Nihat Özdemir, rakipsizdi: Geçtiğimiz Cumartesi Ankara’da yapılan seçimle “güle oynaya” Türkiye Futbol Federasyonu’nun yeni başkanı oldu.

Fenerbahçe’nin eski yöneticilerinden Özdemir “Süper ligin kurgulandığı görüşüne katılmadığını” söylemişti: TFF seçimi öncesinde “Formamı çıkarıp geliyorum” mesajı vermek için böyle konuşmuş ve “kapı gibi” bir gerçeği hasıraltı etmişti.

Oysa…

Senelerdir futbol işinin de içinde olan bir işadamı sıfatıyla “futbolumuzun kurgusallığını” en iyi bilenler arasındaydı!

*

Nihat Bey’in kızı Ebru Özdemir Kışlalı, Limak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı’dır. Ebru Hanım, 2008’de gazeteci Murat Kışlalı ile evlendi. Mehmet Ali Kışlalı’nın oğlu Murat, o dönemde Cumhuriyet’te çalışıyordu.

Çiftin evliliğini duyuran 4 Haziran 2008 tarihli bir haberde “Cumhuriyet’te önemli haberlere imza atan Murat Kışlalı’nın, aynı başarıyı kayınpederi Nihat Özdemir’in yargılandığı Mavi Akımdavasında da gösterip gösteremeyeceği merak ediliyor” deniliyordu.

Murat’ın babası Mehmet Ali Kışlalı, vaktiyle The New York Timesgazetesi ile Time dergisinin Türkiye temsilciliğini yaptı…

Uzun yıllar önce Yankı dergisini çıkardı. Hıncal Uluç’un hem kuzeni, hem de gazetecilikteki hocasıdır.

BOŞ YOK!

Ebru Özdemir Kışlalı; Şubat 2015’te, Nafiz John Paker’in öncülüğünde faaliyetine başlayan ‘Kamusal Politika ve Demokrasi Çalışmaları Derneği’nin (PODEM) kurucuları arasındadır.

Mister Paker’in başkanlığını yaptığı PODEM’de Cüneyd Zapsubaşkan yardımcısıdır…

Yönetim Kurulu’nda, bu isimlerle birlikte Rona Yırcalı da yer almıştır.

Sanayici Mister Yırcalı, 28 Şubat sürecinde dikkat çeken isimlerden biridir…

Çevik Bir, 28 Şubat’tan bir hafta önce (21 Şubat 1997) Washington’da dönemin CIA Başkanı George Tenet ile “gizli bir görüşme” gerçekleştiriyordu!

Eş zamanlı olarak, Türkiye’den bir grup işadamı da Washington’da “temaslarda” bulunuyordu!

Bu işadamları arasında ‘Mister Simit’ diye bilinen Baba Koch ile Rona Yırcalı başı çekiyordu.

TANKLARI YÜRÜTEN DERİN BARON

Komprador Burjuvazi’nin baronlarından İzhak Alaton (1927-2016) “Bu ülkede tankları yürütebilmek için dört tane ev verdim…” demiştir!

“Can dostu tankları yürütürken, kendisi neciydi?” başlığıyla bu sütunda yayınlanan yazımızda, bu bahsin detayları vardır.

*

Vaktiyle, Fetullah’ın Siyonist örgütlerle temasını sağlayan Baron Alaton, 1994’te TESEV kurulduğunda Nafiz John Paker ile birlikte Yönetim Kurulu’nda yer almıştır. TESEV’i, yıllarca fonlayan kuruluşlardan biri de CIA ile bağlantılı -Kaşar Siyonist- George Soros’un sahibi olduğu Açık Toplum Enstitüsü idi.

Mister Paker mi; TESEV’in başkanlığına 1997’de getirildi: Yani, İzhak Alaton’un generallere “tankları yürüttürdüğü” ve 28 Şubat darbesinin yaşandığı yıldan bahsediyoruz!

O DAVETTE, KİMLER VARDI?

Dört yıl sonra, 28 Haziran 2001 tarihinde İstanbul Küçükçamlıca’daki özel bir yemekte buluşan meşhur isimleri tam da burada hatırlayalım: Çevik Bir, İzhak Alaton ve Rona Yırcalı da oradaydı…

Başka?

Terör Devleti İsrail’in İstanbul Başkonsolosu ile JINSA yöneticileri de davette yerlerini almıştı:

Jewish Institute for National Security Affairs mi; ABD’deki en önde gelen üç Yahudi örgütünden biridir.

*

JINSA, 1999 yılında Çevik Bir’e “özel bir ödül” vermişti. Ödül töreni sırasında JINSA’nın Danışma Kurulu Başkanı olan şahıs aynen şöyle demişti:

“Bugün Türkiye, eğer laik ve istikrarlı bir ülke ise bunu Çevik Bir ile onun gibi birkaç kişinin vizyonuna borçludur…”

*

28 Şubat sürecinde Fetullah Gülen Locaefendi’nin bir mektup yazarak “övgüler sıraladığı” Çevik Bir’den söz ediyoruz!

GEORGE SOROS, KİMİN KONUĞUYDU?

Küçükçamlıca’daki “çok özel” yemekten sekiz ay sonra (27 Şubat 2002’de) İstanbul’daki bir başka “çok özel” yemekte buluşanları da unutmayalım…