Yok yok. Asla; seçmene hakaret etme amacı ile söylemiyorum..

Sağlıklı insanlar da akıl tutulması yaşayabilir..

Çok akılcı davranan insanlar da, zaman zaman akıl tutulması yaşayabilirler.. Hepimiz, zaman zaman akıl tutulması yaşarız.

Hızlı ve doğru karar alma süreçlerinde, normal şartlarda asla yapmayacağımız yanlışlara, bazen “nasıl oldu, nasıl olabiliyor” diye sorgulama yapa yapa imza attığımız/attığınız olur..

Dün de 61 milyon seçmen nezdinde, bir akıl tutulması yaşandığı kanaatindeyim..

Şu il, bu il özelinde söylemiyorum.

Tabii ki bazı illerde yaşanan akıl tutulmasının, çok daha yüksek dozlu olduğu kanaatindeyim..

Bunların birincisi İstanbul, ikincisi Ankara’dır..

Ama genel tablo da, bu iki ilden farklı değil.

Türkiye genelinde fotoğraf; üç aşağı beş yukarı aynı olduğu için, tüm fotoğrafa bakarak söylüyorum..

Seçmen, akıl tutulması yaşıyor..

AK Parti’nin ülke genelindeki il il oylarına baktığınızda, birkaç istisna ili kenarda tutarsak, büyük oranda aynı..

Birkaç il istisna dedim ise..

O istisna olan illerde de, etkin rolün ne olduğunu hatırlatalım..

O illerde, AK Parti’nin hizmet götürmemesinden kaynaklı bir durum olmadığı, belediyecilikte açık bir başarısızlık sözkonusu olmadığı açık..

Ordu’ya bakın.. Nevşehir’e bakın.. Şanlıurfa’ya bakın.. Bursa’ya bakın.. Yozgat’a bakın..

AK Parti içinde yıllarca hizmet verip, şu veya bu şahsi ihtilaflarla AK Parti ile yollarını ayırmış olan isimlerin, o illerde rakip partilerden aday olarak eski partilerine verdikleri zarar sözkonusu..

Ordu’da İyi Parti’den aday olan Enver Yılmaz, AK Parti’de siyaset yaptığı sürenin acaba kaçta kaçı kadar yeni partisinde kalabilecektir?

Nevşehir’deki İyi Parti adaylığı sözkonusu olan Rasim Arı, hakeza.. Bakalım İP’te kaç yıl siyaset yapabilecektir. O partisinden razı olsa bile, İP ondan razı olacak mıdır?

Yıllarca AK Parti’nin Şanlıurfa İl Başkanlığı’nı yapan M. Kasım Gülpınar, YRP ile uyumlu bir siyaset anlayışı var idiyse, tam da mahalli seçim öncesinde mi bunun farkına varıp, parti değiştirmiştir?

Bursa’da AK Parti’de il başkanlığı yapan Sedat Yalçın, tam da istifa ettiğinde mi, YRP tarafından keşfedilmiştir?

AK Parti’den 2014 yılında Yozgat Belediye Başkanı seçilen Kazım Arslan, ideallerini gerçekleştirecek parti olarak Yeniden Refah Partisi’ni gördüğü için mi, yoksa AK Parti içinde bazı kişilerle yaşadığı ihtilaflardan kaynaklı olarak mı transfer oldu?

Daha başka illeri de sıralayabiliriz..

AK Parti’nin eskileri, YRP’ye geçerek, bir yandan eski partilerine oy kaybettirirken..

Diğer taraftan da..

Eski partilerinden intikam alma güdüsü ile hareket ettiklerinden, eleştirilerini kökten karşı oldukları CHP yerine, AK Parti’ye yönelterek, kendileri için “başarı”ya, ama ülke için “CHP’ye mahkumiyet”e imza atmış oldular..

AK Partili isimlein aday gösterilmedikleri için sergiledikleri zigzaglı çizgi ile ilgili sorduğumuz sorulara cevap verildiği oranda, AK Parti’nin önceki seçimlere göre bu seçimde daha geride kalışını izah edebiliriz.. 

AK Parti’nin, oylarını benzer oranda tutmasına rağmen, muhalefetin oylarını genelde CHP’li adayda toplayarak seçimden daha başarılı çıkmasının mazeretlerini üretmeye çalışmıyorum..

Dürüst seçim yapalım..

İlkeli siyasete imza atalım.

İstanbul’u söyleyelim..

CHP+İP+HDP’nin oyları ilkesiz bir şekilde tek adayda toplanırsa..

Dünkü netice çıkar.. 

% 8 oranında HDP oyları CHP’ye gidiyorsa.. Aynı anda aynı oranda İP oyları CHP’ye gidiyorsa..

Gidebiliyorsa.. 

Yani, “faili meçhul cinayetler” diyerek, İP’lileri işaret eden HDP’liler..

“Kürt yoktur, karda kart-kurt diye yürüyenlere Kürt denmiştir” diyen İP’liler..

İstanbul’da %19 oyları varken, bunun %16’sını Ekrem’e vermişlerse..

Burda ilkeli bir siyasetten bahsetmeye imkan yoktur..

AK Parti, eski oylarını, her şeye rağmen öyle veya böyle yine aldı.

Ama muhalifler oylarını CHP’de topladıkları için, önceki seçimlerde AK Parti kazandığı oy oranı ile şimdi kazanamadı.

İyi Parti, “ya tutarsa” dedi..

Önceki seçimde ittifak yaptığı partilere meydan okuyarak seçime girdi..

“İttifak yapmayacağız” dedi..

Tutturamadı, kaybetti.

Ve dünkü mahalli seçim sonuçlarına göre, İyi Parti bitme noktasına geldi..

Yeniden Refah Partisi ise, mahalli seçimlerde “ya tutarsa” diyerek, “ittifaksız” girme kararı aldı..

İP tutturamadı ama, YRP tutturdu..

YRP, “Hodri meydan” derken, bel altı vuruşu da eksik etmedi.

“Gazze’ye ticareti kesin” dedi..

Seçimden önce kenarından köşesinden yazdım.. Şimdi devamını da yazalım. Haydi bakalım, şimdi Murat Kurum’a seçimi kaybettirdiniz. Üç şartınız vardı.. 

Şimdi o şartları hatırlatalım.

YRP yöneticilerine söyleyelim: “Vebali üzerinize aldınız, ‘İsrail’e ticareti kesin, adayımızı geri çekelim’ diyerek algı yaptınız.. AK Parti adayına kazandırmadınız.. Şimdi hodri meydan.. İddia ettiğiniz ticareti, şimdi kesin de görelim sizi.” 

“Kürecik Radar Üssü’nü kapatın” dediler..

Bunu seçim öncesinde, bir malzeme olarak değil, “dik duruş göstergesi” olacağına inanarak, değişik zamanlarda defalarca biz de söyledik. Ama seçim döneminde dillendirmedik.

Çünkü AK Parti’nin rakipleri arasında, Kürecik Radar üssünü kapatmayı aklına bile getiremeyen adaylar varken, AK Parti’ye böyle bir teklif dayatmak, bel altı vuruştan başka bir şey olmazdı..

Şimdi haydi, Kürecik Radar Üssü kapatılacak mı görelim.. 

Emeklilere 20 bin TL asgari maaşı öneren YRP, şimdi haydi açıklasın, AK Parti’ye kaybettirdikten sonra, hangi belediye başkanı sayesinde, emekli maaşı asgari 20 bin Tl olacak?

Ayasofya’yı kapattıranlara kazandırıp, açanlara kaybettirenler..

Kur’an kurslarını kapattıranlara kazandırıp, açanlara kaybettirenler..

Başörtü yasağını getirenlere kazandırıp, yasağı kaldıranlara kaybettirenler..