26 Haziran 2015

Yine KOBANİ! Bombalar, patlamalar, ölümler, gözü yaşlı acılı insanlar ve bilmeden konuşan siyasetçiler... "Amerika KÜRT KORİDORU açarak petrolü Akdeniz'e mi indirmek istiyor?", "Kürtler düzenli bir ordu kurmak amacında mı?", "Bunlara ne vaad edildi?" gibi onlarca soru masamızda duruyor! Herkes kendi penceresinden bir şeyler söylüyor, yazıyor...
İsterseniz gelin kapımızın önündeki olaylara biraz daha geniş bakalım...
Belki böylece kapımızı kimin çaldığını değil de onları göndereni buluruz!
Zaten o "GİT KAPIYA VUR" diyeni bilmezsek işimiz zor!
İngilizler PARA SİSTEMİNİN kalesi ve koruyucusudur!
Londra bunun merkezidir. Özellikle Osmanlı'nın son döneminde İngiliz aklı İSLAMİ HAREKETLERİN içine girip yönetmeyi inanılmaz bir şekilde başardı. Suudi Arabistan'ı kurdukları gibi bölgeyi CETVELLE şekillendirdiler. Çok az silah kullanarak! AKILLA! Parayı yöneten İngiliz aklı Müslüman dünyasını bu sistemin içine çekmek istiyordu. Parayı kullanan SOROS, ROCKEFELLER ve ROTHSCHILD gibi isimler KAPİTALİZMİN BARONLARIYDI! Ve bu adamlar İSLAM DÜNYASINI sistemin içine almak istiyorlardı!
Zaten 200 yılık bir tecrübe KRALİÇE tarafından onlara takdim edilmişti. İslam dünyası bu pazarın içine girdiğinde sorun bitecekti. Büyük ölçüde başarılı olundu!
Ama Amerika'nın buna itirazı vardı. Rusya'nın da... Ve bu itiraz şimdi IŞİD tarafından dünyaya ilan ediliyordu. BARONLAR "Ilımlı İslam'la" Müslüman dünyasını avuçlarına almıştı.
Amerika ise El Kaide'den sonra IŞİD'i CIA eski Başkanı David Petraeus'a kurdurarak SİYASAL İSLAM'ı bitirmek için düğmeye bastı. Amerika ve Rusya asla ve kat'a ılımlı ya da ılımsız İSLAM istemiyordu! SEKÜLER bir anlayışla devam etmek istiyorlardı! SEKÜLERİZM yani kısaca DÜNYACILIK... Ya da devletin DİNSEL kurumlardan kesin olarak ayrı olması, farklı dinler ve inanışlardan olanların kanun önünde eşit değerlendirilmesi...
Amerika bunu talep ediyordu. IŞİD gibi kurduğu İSLAMİ TERÖR (!) örgütleriyle Müslüman'ı terörist olarak gösteriyordu. Bizi bir seçeneğe zorluyordu. Çünkü İNGİLİZ MODELİ İslam'a sızıp yönetmesini iyi biliyordu. Bunu engellemek için de İslami akımları bitirmek istiyordu. Malum yapı da hesaba dahil... Ama onlar bilmiyor...
IŞİD'i nasıl tanıdık?
Turuncu kıyafetler giydirilmiş masum insanların kafasını keserken... İslam düşmanlığını ve karşıtlığını TAVAN yaptıran bir operasyon... Amerika ılımlı ya da radikal ayırımı yapmadan bu hareketleri biçiyordu. Yaşaması için de bu şarttı. İslam'ı kılıçla, kafa kesmeyle, silahla, canlı bombayla, patlamayla yanyana getirerek içini boşaltıyordu. "İslam'ın içinde siyasal bir düşünce olamaz" demek istiyordu...
Bir de dünyada SOL'u kontrol eden İngiltere ve BARONLAR, SOL'un olmadığı yerde bunu İSLAM'ın eşitlik anlayışı ile yapıyordu. Yani SOL'un yanısıra SAĞ da onların kontrolüne geçiyordu. Oyun böyle kuruluyordu. Bu da Amerika- Rusya'nın en büyük itirazlarından biriydi.
IŞİD de böyle! Kurulan ve sahaya sürülen piyon!
Ortadoğu'daki AVRUPA etkisini tamamen bitirmek için ortaya getirilen enstrüman! Tıpkı El Kaide gibi...
Peki "Bütün bunların bizimle ne ilgisi var?", "Bizden istedikleri ne?", "Kobani'de ne yapılmak isteniyor?", "Varacakları ana hedef ne?" gibi sorulara cevap aramalıyız!
