Bülent Kuşoğlu konuşuyorsa bilin ki Kılıçdaroğlu adına konuşuyor demektir.

Öyle ki Meral Akşener’in görevden alma çağrısına rağmen Kılıçdaroğlu, Kuşoğlu’nu korumaya devam etmişti. Çünkü Bülent Kuşoğlu demek Kılıçdaroğlu’nun sesi demektir. Bülent Kuşoğlu, “Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıkarsa masa dağılır” demişti. Akşener karşı çıktı, masa dağıldı. Akşener, masaya ancak Kılıçdaroğlu’nun adaylığını kabul etme şartıyla geri dönebildi.

İKİ KOLTUK BİR ARADA OLMAZ

Bülent Kuşoğlu, TV 100’de Talat Atilla ile Tamer Korkmaz’ın programında, “Seçimleri kazandıktan sonra hemen 2 belediye başkanını cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atadığı zaman her iki belediyeyi AK Parti’ye kaptırmış olacağız. Onunla ilgili (2024’teki yerel seçim) marttaki süreye göre bir değerlendirme yapılacak. İmamoğlu ve Yavaş cumhurbaşkanı yardımcılığı ve belediye başkanlığını aynı anda yapmayacaklar. Yapmamalılar. Türk devlet geleneğinde öyle bir şey söz konusu olamaz. Sayın Kılıçdaroğlu onu hiç yaptırmaz, hiç istemez, aynı şekilde Millet İttifakı’ndaki liderler de buna karşıdır” dedi.

KILIÇDAROĞLU ‘TERCİH EDİN’ DİYECEK

Bunu ilk gün yazdım. Kılıçdaroğlu seçimi kazanırsa yerel seçimlere kadar İmamoğlu ve Yavaş’ı cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atamayacak. Yerel seçimler geldiğinde ise İmamoğlu ve Yavaş’a, “Belediye başkan adaylığını mı yoksa cumhurbaşkanı yardımcılığını mı kabul ediyorsunuz?” diye soracak.

Başkanlar cumhurbaşkanı yardımcılığını tercih ederse görevlerinden istifa edecekler.

HUKUKÇULARDAN GÖRÜŞ ALIYORLAR

Bu kulisi benim yazmamdan ziyade Bülent Kuşoğlu’nun söylemesi önemliydi.
Çünkü Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş iki görevi bir arada yürütmek için hukukçulardan görüş alıyorlar.

Cumhurbaşkanı adaylığında olduğu gibi Kılıçdaroğlu bir kez daha heveslerini kursaklarında bırakacak.

MÜCAHİT ERBAKAN’DAN MÜCAHİT KILIÇDAROĞLU’NA

SAADET Partisi’nden Ümit Çebi, “13. Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kılıçdaroğlu, grup toplantısında yaptığı veda konuşmasının sonunda hadi bismillah diyerek bitirdi. Geliyor Mücahit Kılıçdaroğlu” diye tweet attı.

Yine Saadet Partili Habibe Erdoğan, “Hakkın yeryüzüne hâkim olması için mücadele eden kişiye ‘Mücahit’ denir” diyerek Mücahit Kılıçdaroğlu kampanyasına destek verdi.

Yıllarca “Mücahit Erbakan” sloganlarını atanlar kendilerine yeni bir mücahit buldu. Onun adı da Kemal Kılıçdaroğlu.

Mücahit, İslam için cihad eden demektir.

BAŞÖRTÜSÜ YASAĞINI KALDIRDI

Erbakan’ın bütün hedefi başörtüsü yasağını kaldırmaktı. Başörtüsü yasağını kaldırmak için mücadele ettiği ve Meclis’e ilk kez bir başörtülü milletvekilinin girmesini sağladığı için Başbakan Erbakan, 28 Şubat’ta postmodern darbe ile devrildi. Partisi kapatıldı. Kendisi siyasi yasaklı hale geldi.

KILIÇDAROĞLU İPTAL ETTİRDİ

Erbakan başaramadı ama Erdoğan başörtüsü yasağını kaldırdı. Erdoğan’ın, başörtüsü yasağını kaldırmak için MHP ile birlikte gerçekleştirdiği anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götürerek iptal ettiren ise Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

Kılıçdaroğlu, başörtüsüyle ilgili iptal başvurusunu yaptıktan sonra Anayasa Mahkemesi’nin önünde gülerek poz vermişti.

MÜCAHİT KİMMİŞ

Şimdi başörtüsü yasağını kaldıran Erdoğan mücahit değil ama başörtüsü için, “Bir metrelik bez parçası” diyen Kılıçdaroğlu mücahit oldu, öyle mi?

ERBAKAN’I HAPSE GİRMEKTEN KURTARDI

Erbakan, 28 Şubat’ın olağanüstü yargılaması sonucunda kayıp trilyon davasından dolayı hapis cezasına çarptırılmıştı. Merhum Erbakan’ın 85-86 yaşında hapse girmesi söz konusuydu. Erbakan’ın hapis cezasını kaldıran düzenlemeyi Erdoğan yaptı. Merhum Erbakan hapse girmekten kurtuldu.

KILIÇDAROĞLU İPTAL ETTİRMEK İSTEDİ

Peki Erdoğan’ın hapis cezasıyla ilgili yasal düzenlemesinin iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi’ne başvuran kim oldu? Saadet Partisi’nin mücahit ilan ettiği Kemal Kılıçdaroğlu oldu. İşte imza.

ERDOĞAN’A NEDEN DÜŞMANSINIZ?

Hadi Erdoğan, Erbakan’ın hedefi olan başörtüsü yasağını kaldırmasına rağmen “Ona düşmanız” diyorsunuz.

Hadi Erdoğan okullara Kuran-ı Kerim ve Peygamberimizin Hayatı derslerini koymasına rağmen biz ona düşmanız diyorsunuz.

Hadi Erdoğan, “Ayasofya’ya vurulan zincirler kırılacak” diyen Erbakan’ın rüyasını gerçekleştirmesine rağmen ona karşısınız.

Taksim’e cami dediği için 28 Şubat’ta hedef haline getirilen merhum Erbakan’ın vaadini gerçekleştirmesine rağmen Erdoğan’ı tasfiye etmek istiyorsunuz.

ERBAKAN’LA KILIÇDAROĞLU’NU EŞİTLEMEYİN

Bunu vicdanınıza nasıl anlatıyorsunuz onu bilemiyorum ama bari Kılıçdaroğlu’nu mücahit ilan etmeyin. ‘Mücahit Erbakan’dan, Mücahit Kılıçdaroğlu noktasına savrulmayın.

Erbakan’la Kılıçdaroğlu’nu eşitlemeyin.

yazının devamı