Evet soru şimdi bu, “Amerika Rus Büyükelçi Karlov suikastının suç ortağı mı?” Öyle olup olmadığını zaman gösterecek. Çünkü Ankara Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan Karlov suikastına dair iddianamenin her yerinden Fetulahçı Terör Örgütü çıkıyor; öyle afaki cümlelerle değil, bizzat FETÖ’cülerin itiraflarıyla…

FETÖ’cüler suikast öncesi Rus Büyükelçi’nin koruma kullanıp kullanmadığı ve güvenlik tedbirleri hakkında bilgi topluyor. Bu konuda ilk itirafçı, Vehbi Kürşat Akalın; örgütteki kod adı Vedat, MİT Rusya Masası’nda görevli. İkinci önemli itirafçı ise Vedat kod adını kullanan MİT görevlisi Vehbi Kürşat Akalan’ın bağlı olduğu Hüseyin Kötüce. Bu iki FETÖ üyesi suikastın arkasındaki örgüt bağlantısını çok net gösteriyor.

Çünkü, Vedat Kod adlı MİT Rusya Masası’nda görevli Vehbi Kürşat Akalın, öldürülen Büyükelçi Karlov’un koruma durumu ile ilgili bilgileri FETÖ’deki yöneticisi Yusuf kod aldı Hüseyin Kötüce’ye aktarıyor. Bu talep FETÖ içinde daha üst yönetici olan ve FETÖ elebaşı Gülen ile görüşen Cemal Karaata’dan geliyor.

MİT’çi Akalın’ı, FETÖ’deki üst yöneticisi Cemal Karaata ile tanıştıran da Hüseyin Kötüce, bilgilerin Karaata tarafından istendiğini ve Amerika’ya götürüldüğünü itiraf ediyor. Katil polisin FETÖ üyesi olduğu bir çok ilişkisiyle ortada. Ayrıca 2017 yılı Nisan ayında, FETÖ’nün mahrem imamlarından Garson kod adlı gizli tanığın verdiği bilgiler arasındaki 30 bin dolayındaki FETÖ üyesi emniyetçi listesinde katil polis Altuntaş’ın adı da yer alıyor. İddianameye göre suikastın amacı, iyileşmeye başlayan Türk-Rus ilişkilerine darbe vurmak. Bence doğru bir tespit.

ABD iade edecek mi?

Şimdi soru şu; Türk-Rus ilişkilerinin bozulmasını en çok kim ister? Elbette Amerika. Sırf bu nedenle Amerika böyle kanlı bir provokasyonun arkasında olabilir mi? İşte bu sorunun cevabını zaman içinde öğreneceğiz. Bu suikastın arkasındaki örgütün yöneticisi ABD topraklarında Pensilvanya’da yaşıyor. İtirafçılar bile, Karlov ile bilgilerin ya da kararın FETÖ elebaşının bilgisi dışında verilmeyeceğini söylüyorlar.