Aramalıyız ama ararken de GENİŞ bakmalıyız!
Geriye gidiyoruz!
Abdullah Gül Beyefendi 2009'da ÇİN'e gitti. URUMÇİ için bir isteği olmasa da jest yapıldı!
Urumçi'ye geçen Gül orada "Uygur Türkleri, tabii ki Çin'in vatandaşları.
Ama onlar, Türkiye ile ilişkilerin geliştirilmesinde köprü görevi yapıyorlar. Uygur Türkleri ile aynı kökten geliyoruz, ayn�� dine inanıyoruz. Bunu, Çin yönetimi dahil kimse inkar etmiyor. Önemli olan, herkesin olduğu yerde ülkesiyle bütünleşmesi, hem de bulunduğu yerden Türkiye ile dostluk ve işbirliğine köprü vazifesi görmesidir" dedi...
Çok doğal gibi görünen bu sözler aslında felakete kapı araladı! Ankara-Pekin yakınlaşmasını istemeyen Washington anında devreye girdi. Amerika'da yaşayan Rabia Kadir ortaya çıktı. Urumçi karıştı! Kimine göre 156 kimine göre ise 580 TÜRK öldürüldü! Bu 6 yıl önceydi!
Peki RAMAZAN'ın başlamasıyla neler oluyordu orada?
Anlatayım!
Oruç tutan, namaz kılan UYGUR TÜRKLERİ işkence görüyor, zorla içki içiriliyor ve öldürülüp bir kenara atılıyordu!
Resmi rakamlara göre 18 kişi öldürülmüştü bile! Tabii bu resmi olanı! Bir de gerçek vardı ki bunu bilmiyorduk... Abdullah Bey'in ziyareti sırasında olanlar tekrar yaşanıyordu?
NEDEN ?
Basit... Türkiye Çin'den alacağını açıkladığı HAVA SAVUNMA SİSTEMİN DEN VAZGEÇMEDİ! Bu karar değiştirilmedi. NATO ve Amerika dışında bir hamle yapan Türkiye büyük rahatsızlık verdi! İlk KOBANİ olaylarının altında yatan gerçeklerden biri yine bu savunma sistemi işiydi! Hem Kobani üzerinden Türkiye, hem de UYGURLAR üzerinden ÇİN karıştırılıyordu!
Aslında Amerika bize "Ne olur bizi bırakmayın. Sizinle her konuda anlaşırız. Ama gidip ÇİN'le oturursanız hem sizinle hem onlarla her yerde uğraşırım" diyordu...
Kobani olayları, 6-7 Ekim kalkışması hep bu nedenleydi.
Kürt seçmenlerin AK PARTİ'den koparılması da Türkiye'nin rotasından duyulan memnuniyetsizliğin ifadesiydi!
Büyük devletler bir taşla en az 3 kuş vurur! Bunu bilmeliyiz!
Amerikalılar'ın KÜRT KORİDORU gibi bir dertleri olmaz! Olamaz! Akıllıca değil.
Çıkarlarına aykırı. Bunu yapmaları Ortadoğu'dan gelmemek üzere gitmeleri demek. Bunu bilirler.
Şimdi bizler YAPAY KORİDOR gündemiyle uğraşıyoruz ama arkada bizim ROTA dışına çıkmamızdan duyulan rahatsızlık var. Doğrudan Türkiye içine müdahale etmek istemiyorlar.
Bunun için KOBANİ 'den gelip hem ERKEN SEÇİMİ DÜŞÜNMEYİN hem de İÇERİDE RENKLERİNİZİ BİRLEŞTİRİN mesajı veriyorlar.
Kobani'den AK Parti'yi zayıflatacaklarını ilan ediyorlar...
Gerçekçi olalım. Bölgede KÜRT KARDEŞLERİMİZİN tek başlarına oyun kurma ve sonuç alma ihtimali SIFIR bile değil!
Amerika-Rusya hattı bölgeyi bize veriyor! Vermek zorunda. Tabii onların da bizim de isteklerimiz var.
Pazarlık nasıl biter bilemem!
Ama ABD-Rusya tarafına geçersek AVRUPA ve ÇİN büyük sıkıntı yaşar! Aksi durumda Amerika elden davetiye bile verseniz buralara gelemez! KOBANİ 'ye takılmayın!
Olay çok daha büyük!
Türkiye'nin rolü zaten Kobani'ye de Suriye'ye de sığmaz!
Sıkıntı yok! Hepsinin eli mahkum!
Sadece bizi yanlarına çekmek istiyor her iki taraf da...
Ama biri kaybedecek....
Göreceğiz...

Takvim