SİYASET

Ali Karahasanoğlu : Bu tehdit değil, tespittir.. HDP barajı geçtiğine pişman olacak!

Tarih
12 Haziran 2015
İzlenme
6944 Kişi

12 Haziran 2015

İlk günün şaşkınlığı
üzerimizden geçtikçe..

Liderlerin ilk açıklamalarının yerini, gerçekçi ihtimaller aldıkça.

Seçim sonuçlarına çok sevinenler de, muhtemel gelişmelerin farkına vardıkça.. 

7 Haziran’da oylarını, % 100 artıran HDP’nin, “Ah keşke, barajın altında kalsaydık. Ah keşke, parti olarak değil, bağımsızlar olarak seçime girseydik!” diyeceği günler yakındır, gibime geliyor..

Niye?

Her şey ortada..

MHP’nin dünkü açıklamaları..

HDP’nin dışardan bile destekleyeceği CHP-MHP koalisyonunu devre dışı bıraktı..

Böylesi sert açıklamalar sonrasında, AK Parti’nin HDP ile koalisyon kurması da ihtimal dışına çıktı.. Aksi takdirde, AK Parti’nin HDP ile yapacağı bir koalisyon, kendi idam fermanını imzalamak olur.

Bundan sonrasında iki ihtimal kalıyor.

AK Parti ile MHP..

Ya da AK Parti ile CHP koalisyonu..

Her iki ihtimalde de..

TBMM’de yeterli çoğunluk sağlanıyor..

HDP’ye ihtiyaç kalmıyor..

Bu durumda, HDP ne mi olacak?

Barajı geçtiğine yanıp, olup bitenleri seyredecek!

Diyeceksiniz ki, “İyi de.. HDP’liler bağımsız olarak seçime girseydi, yine koalisyon ortaklığı ihtimalleri yoktu ki..”

Bu doğru da..

Hükümet kurma için olmasa bile..

Anayasa değişikliği için, bağımsız milletvekillerinin desteğine ihtiyaç duyulması ihtimali vardı.. 

Anayasa’yı değiştirmek isteyen AK Parti’nin, HDP’ye bir selam verme ihtimali vardı..

Şimdi o ihtimal de kalktı..

Bu durumda..

Aldıkları % 13 oya bakarak, avunup dururlar artık..

Olay bununla sınırlı olsa yine iyi..

“Bizim hükümet olma iddiamız da.. Anayasa değişikliğine destek olma iddiamız da yok.. 2010’da, işkencecimiz Kenan Evren ve arkadaşlarının yargılanmasını sağlayacak anayasa değişikliği referandumunu bile boykot etmiştik. Sonrasında 2011 TBMM’sinde, yine anayasa değişikliğinde ayak diretmiştik. 2015’te de, yapacağımız aynıdır” diyebilirler..

Ama durum, bu çözümsüzlük girdabından da daha kötü..

2015’e kadar yürütülen “çözüm süreci” de şimdi, büyük ihtimalle sekteye uğrayacak.. 

HDP’nin barajı geçmediği, bağımsız milletvekilleri ile yetindiği ihtimalde.. AK Parti tek başına iktidar olacaktı.. 

Bu ihtimalde de..

Önceki dönemde iyi-kötü yürütüldüğü gibi..

7 Haziran’dan sonra da..

Çözüm süreci sürdürülecekti..

Çözüm süreci işledikçe de..

HDP, AK Parti’nin gerçekleştirdiği iyileştirmelerin kendileri sayesinde olduğu çarpıtmasını yapıp, gelişmelerin rantını toplamaya devam edecekti...

2019’da, şimdiki gibi hormonlu değil.. Emanet oylarla değil..

Çarpıtmalarını başarı ile devam ettirebilirse.. Kendi tabanı sayesinde barajı geçebilir hale gelecekti..

Ya şimdi?

AK Parti, MHP ile koalisyon hükümeti kurarsa, çözüm süreci, dünkü gibi sürdürülür mü?

Hiç mümkün değil..

Daha ileriye atılacak adımları bir kenara bırakın..

MHP, bugüne kadar yapılan iyileştirmeleri bile masaya yatıracak, geri adımlar atılmasını isteyecektir..

Dolayısıyla, MHP’nin koalisyona gireceği her ihtimalde.. 

Çözüm süreci, aynen Yalçın Akdoğan’ın dediği gibi, artık gerçek hayatta değil, sadece film sahnesinde görülebilir!

AK Parti ile CHP koalisyonunda dahi..

Çözüm süreci yine tehlikede..

AK Parti, tek başına iktidarın verdiği cesaretle, bazı tehlikeli adımları atıyordu..

Riski alıp, “Halkıma anlatırım” diyordu..

“Yeter ki, kan akmasın.. Kısa vadede yaşanacak bir miktar oy kaybına da razıyım” diyordu..

AK Parti tabanı da, “AK Parti kadrosu, imanlı insanlardan oluşuyor. Bu kadro, ülkeyi Marksist-ateistlere, PKK’lılara peşkeş çekmez.. Hangi adım atılıyorsa, mutlaka gerektiği için atılıyordur.. Mutlaka arka planda, gerekli tedbirler alınıp, PKK’nın avantajlı duruma geçmeyeceği bir zemin oluştuktan sonra, sadece Kürt vatandaşlarımız için gerekli adımlar atılıyordur” güvenini duyuyordu.

Şimdi ise..

CHP ile koalisyon kurulursa..

İşin içine CHP karıştığı için...

“Acaba, CHP bir iş mi kotarıyor? PKK’lılara, ateistlere bir taviz mi veriliyor? Acaba bu adımın ne getireceği, ne götüreceği tam hesaplandı mı?” tereddüdü, AK Parti tabanında da yaşanmaya başlanacaktır.. 

Onun içindir ki, çözüm sürecinin, koalisyon hükümetleri döneminde ilerlemesi, pek muhtemel görünmüyor..

Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde açılan havalimanları.. Yapılan toplu konutlar.. Yollar.. Köprüler.. Pozitif ayrımcılık ile, “Bugüne kadar ihmal edilmişti, şimdi aradaki farkı kapatıyoruz” denilerek bölgeye yapılan fazla fazla harcamalar..

Yanında AK Parti de olsa, MHP koalisyonunda, devam edecek mi sanıyorsunuz?

İşkenceli günler yeniden yaşanmaz. Yaşanmasın da..

Buna eyvallah..

Ama, “Siz bizim canımızsınız” yaklaşımıyla yapılan hizmetler, MHP’nin koalisyon hükümetlerinde, artık bir başka bahara kalmış oldu..

Bölge insanı da.. Bu gerilemelerin tümünün sorumluluğunu, HDP’nin seçimde elde ettiği oy oranı sonrasındaki “şımarık tutumu”na bağlayacağı için..  

Seçmen de, bir sonraki seçimde, artık HDP’ye eskisi kadar da rağbet etmeyecektir..

Onlar da, beyaz Türklerden alacakları oylarla, baş başa kalacaklardır. Bu durumda, tekrar aynı cümleyi tekrarlayacaklar: “Biz ne ettik? Biz ne halt yedik? Biz niye barajı geçtik?”

YeniAkit

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER