Okulda karşıyım..

Kur’an kursu gibi, gönüllülük isteyen eğitim kurumunda, hepten karşıyım..

Allah’ın emaneti çocuklara, sabırla yaklaşılması gerektiğine inancım tam..

Ama, yaşadığımız çifte standartları da aktarmamız gerekir..

İki gündür, Sakarya Erenler’deki Kur’an Kursu’nda, öğrenciye atılan dayak ile ilgili gizli çekim görüntüleri, gündemin ilk sırasına yerleştirildi..

Sonuçta gizli çekilmiş görüntülerde, biraz abartı olsa da.. Terliğin yere vurulduğu apaçık ortada olan ilk ataklardaki sesin yankılanmış şekilde verilmiş olması, abartının ispatı olsa da..

Sonraki görüntülerden anlaşılacağı üzere, dayak olayının özde doğru olduğu da aşikar..

Takdim ettikleri oranda olmasa da..

Bizim kabullenemeyeceğimiz görüntülerin varlığı ortada...

Tam bu noktada..

Benim bir hatırlatmam olacak..

Dindar insanlar, bu olaydan cesaretlenerek, benzer şikayetlere, bu tür “gizli çekim” delilleri getirmeye kalkmasınlar..

Sakın ha sakın..

Mesela..

Atatürkçü bir kurumda iseniz.. 

FETÖ’cü bir dersanede iseniz.. 

CHP kafalı bir işyerinde iseniz..

“Kur’an kursundaki öğrenci gizli çekim yapıp, dayak olayını delillendirmiş ve hocayı tutuklatmıştı” diye düşünerek.. 

Size karşı işlenen suçları gizli çekim ile kayıt altına almaya sakın kalkışmayın..

Kalkışırsanız ne olur?

Bakmayın siz, Sakarya’daki hocanın tutuklanmasına..

O hocanın yaptığının aynısı..

FETÖ’cü bir dersanede, FETÖ’cü olmayan bir öğrenciye karşı yapılmış olsa idi..

Öğretmen değil, öğrenci tutuklanırdı.. 

Niye mi?

“Gizli çekim yaptığı” için..

“Amma da abarttın Ali bey.. Tamam, dindarlar bu ülkede ikinci sınıf vatandaş muamelesi görüyorlar ama.. O kadar da değil hani” diyeceksiniz..

O zaman, hayali değil, somut örneği vereyim..

Tarih 30 Mart 2014 Mahalli Seçimleri öncesi.. Yer FETÖ’ye ait FEM Dersanesi.. 

Öğretmen “AK Parti’ye oy verilmemesi gerektiği”ni söylüyor.. 

“En güçlü diğer parti hangisi ise, ona oy verilmesi gerektiği”ni, sanki okulda değilmiş de, bir siyasi partinin il/ilçe merkezinde imiş gibi muhataplarına anlatıyor..

Muhatap öğrenci, henüz 18 yaşında bile değil. 

Ama FETÖ mantığı bu..

Her fırsatı değerlendirecekler..

Çocukların, anne babalarına anlatması için, dersanedeki öğretmenlik nüfuzunu kullanacaklar..

Küçük çocuk bir-iki propagandadan sonra..

Anne-babasına olayı aktarmak için, öğretmenin benzer sözlerini, bir seferinde de cep telefonuna kaydediyor..

Sonrasında.. O konuşmanın içeriği, gazetemize ulaşıyor..

Gazetemizde “FEM Dershaneleri paralel yapının şubesi gibi” başlığı ile haber olunca..

Öğretmen, hem öğrenciyi, hem de gazetemizi şikayet ediyor..

Öğrenci 18 yaşından küçük olduğu için, Bakırköy 4. Çocuk Mahkemesi’nde yargılanıyor.. Ve TCK 133/3. maddeye aykırılıktan, önce 2 sene hapis cezası alıyor. Yaşı küçük olduğu için, cezası 1 yıl 1 ay 10 güne kadar indiriliyor..

 Sonuçta da, ilk defa suç işlediği için, hükmün açıklanması geri bırakılıyor.

Haber gazetemizde yayınlandığı için, sorumlu müdür sıfatı ile bana da dava açılıyor..

1 ay önce verilen kararla, iki sene de ben ceza alıyorum.. 

Ve karar şimdilik erteleniyor..

Gördünüz mü yaşananları..

Suçu işleyen öğretmen..

Okulda siyasi propaganda yapan öğretmen..

Cezayı alan, öğrenci..

Cezayı alan, okulda siyasi propaganda yapılmasını deşifre eden gazetenin sorumlu müdürü..

Dolayısı ile..

Siz siz olun..

Sakarya’daki Kur’an kursunda hocanın tutuklanmasını kendinize ölçü olarak kabul edip, herhangi bir okulda, herhangi bir dershanede, herhangi bir işyerinde.. 

“Suç işliyorlar” diye düşünerek.. 

Kimse hakkında “gizli çekim” yapmaya kalkmayın..

Eğer muhatabınız FETÖ’cü ise..

Veya Kemalist birisi ise..

Suçu o işliyor olsa bile..

Suçu belgelendirmek için yaptığınız gizli çekim sebebi ile..

Cezaevine siz gidersiniz..

Muhatabınıza hiçbir şeycik olmaz..

“İllegal yolla elde edilen delil, hükme esas alınamaz” gerekçesi ile, suçu işleyeni beraat ettirirler..

Kabak sizin başınıza patlar..

(Tabii ki sizleri korkutmak, çaresiz bırakmak amacı ile bu somut örneği vermedim.. Ama yaşanılanları bilin de.. Kur’an kursunda dayak yiyen öğrenci gibi.. Siz de benzer şekilde gizli çekim yaparak, maruz kaldığınız her kanun dışı eylemin delilini toplayabileceğinizi sanmayın..  Bizim gibi, cezayı yiyebilirsiniz..) 

Şimdi bekliyorum..

Dersanede siyasi propaganda yapılmasını.

Özellikle de, şimdi artık herkesin kabul ettiği bir terör örgütünün talimatı ile, hangi partiye oy verileceğinin propagandasını yapan öğretmenin sesini gizlice kayda aldı diye.. 

18 yaşından küçük bir öğrenciye 2 yıl hapis cezası isteyen savcılar..

Kur’an kursundaki gizli çekim için, bakalım Hürriyet’inden Haberturk’üne, odatv’sinden t24’üne kadar onlarca medya organına dava açabilecekler mi? 

YeniAkit
16 Ocak 2017