid Dergisi'nin Mayıs 1992 sayısında) malum yapılanmayı rejimin “sinek kâğıdı örgütü” olarak isabetle tarif etmişti.
*
Paralel Yapı dediğimizde, Türkiye'deki Baronsal Gladio'nun (Eski Rejim) “dini cemaat” görünümlü suç örgütünden söz ediyoruz!
Bağımsız Türkiye'yi teslim alabilmek ve ülkemizi eskiden olduğu gibi bir kere daha Haçlı Siyonist İttifakı'nın gizli sömürgesi yapabilmek amacıyla, Paralel'e “sefer görev emri verildiği” 17 ve 25 Aralık darbe girişimiyle aşikâr hale gelmiştir.
*
Paralel Yapı'nın Gürcistan'daki eski yöneticisi Hayati Küçük…
Gülen'in (Tayyip Erdoğan'ın yeni Başbakan olduğu dönemde) etrafındakilere “İsrail bu adamı fazla yaşatmaz. Biz bununla fazla hem dem olmayalım” dediğini söylüyor!
Küçük, “Paralel Yapı'nın PKK ile ilişkisinin yeni olmadığını, on yıl öncesine kadar gittiğini” işaretliyor! “PKK ile münasebet, iki türlü yürütüldü. Birisi yabancı unsurlar aracılığıyla diğeri de Cemaat'in sıfır kilometre elamanlarıyla! Elemanların dağdaki akrabaları aracılığıyla bağlantılar sağlanıyordu” diyor!
*
Ankara, Mavi Marmara Katliamı'ndan dolayı Tel Aviv'den talep ettiği şartların yerine getirilmesini bekliyor. Şimdiye kadar yapılan görüşmeler bunun sağlanabilmesi içindir. İsrail, kuru bir “özür”den başka bir adım atmadı. Gazze'ye ablukanın kalkması ve tazminat şartlarının hayata geçirilmesi ana esaslardır…

Eğer bu hususlarda İsrail gerekli adımları atarsa; Türkiye'nin talepleri yerine gelmiş, anlaşma sağlanmış olur: Ancak böylesine bir diplomatik aşama dahi, Türkiye'nin İsrail'le dost olacağı anlamına gelmez!
Bağımsız Türkiye, Terör Devleti İsrail'le asla dost olmaz!
İsrail, ABD ile birlikte tam on yıldır Bağımsız Türkiye'yi ortadan kaldırabilmek uğruna var gücüyle saldırıyor: Haçlı Siyonist İttifakı, her defasında geri püskürtülüyor!

Yenişafak
30 Aralık 2015

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER