GÜNCEL

Tamer Korkmaz : Oyun içinde oyun!

Tarih
01 Temmuz 2017
İzlenme
3222 Kişi
Tuncay Özkan, bir süredir Selahattin Demirtaş için seferber olmuş durumda: Terör Partisi’nin (HDP) eş genel başkanı iken tutuklanan Demirtaş’ı baş tacı yapmış, onu bir “barış güvercini” gibi sunuyor!

CHP’nin İzmir milletvekili Özkan, Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan İstanbul’a yürüyüşünün herkesi kapsadığını dile getirirken aynen şöyle dedi: “Bu yürüyüş, Demirtaş’ın barış çığlığıdır. İstanbul’da bitse bile Edirne’ye kadar ulaşacaktır!”

Kılıçdaroğlu’nun “casusluğa arka çıkma” yürüyüşünün sekizinci gününe katılmış olan Tuncay Özkan, Mr.Demirtaş’ı Edirne’deki cezaevinde ziyaret etmişti.

On yıl önce mitinglerde “Ulusalcıların Büyük Önderi” pozlarında boy gösteren “Ben antiemperyalistim” diye sahne alan Özkan, şimdilerde emperyalizmin maşası HDPKK’nın Demirtaş’ı için mesai harcıyor:

Yani? Bir süre evvel yeni bir “sefer görev emri” almış olmalı!

*

Cumhuriyet mitingleri kapsamında düzenlediği Menemen Mitingi’nin (2006) ardından “Yobazlara Karşı Kurtuluş Savaşı!” başlatmıştı, Tuncay!

Doğan Grubu’nda çalıştığı yıllarda, Aydın Doğan’a “Size baba diyebilir miyim? Babacığım!” diye sesleniyordu!

O dönemde, kendisine hemen her çekilişte “Mesut Yılmaz Piyangosu”ndan “büyük ikramiye” isabet ediyordu!

*

Tuncay’ın on yıl içinde Cumhuriyet muhabirliğinden kanal sahipliğine sıçrayışı ise “Peter İlkesi”ni bile isyan ettirmiştir!

Kanaltürk’ün sahibi olduğu dönemde hemen yanı başında ünlü işadamı Ali Rıza Bozkurt vardı. “Müthiş Türk” diye tanımlanan Mister Bozkurt mu; “sırtını Amerikan makamlarına yaslamış” bir sima idi!

O süreçte Kanaltürk ekranlarında arz-ı endam eden  Bozkurt, özellikle 2000-2003 yılları arasında Locaefendi ile Paralel elemanlarının “el üstünde tuttuğu” birisiydi.

--

Meşhur matematikçi John Nash’in Türkiye’ye ilk gelişini işte bu Mister Bozkurt organize etmişti!

Türkiye’de kamuoyu Nash’i Russell Crowe’un başrolünü oynadığı “Akıl Oyunları” filmiyle tanıdı. Özellikle, Nash’in üniversite kampüsünde “hezeyanlarıyla kavga ettiği” sahne hafızalara kazınmıştır.

Nash’in hayat hikâyesini anlatan o film, Sylvia Nasar’ın yazdığı kitabın uyarlamasıydı: Orijinal ismiyle Zülfiye Nazar, CIA’in Özbek asıllı casusu Ruzi Nazar ile (1917-2015) Linda Nazar’ın kızıdır.

Türkiye’de görev yaptığı yıllarda (1959-1971), Ruzi Nazar’ın çok yakın dostları arasında Çetin Altan, İlhan Selçuk ve Abdi İpekçi gibi gazeteci-yazarlar da vardı.

Komünizmle Mücadele Derneği’nin kurucularından olan, eski senatörlerden Fethi Tevetoğlu da Nazar’ın çok yakınında bulunmuş bir politikacıydı. Fethi Bey mi; sanatçı Tarkan’ın dedesinin kardeşidir.

*

Ruzi Nazar, 27 Mayıs 1960 darbesinden bir yıl öncesinde CIA’in Türkiye masasında göreve başlamıştı…

Komprador Burjuvazi’nin “devrimci” flama sallayan kaşarlanmış elemanı Yalçın Küçük ise 27 Mayıs darbesinin öncesindeki günleri anlatırken “Ben, Türkiye’yi 27 Mayıs Devrimi’ne götüren gençlik hareketleri ekibinin içindeydim. Hep heyecanlıyım. Gençlik örgütleri okullarımızdır” diyor!

Küçük, bir zamanlar terörist başı Öcalan’ın akıl hocasıydı.

Yıllardır “pamuklara sardığı” PKK’ya, halen daha terör örgütüdür diyemiyor!

Yalçın Küçük, Tuncay Özkan’a ait olduğu döneme atıfta bulunarak Kanaltürk televizyonundan “Kemaltürk” diye bahseder!

Tuncay Özkan’ın sahipliğindeki Kanaltürk, “kapalı kapılar ardında” yaşanan enteresan hadiseler sonrasında Paralel Yapı mensubu işadamı Akın İpek’e satılmıştı!

Sonrasında, köprülerin altından çok sular aktı…

Akın İpek epeydir firarda; kardeşi Tekin İpek de FETÖ üyeliğinden tutuklu!

*

Yalçın Küçük ile Tuncay Özkan Ergenekon operasyonları döneminde Silivri Cezaevi’nde birkaç sene tutuklu kaldılar…

Kırmızı kaşkollu Küçük, 6 Ekim 2011 tarihli Aydınlık’ta (Silivri öncesi günlerine atıfla) “Tekin İpek’in de aralarında bulunduğu arkadaş grubu ile Sheraton Oteli’nde muntazaman her hafta buluştuklarını”yazmıştı!

“Kemaltürk!”ün kuruluş aşamasında “fevkalade yüklü miktarda ödeme yapılmış olmasıyla alakalı” soruşturmada ise Koch Ailesi’ne mensup belli başlı isimlerin ifadeleri dahi alınmamış; neticede bu soruşturma, Ergenekon davası içinde buharlaştırılmıştı!

Buharlaştıran mı? Paralel “Savcı” Muammer Akkaş’tı!

Pensilvanya’nın Akkaş’ını 25 Aralık’tan hatırlıyoruz.

Yenişafak
1 Temmuz 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER