GÜNCEL

Fuat Uğur : HDP’li bir anne ve oğlu…

Tarih
05 Kasım 2015
İzlenme
1892 Kişi

5 Kasım 2015

Size bugün kişisel bir seçim hikâyesi anlatacağım.

2 Kasım sabahı telefon acı acı çaldı.

Öyle derler ya hep.

Sabaha karşı yatmışım zaten, zar zor kalkıp açtım.

Baktım ki solculuk yaptığımız dönemden çok sevdiğim (hâlâ da severim), deli dolu arkadaşım. O yıllarda sarı uzun saçlarını parkasının üzerine salar, pantolondan başka bir şey giymez ve genç kızdan çok kabadayı bir erkek gibi görünürdü. Ülkücülerle de iyi kavga ederdi doğrusu. Ağzını doldura doldura ve karşısındakine pek fırsat vermeden konuşurdu hep. Sözünün eri ve dürüsttür.

Onu aradan yıllar geçtikten sonra görünce tanıyamamıştım. Karşımdaki hayli şık ve zarif bir hanımefendiydi. Evlenmiş, oğlu olmuş. Bir şirketi vardı ve danışmanlık yapıyordu. Ama konuşmaya başladığında anladım ki arkadaşım sadece form değiştirmişti ve aynıydı.

Uzun yıllardır politik konularda hiç anlaşamıyoruz. Hatta yazıp söyledikleri bazen tahammül fersa boyutlarda oluyor. Eşi bile onu uyarıyor sık sık bu konuda. O sosyalistliğinin üzerine önce kemalizm sosu ekledi ve koyu bir din karşıtı oldu. Artı bir de HDP’ye gönül verdi.

Onunla konuşmayı ve tartışmayı sürdürebiliyorum çünkü meseleleri hiçbir zaman kişiselleştirmez ve sadece düşünce bazında tartışır.

Seçimden bir gün öncesine kadar Facebook’tan esti, gürledi, “İndireceğiz, kaçacak delik arayacaklar, ANAP gibi bitecekler, yargılanacaklar, hesap verecekler” diye yazdı.

Ama ben de aksi adamım, seçim gecesi baktım bunun face hesabına, derin bir sessizlik var.

“Ne oldu, dut mu yedin?” diye mesaj attım.

Bu nedenle aradığını sanıp büyük bir tezahüratla karşıladım. Meğer görmemiş. Kuru bir sesle “Tebrik ederim, kazandınız, kabul etmek lazım” dedi. Tabii anında “Türkiye kazandı, sizler farkında olmasanız da” cevabını verdim tartışmanın fitilini ateşlemeye hazır bir tonla.

Ama baktım sesi durgundu biraz. Sormama fırsat vermeden, moralinin çok bozuk olduğunu söyledi. İşin hâlâ mavrasındayım, “Bundan daha normal ne olabilir, senin yerinde olsam benim de moralim bozuk olurdu” dedim.

Ama mesele başkaymış. Anlattı:

“Bildiğin gibi değil. Biz geçen seçimde toplu olarak HDP’ye oy verdik. Benim oğlan da öyle. Yine ailece sandığa gittik. Biliyorsun işte, ben kafadan HDP için yüzde 15-18 oy bekliyorum. Tabii AKP’yi de sandığa gömeceğiz. Oy kullanıp çıktık. Oğluma sevinç içinde, ‘Oğlum bu sefer daha beter ezip geçeceğiz, yine bastın di mi HDP’ye?’ dedim. Baktım sessiz. Ne oldu ulan dedim. Bu ‘Yok anne, basmadım’ demez mi? Kafamdan aşağıya kaynar sular döküldü.

-E kime verdin? Yoksa CHP’yi mi?

-Yok anne. O Kemal’e oy verir miyim hiç.

-Evladım delirtmesene beni kime oy verdin?

Aniden ‘AKP’ye verdim anne kusura bakma’ dedi ve hızla yürümeye başladı. Çıldıracak gibi oldum. Arkasından yetişip ensesinden tuttum bunun. Bir kavgaya başladık, sorma. Polisler geldi ne oluyor diye. Evden kovdum sinsiyi. Ananesinde kalıyor şimdi.”

Güleyim mi üzüleyim mi bilemedim bir an.

Oğlu, arkadaşıma “Verdim anne ya, karışma bana. Milletin saçıyla başıyla, diniyle imanıyla uğraşmayı bırakın. İşimiz gücümüz var, huzurlu ve güvenli yaşamak istiyorum” demiş.

Tartışma büyüyünce tutmuş bir de “Anne bak çok üstüme gelme türbanlı bir kız bulur evlenirim” diye de eklemiş.

Çok kızgındı, devamlı “sinsi o sinsi” diyordu.

Onun üzüntüsünden mutluluk devşirmek tuhaf gelse de “Kutlarım oğlunu, çok akıllıymış, benim tarafımdan kucakla” dedim, yalan yok.  

Ama baktım gerçekten çok üzgün -gülmeyin- arkadaşımı mecburen teselli ettim. Ona çok sevdiği Nazım’ın dizelerini hatırlattım:

Ben sadece ölen babamdan ileri,
doğacak çocuğumdan geriyim…

Teselli işe yaramış olmalı ki bugünden itibaren Facebook’ta paylaşımlarına tüm hızıyla yine-yeniden başlamış…

Çok net anlaşıldı.

Türkiye bundan kelli arkadaşım gibilerle değil onların çocuklarıyla yürüyecek.

Seçim sonuçlarına ve %49,5 oya hayret edenlere, halka güvenmeyenlere, oy verenleri çeşitli sıfatlarla kategorize edenlere gitsin bu yaşanmış olay.

Türkiye

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER