ÇOK artistik, çok fiyakalı, çok alkış alacak bir tavır koyarak...

Bu fotoğraf karesine girmekten kaçınabilirdi Kemal Kılıçdaroğlu...

*

Üstelik koyacağı o tavra...

Bin tane gerekçe de bulabilirdi.

*

- Mesela... “Aynı gemide olduğumuz şimdi mi aklınıza geldi? Girmiyorum bu kareye...” diyebilirdi.

*

- Mesela... “Saldırıya uğradığımdaki tutumunuzu unutmadım. Ne aynısı, ne gemisi” diyebilirdi.

*

- Mesela... “Sürekli beni ötekileştirerek siyaset yapanların yanında benim ne işim var?” diyebilirdi.

*

Hiçbirini demedi.

Hiçbirini demeye tenezzül etmedi.

Hiçbirine milim yüz vermedi.

*

- Tabanından gelebilecek her türlü tepkiyi göğüslemeyi göze alarak...

- “Ne işin vardı orada” türü laf sokmalara gözünü kapatarak...

- Tabanını “Türkiye ittifakı” fikrine razı etmeye çalışarak...

- “Türkiye’nin birlik ve beraberliği her şeyin önündedir” mesajını vererek...

- “Gerektiğinde aha böyle bir araya geliriz” diye haykırarak...

Bu fotoğraf karesinde yer almayı tercih etti.

*

İşte tam da bu tutumuyla Kemal Kılıçdaroğlu...

- Kökü dışarıda olmayan...

- Ülkesini düşünen...

- Vatanını seven...

- Memleketinin birlik ve beraberliği üzerine titizlenen...

Milli ve yerli bir lider olduğunu kanıtladı.

*

Kendisini çokça eleştirmiş biri olarak...

Hakkını teslim etmek, boynuma borçtu.

yazının devamı