SİYASET

Abdurrahman Erzurum : YA DEĞİŞECEKSİN YA DÖVÜŞECEKSİN!

Tarih
12 Ağustos 2016
İzlenme
1948 Kişi

Bu dünyanın en temel ve kadim kanunu herkesçe malum olan “Her şeyin bir bedeli vardır” kanunudur. Yediğimiz yemeğin, içtiğimiz suyun, evimizin, aracımızın bir bedeli olduğu gibi bu coğrafyada yaşamanın, bu coğrafyada dinine, kültürüne, ideallerine bağlı kalabilmenin de bir bedeli vardır.

Ya gereğini yapar bedeli öder ve kalırsınız, ya da çeker gidersiniz. 

Uzun lafın kısası bizde bir asırdır defalarca denediğimiz fabrika ayarlarına dönme savaşımızı son 10-15 yıldır kazanmaya başladık. 

Adalet diyoruz, bu coğrafyada kan dursun, savaşlar dursun, göçler son bulsun istiyoruz. Sömürüye hayır, kardeşlik ve barış hakim olsun diyoruz.

Bu coğrafyada ve dünyada maalesef bu değerlere yer yok. Herkesin gözü başkasına ait olan bir zenginlikte. Kanaat yok, hakça paylaşım yok, adalet yok. Haklı olanın değil güçlü olanın, daha çok parası ve silahı olanın dediği oluyor bu dünyada.

Özetle sen bu gidişe dur diyeceğim diyorsan, güçlülerin karşısına çıkacaksan, bu bedeli ödeyeceksin demektir. Bu iş “Penguenler ölmesin, buzullar erimesin, dünyaya barış gelsin demekle olmuyor”

İşte başımıza gelenlerin sebeb-i hikmeti de bu. Bizden öncekilerin de başına geldi, atalarımız ne bedelleri ödedihepimiz kitaplarda bunları okuduk. Şimdi kitaplarda okuduklarımız, filmlerde izlediklerimiz başımıza geliyor o kadar.

İlk insanla başlayan ve kıyamete kadar da devam edecek olan bu mücadelede oyuncular değişecek, isimler değişecek ama mücadele hep aynı kalacak. 

Hepimizin gönüllü olarak girdiği mücadelemizin en üst savunucu son yaptığı Beştepe mitinginde; “Tehlikenin, tehdidin nereden geleceği, ne zaman geleceği, kimden geleceği belli olmuyor. Bugün Şırnak'ta, Mardin'de, Diyarbakır'da patlamalar var. İhanet nöbetini FETÖ bırakıyor, PKK devralıyor, o bırakıyor DAEŞ devralıyor” dedi.

FETÖ ile mücadelede yol alınmaya başlamış ve FETÖ’denbeklentisi olanların emelleri suya düşmüşken birden bire PKK terörü tırmandırılmaya başladı son bir haftadır. 

Terör örgütü KCK'nın sözde Yürütme Konseyi EşbaşkanıCemil Bayık "Artık savaş dağ, ova, şehir demeden her tarafta yürütülecektir. Artık şehirlerde devletin, polisin hakimiyetinintam sağlandığı bir durum olmayacak. Şehirlerde polisler eskisi gibi rahat yaşayamayacaklardır" açıklamasının ardından Hakkari, Şırnak, Sur ve Kızıltepe’de saldırılar yaşandı. 

Bu saldırılar hedef ne kadar polis olsa da sivil halktan da ölümler yaşanması bölge halkının büyük tepkisini çekti. 

İplerini ellerinde tutan ağababalarından aldıkları emir gereği ne pahasına olursa olsun sansasyonel eylemler yapmaya çalışan PKK, sivil ölümleri, halkın tepkisini düşünecek durumda değil. Başarma şansı düşük olan bir darbe girişimini FETÖ’ye yaptıran ve bu sözüm ona “üst akıl” PKK’nın uzun vadede sonunu düşünecek durumda değil. 

Onların tek amacı şu anda yükselen birlik ve beraberlik duygusunu ve en önemlisi bu milletin kendine olan “özgüvenini” bozabilmektir.  Yaklaşık 1 aydır süren demokrasi nöbetlerinde oluşan havayı dağıtabilmek, Devletin askerine, polisine şüphe ile bakmasını, güvenmemesini sağlamaktır. Bir yandan FETÖ, PYD, DAEŞ, YPG, PKK, TAK, DHKP-C gibi düşman örgütlerin çokluğundan ve yaptıkları eylemlerden dolayı ümitsizlik oluşturmaktır.

Yani, polis asker zaten bunlardan, karşımızda düşman çok arkalarında büyük devletler var. Bunlarla baş edemeyiz düşüncesi oluşturma peşindeler.

Bu hainlerin tek elden yönetildiği artık aşikar. Ellerinde teknolojik imkanlar ve para var. Önümüzdeki günlerde devletin ve güvenlik kuvvetlerinin bilişim sistemleriniçökertmek üzere saldırılar gerçekleştirebilirler. Bu hainlerin bize; suikast saldırıları, ekonomik saldırılar, siyasi saldırılar, askeri saldırılar, terör saldırıları, teknolojik saldırılar, demografik saldırılar, coğrafi saldırılar gibi bir çok alanda saldırı düzenleme imkanları var.

Mezhep farklılıklarını kaşıyıp, alevi-sünni çatışması çıkarmak isteyebilirler. Kürt-Türk çatışması çıkarmak isteyebilirler. Yani sözün özü ne kadar şerefsizlik varsa bu milleti yok etmek için uygulamaya sokabilirler.

Artık gün geldi çattı. Dolara, güce tapanlarla, Hakk’a tapanların kavgası başladı. Şu anda taşeron örgütler üzerinden perde arkasından yürütülüyor bu kavga. Cumhuriyetçilerin Başkan adayı Trump Florida'daki başkanlık kampanyasında Başkan Obama'yı 'DAEŞ'in kurucusu' olmakla suçlaması hepimizin malumudur. 

Ne yapalım Kahraman şehidimiz Ömer Halisdemir, Erol Olçok ve tertemiz oğlu, Beşevler’de, İBB önünde, köprüde, Kızılay’da şehit olanlar hesap yapmadı. Bizleri de hesap yapmayanlardan eyle Allahım!

Ne diyordu kahpe düşmanın namlusundaki ilk hedef; 

“Şehirlere ineceklermiş. Kırsaldan ineceklermiş. Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var, bunu böyle bilin. Bir taraftan PKK, bir taraftan FETÖ, PYD, DAEŞ, YPG, topunuz gelin! Allah'ın izniyle bu milleti aşamayacaksınız”

Neden mi; Şehit ve gazilerimizin hayat hikâyelerini, şehit ediliş anlarını TV’lerden ve demokrasi mitinglerinden takip ederken o kişilerin yerinde olmayı isteyen, onlara gıpta edenve şehitliği arzu eden bu milletle başa çıkılmaz da ondan.

Yapacağınız her hainlik bu milletin dava bilincini, beraberlik ve bütünlüğünü bir tık daha ilerletir, denemek bedava ama bedeli ağır olur ona göre... 

Ajanshaber
12 Ağustos 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER