SİYASET

Serdar Turgut : O haber o gün verilir mi?

Tarih
01 Nisan 2016
İzlenme
2142 Kişi

Ben ülkemizde “yandaş gazeteci”, “yandaş medya” kavramlarının olmasından hiç rahatsız değilim. Hatta hangi tarafı tuttuğunu, kimden yana olduğunu beyan ederek yazı, haber yazmanın da işin temelinde olması gerektiğini düşünürüm.

Ama ülkemizde bir yandaşlık problemi olmamasına rağmen kalite sorunu olduğu barizdir. Yandaş olduğu bilinen medyada korkunç bir kalitesizlik olduğu görülüyor. Kalitesizlikleri ve ufuk darlıkları nedeniyle destek olduklarını sandıkları siyasi fikir ve kişilere bilmeden kötülük yapıyorlar.

Bence Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalif medya tarafından değil kendisine yandaş olan medya tarafından yıpratılıyor. Bunun çarpıcı bir örneğini biraz sonra vereceğim, ama ilk önce söylemeliyim ki yandaşlık yapan, kalitesiz, ufku dar ve dünyadan bihaber olunca destek verdiğini sandığı insanı her sözüyle, her haberiyle yaralayabiliyor da.

Erdoğan’ın global düzeyde etkin bir lider ve güçlü bir siyasetçi olduğunu biliyoruz, ama o kendisine yakışan bir destekçi medyayı, sağlanan onca imkâna ve kaynağa rağmen yaratamadı. Yandaş olması için seçilen insanların yetersizlikleri, cahillikleri, dar ufukları ve işi bilmemeleri nedeniyle, bugün AK Parti’ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en fazla zararı bu yandaş medya vermektedir.

Yandaşlıkta kalite düştükçe, yandaşlığın üslubu yavanlaştıkça bu durum destek verildiği sanılan figürlerin üstüne yapışıyor, onlar hakkında bir yanlış algı yaratıyor.

BİRİKİMLİ OLANA YOL AÇILMALI

Son çarpıcı örnek, Cumhurbaşkanı Erdoğan Washington’a uçtuğu gün ortaya çıktı. Yanındaki heyet ve Washington’dakiler, Erdoğan’ı, Obama ile görüştürmek için uğraşıyorlar. Belli ki Cumhurbaşkanı bunun bir şekilde önemli olacağına inanmış ve karar alınmış.

Bir yandaş medyanın bu durumda ne yapması lazım? Bu buluşmanın yolunun kolaylaşması için algı yaratmaya çalışmaları gerekmez mi?

Oysa Star Gazetesi, tam uçuşun olduğu gün bir manşet yaparak, Obama ve Hillary Clinton dahil 200 kongre üyesinin FETÖ’den para aldığını söyledi.

Düşünün Erdoğan, Obama ile görüşme planlıyor ve Clinton’ın da yakın olduğu Brookings Enstitüsü’nde konuşma yapacak. Ama ona yakın duran gazete, hem Obama’yı hem de Clinton’ı karalayan bir haber yapıyor ve manşetten veriyor.

Gazetenin kavramıyla FETÖ’ye yönelik devam eden bir mücadele olduğunu anlıyorum da acaba bu haber birkaç gün daha tutulamaz mıydı? En azından Erdoğan, ABD’den döndükten sonra yayınlanamaz mıydı? Galiba bu insanlar bazı gerçeklerden haberdar değil.

Amerikan başkanlarına her sabah çok kapsamlı bir istihbarat raporu sunulur. Haberin yayınlandığı gün Beyaz Saray’ın da gündeminde Erdoğan vardı. Bu yüzden o gün raporda onunla ilgili gelişmelerin yer alması normal ve rutindir. Erdoğan’a yakın diye bilinen gazetelerdeki haberler de çevrilip sunulur başkana.

Obama bu para bağışı haberini görünce mutlaka insani tepki verecek ve kızacaktır. Bence bunları da düşünmek lazım. Haberi birkaç gün tuttuktan sonra vermenin Erdoğan’ın işini kolaylaştıracağını düşünmek ve gazeteyi ona göre yapmak gerekirdi.

Yaşam kalitesinin birçok alanında düşüşler yaşanırken yandaş gazeteciliğin de kalitesinin düşmesi normaldir, ama onların da içlerinde olması gereken yetenekli, ufku geniş ve birikimli yandaşlara yol açmaları gerekiyor.

Habertürk
1 Nisan 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER