Bir gariplik vardı zaten…

Muharrem İnce’yle Kılıçdaroğlu’nun seçim sonrası bir araya geldikleri o basına kapalı yemekten söz ediyorum…

Hacı Muharrem yemekte konuşulanları güya basına açıklamıştı…

“Sen onursal başkan olabilirsin, ben genel başkan olayım, Edirne’den Ardahan’a gezeyim dedim. Bu teklifi yaptım ben. Kendi takdiridir. Hayır derse örgüt kendisi çözecektir bu işi” demişti…

Peki Kılıçdaroğlu ne cevap vermişti?..

Onu da şöyle açıklamıştı Muharrem; “Ben teklifte bulundum, ‘evet’ ya da ‘hayır’ demedi!..”

İşte gariplik burda!..

O yemekte ‘evet’ ya da ‘hayır’ demedi de ne dedi?..

“Biraz daha salata alır mısın” mı dedi?.. Ya da “Şu tuzluğu uzatır mısın” mı dedi?.. Yoksa “Sofranın haline bak, bütün yemekler ‘yenmiş de yenmiş, yenmiş de yenmiş’ deyip çekip gitti mi?!..

Tabii ki yemedik!..

Ve Kılıçdaroğlu önceki gün PM toplantısında söylemiş o yemekte ne cevap verdiğini;

“Bunu yapmayacağımı söyledim ve kendisinin genel başkan olması durumunda partinin bir hafta içinde dağılacağını da söyledim…”

Muharrem’e göre ‘Evet’ ya da ‘hayır’ dememişti Kılıçdaroğlu. (Çekimser kalmış zahir!..)

Kılıçdaroğlu ise ‘hayır dedim’ diyor. Üstelik 1 haftada CHP’yi dağıtacak kadar da tehlikeli olduğunu Muharrem’in suratına söylemiş… (Kuantumcu-fizikçi yahu, ‘atom parçalar gibi CHP’yi de parçalar mı parçalar!..)

Tamam biliyoruz, CHP’de “koltuk sevdalısı” olanların yeri yoktur!..

Ama deyiverin hele, kim doğruyu söylüyor?!..

Ha bu arada Kılıçdaroğlu, Muharrem’i genel başkan olsun diye cumhurbaşkanı adayı göstermiş. “Aklımda o vardı. Ancak daha sonra yapılanlar bana güven vermedi” diyor…

Gördün mü bak Hacı Muharrem, ne büyük fırsat kaçırmışsın… Birazcık güven verseydin şimdi ‘Genel Başkan’dın!..

Kılıçdaroğlu nasıl oturdu o koltuğa hatırlamaz mısın?..

“Aday değilim…” dedikten 1 gün sonra adaylığını açıklamıştı…

Ne kadar güvenilir olduğunu ispatlamış, milletin güvenini kazanmıştı!

Sonrasını biliyorsun zaten…

Yenmiş de yenmiş, yenmiş de yenmiş!..

yazının kaynağı