GÜNCEL

Fuat Uğur : Kart-Kurt teorisi

Tarih
26 Ekim 2018
İzlenme
2019 Kişi

Bu “Teori”yi, Stephen Hawking’in, bir cümleyle anlatmak gerekirse “Evrenin sırrına vakıf olma” amacını taşıyan formülü bulmaya yönelik olarak üzerinde çalıştığı “Her Şeyin Teorisi” ile karıştırmayın.

Filmi de çekildi, görün derim geç de olsa.

“Kart-Kurt Teorisi” onun da ötesinde.

Öğrenci Andı üzerine tartıştığımız birkaç genç hanıma sordum. Baktım, teoriden haberdar değiller. Gençler hayattan kopuk, biliyorum ama bu denli yakın tarihten habersiz olmaları üzücü.

Aslında onlara kızmıyorum, çünkü bu teoriden bahsettiklerinde ben de inanamamıştım.

Daha doğrusu insanları bildiğin öküz yerine koyabilme cüretini gösterebilecek kadar aptal olduklarına inanamadım. Zamanla unuttum gitti.

Askerlik hizmetim gelip çatıncaya kadar.

 

AÇ-AÇ BEKLERKEN KART-KURT

1980’li yılların ortalarında Antalya Piyade Er Eğitim Tugayında 4 aylık kısa dönem askerliğimi yaptığım sırada “Gece eğitimi” verileceği gerekçesiyle yüzlerce er konferans salonunda toplandık. Merakla sahneye bakıyorduk çünkü bir önceki hafta bize aynı yerde “Aç aç gösterisi” izletmişlerdi. Yine böyle bir şeydir diye gevşek gevşek laklak ediyorduk ki birden komut verildi ve hepimiz ayağa kalktık. Binbaşı bilmem kim sahneye kadar geldi, sonra küçük bir sinema perdesi indirildi.

Uzatmayayım. Binbaşı anlattıkça anlattı ve sözü Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüne kastedenlere getirdi. Bunların başında da “Kürt teröristler” geliyordu. Sanki böyle bir ırk varmış gibi kendilerine Kürt diyen bir takım bölücüler ülkemizi parçalara ayırmak niyetindeydiler. Salonda, Kürt olduğunu bildiğimiz tahmini 100 kişi vardı ve yerlerinde kıpırdamaya başlamışlardı. Binbaşı tüm hızıyla devam ederek Kürt sözcüğünün çıkışının kaynağının kanıtlandığını belirtti ve o bilimsel olguyu anlattı:

“Kendilerine Kürt diyenler dağlı insanlardır. Hayatları doğu bölgelerimizin yılın sekiz ayı karlı olan dağlarında geçer. Hayvancılık yaparlar. Yürürken ayaklarında karda yürümeyi kolaylaştıran gereçler vardır (Hetik’i kastediyor). İşte bu gereçler yürürken KART KURT sesleri çıkarır. Başka bölgelerden gelenler bu insanları tanıdıkça ayaklarıyla çıkardıkları sesten türeterek onlara önce Kurt demişler, Kurt sözcüğü de giderek Kürt’e dönüşmüştür.”

Salondaki yüzlerce üniversite mezunu ER gülmemek için epey öksürdü. Binbaşı çok kızdı “Ben sizin neden öksürdüğünüzü biliyorum ama onları yutacaksınız” dedi ve gitti.

8 Kasım 2007 tarihinde Emekli General Aytaç Yalman bir röportajında bu müthiş “Kart-Kurt Teorisi”ni anlatmıştı:

“Bölge insanı dilini konuşmak, kültürünü yaşamak istiyor. Oysa bizler herkes Türk’tür, Kürt yoktur diye eğitilmişiz. Karda yürürken kart-kurt sesleri çıktığı için Kürt denilmiştir gibi tarifler ortada dolaşıyor. O dönemde sosyal istekleri bile yıkıcı faaliyetler kapsamında gördük.”

Bunu söyleyen “Türk’üm, doğruyum, çalışkanım diye başlayıp varlığım Türk varlığına armağan olsun diye biten” antlarla yetiştirilip bu ülkenin başına musallat edilen Kemalist askerî vesayetin yakın geçmişteki en önemli isimlerinden biri olan eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın ta kendisi.

 

PKK-HDP KINAMIYOR ÇÜNKÜ ÖĞRENCİ ANDI GİBİ IRKÇI METİNLERDEN BESLENİYOR

Bu sözler aslında her şeyin özeti:

“Oysa biz herkes Türk’tür, Kürt yoktur diye eğitilmişiz.”

Öğrenci Andı’nın Danıştay marifetiyle yeniden tedavüle sokulmak istenmesindeki amacı anlatırken 11 yıl öncesinden karşımıza çıkan sözler anlamlı.

Danıştay 8. Dairesi’nin kararı ülkemizin son 15-20 yıldır iyi kötü tedavi edilen ve temizlenen zihin haritasının yeniden zehirlenmesinden başka bir şey değil.

Arkadaşlarımız soruyor:

1-CHP neden sevinmiyor?

2-HDP neden sesini çıkarmıyor?

İkisinin de sebebi aynı. 31 Mart yerel seçimlerinde suç ortaklığı yapacaklar, birbirlerini üzmek istemiyorlar.

Dahası var. 

Erdoğan “Türk’üm ama Türkçü değilim” dedi.

HDP ise Kürtçü ve PKK terörizminin siyasal uzantısı. Kendine Öğrenci Andı gibi ırkçı metinlerin üzerinden bir tür meşruiyet alanı sağlıyor ve böylesi uygulamaların ortaya çıkardığı çatışmalardan besleniyor.

Tam da bu yüzden MHP kendi içinde tutarlı bir tutum benimsemiş olsa bile meseleyi bir kez daha ele almalı ve Öğrenci Andı benzeri metinlerin ülkemizde neye hizmet ettiğini yeniden değerlendirmelidir.

Çünkü “Öğrenci Andı” adı verilen metin Türkiye sosyolojisinin altına dinamit koymaktan başka bir anlam taşımıyor.

yazının kaynağı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

  • YORUMLAR
  • Mustafa Yavaşoğlu

    27 Ekim 2018
    1 0
    Her zaman yazdığım gibi RTE adam gibi adam devamlı dik duruyor Devlet bahçeli Danıştay tarafından kurulan tuzağı görmüyor anlaşılır gibi değil. İstiklal marşını pasifize etmek için yapılan bir oyun ve iktidarı oy kaybettirmek için yapılan bir oyun ve hamledir. Elbette bu millet Türk lüüüyle gurur duyuyor. Ama bir milletin marşı tektir Bir zamanda 10yıl marşı ile denedilir başaramadılar RTE bir Dünya lideridir. KORKMA SÖNMEZ BU ŞAFAKLARDA YÜZEN AL SANCAK deyip bitirelim
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER