Okuyucularımız belki de sıkılıyorlar..

“Şu yalan, bu yalan” dememizden bunalıyorlar..

“Bize ne şu siyasetçinin yalanından? Bize ne bu gazetenin iftirasından?” diyorlar..

Ama şunu kabul edelim ki..

O yalanlarla yüz binleri, milyonları etkiliyorlar..

O yalanlar deşifre edilmediği takdirde, milyonlarca beyni etkiliyor, iğdiş ediyor, kendi yanlarına çekiyorlar..

Bu sebeple ben yalanları görebildiğim kadarı ile, ulaşabildiğim bilgiler çerçevesinde ifşa edeceğim..

Etmek zorundayım..

Yoksa..

Meydan sahtekarlara, yalancıları, üçkağıtçılara kalacak..

Bugün; İyi Parti Genel Başkanı’nın, cahilliğinden mi yoksa profesyonel yalancılığından mı kaynaklı olduğunun takdirini size bırakacağım açıklaması ile başlayalım..

Meral Akşener, yolsuzluk kinayesi ile Tayyip Erdoğan’a sormuş:

“Honkong’la Çin’i bağlayan köprünün kilometre maliyeti 360 milyon dolarken, Bay Kriz’in yaptırdığı köprünün kilometre maliyeti neden 900 milyon dolar?”

Akşener, soruyor gibi yapıyor ama, aslında yolsuzluk suçlaması yapıyor..

Suçlamayı şu ifadelerle netleştiriyor:

“Ben; ‘Neden bir liralık işi, beş liraya yapıyorsunuz?’ diyorum. Ez cümle ben; ‘Milletimizin alın teriyle, fedakarlıklarla doldurduğu hazineyi, neden müteahhitlerinize peşkeş çekiyorsunuz?’ diyorum.”

Bizde zaman zaman soruyoruz..

“Köprüler, otoyollar gündeme getirilip.. ‘Yolsuzluk’ diyorsunuz. ‘Avanta’ diyorsunuz.. ‘Müteahhitlere para kazandırılıyor’ diyorsunuz.. İyi de,  iktidara yürüyen muhalefet partilerine yakın hiç mi işadamı yok ki, şu köprülerin fiyatlarını çıkartıp, ‘Biz olsak şu fiyata yapabilirdik’ desinler..” 

Öyle ya..

“Yolsuzluk yapıldı” diyene kadar..

“Geçen de ödüyor, geçmeyen de ödüyor” diyene kadar..

Hemen herkesin “Evet kullanıyoruz. Çok da işimize yarıyor” dediği Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde de..

Osmangazi Köprüsü’nde de..

Şimdi önümüzdeki günler itibari ile Çanakkale Köprüsü’nde de..

Sorun, “Yapılıp yapılmaması” değil..

Artık sadece ve sadece “Gerçekte kaça yapılabilirdi, kaça yapıldı” üzerinde düğümleniyor..

Şimdi bu gelip kilitlendiğimiz soru üzerinden, Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik imalı sorusunun içindeki bilgileri kullanarak, İP Genel Başkanı’nın bilgisini/bilgisizliğini, devlet yöneticiliği tecrübesini/tecrübesizliğini, dolduruşa gelme/akli selimle hareket etme becerisini masaya yatıralım.

Somut bir soru sormuş, Akşener.

Biz de somut konuşmayı sevdiğimize göre..

Bir sürü edebiyat parçalayana kadar..

Somut örnek üzerinden, biri 360 milyon dolar, diğeri 900 milyon dolara mal olduğu belirtilen iki örnekteki gerçeği görelim..

Cevap Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu’ndan geliyor..

 Cevap şu: 

“1915 Çanakkale Köprüsü’nün maliyeti 1 milyar 750 milyon euro’dur. Uzunluğu ise 4,6 kilometredir. Bir ilkokul işlemi yapalım. Maliyeti, km’ye bölelim 380,4 milyon euro çıkar. Bu da yaklaşık 418,7 milyon dolar yapar.”

Karaismailoğlu, Çanakkale Köprüsü’nün dünyanın en uzun asma köprüsü olduğu, köprüde çok farklı teknoloji uygulandığı vesair bilgileri de veriyor ama..

Onlara hiç gerek yok..

Hesap ortada..

Akşener, “Maliyet 900 milyon dolar” diyor..

Sayın Bakan “418,7 milyon dolar” diyor..

Ve Ulaştırma Bakanı’mız hesabı yaparken de, “İlkokul hesabı yapalım” diye de belirtiyor.

Karaismailoğlu köprünün ticarete katkısını vesair de hatırlatıyor ama..

Onların hepsini boşverelim..

Bir de..

Akşener’in örnek gösterdiği Çin-Hongkong arasındaki yol mu, köprü mü, ne ise..

Onunla Çanakkale Köprüsü’nün teknik tanım kıyaslamasını yapalım..

Karaismailoğlu net olarak bunu da hatırlatıyor:

“Sn. Meral Akşener, Karşılaştırdığınız iki proje. Birisi Dünya’nın en uzun asma köprüsü, diğeri 4 sene önce biten viyadük-köprü-tünel sistemi.”

Anladınız artık siz onu..

Biri asma köprü..

Diğeri, basitçe söyleyelim: Viyadük..

Ben Meral Hanım’ın yerinde olsam..

Yerin dibine girerim..

Utanırım..

İnsan içine çıkamam..

Ziyaret edeceğim esnafın, “Siz asma köprü ile viyadük arasındaki farkı bilmiyorsanız, ülkeyi nasıl yöneteceksiniz” diye sorularına muhatap olmaktan korkar, oturduğum yerde yüzüm kızarır, kimse ile konuşamam..

“Sen bu kafa ile, viyadüğü de asma köprü fiyatına yaptırırsın..” denildiğinde cevap veremem..

Öyle ya..

Asma köprü fiyatını yüksek bulup, viyadük ile karşılaştırabilecek kadar konuya uzak iseniz..

Hem de yanıbaşınızda Koray Aydın gibi, Bayındırlık Bakanlığı yapmış bir yardımcınız olduğu halde böyle bir çarpıtma mı, yalan mı, sahtekarlık mı, yoksa cahillik mi, hangisi derseniz..

Ona imza atıyorsanız..

Uyanık iş adamları, size köprü fiyatına viyadük yapar, kazıklarlar..

Köprü iki tane yaparsınız, üç tane yaparsınız.

yazının devamı