GÜNCEL

Financial Times'tan Türkiye ekonomisi açıklaması: İki lira aşıldığında, çökme sınırı üçten beşe çıktı. Şu anda dolar 13 lira. Ekonomi hala ayakta duruyor

Tarih
11 Şubat 2022
İzlenme
801 Kişi
Financial Times'tan Türkiye ekonomisi açıklaması: İki lira aşıldığında, çökme sınırı üçten beşe çıktı. Şu anda dolar 13 lira. Ekonomi hala ayakta duruyor

İngiltere merkezli Financial Times gazetesi, "Türkiye ekonomisinin dayanıklılığı, en kötü korkuları bile boşa çıkardı" başlıklı analizinde, uzun süredir başta dövizdeki çalkantı olmak üzere çeşitli tehditler nedeniyle çökeceği tahmin edilen Türkiye ekonomisinin nasıl ayakta kaldığını inceliyor.

Londra merkezli yatırım şirketi FIM Partners'ta gelişmekte olan piyasalar baş yatırım danışmanı olarak görev yapan Frances Balcells'in kaleme aldığı analiz, "2011-2013'te uyarılar yapılıyordu; 'Türk Lirası'nın dolar karşısındaki değeri iki lirayı geçerse ekonomi çöker' deniyordu" sözleriyle başlıyor:

"İki lira aşıldığında, çökme sınırı üçten beşe çıktı. Şu anda dolar 13 lira. Ekonomi hala ayakta duruyor."

Balcells'in daha sonra, "Türkiye gibi dolar borcu çok yüksek olan bir ülke, bu döviz çalkantısında uzun süre önce çökmeliydi. Gelişmekte olan piyasaların tarihi, para birimindeki benzer düşüşlerle, ödemeler dengesi krizleriyle dolu" diyor.

"Birincisi bu yılın başarına kadar, Türk yetkililer sermaye çıkışları ve para birimindeki zayıflık karşısında daima yaptıkları politikaları hayata geçirdi; gecikmeli ve örtülü bir tavırla olsa da faiz artırdı. Ekonomiyi yükseliş ve düşüş döngüsüyle idare ettirmek sistemi uzun bir süre sürdü. Bu da ekonomik aktörlere, ekonomik dengesizliklere karşı tampon yaratma fırsatı verdi. Bankalar bilançolarını büyük ölçüde dövizde tutup ani dalgalanmalara karşı kendilerini güvenceye aldı.

"Döviz mevduatlarını artırdıkları ve düşük miktarda döviz kredileri olduğu için bankaların fazladan doları oldu. Dolayısıyla ucuz lira fonlamasını elde edebilmek için dövizle borç vermeye devam ettiler ve kendilerine bir güvenlik mekanizması daha yarattılar."

Türkiye'nin kredi profili değişti

Yazara göre zamanla dayanıklılık kazanan sadece bankalar değildi.

Dolarizasyon arttıkça haneler dolar cinsinden varlıklar biriktirmeye başladı; aynı zamanda döviz cinsinden borçları da yoktu.

Bu da bankaların hanelere döviz cinsinden borç vermesinin yasak olmasından kaynaklandı.

Böylece hanehalkları da döviz riskine karşı daha daha dayanıklı hale geldi. Ballcels bu yasağın düzenleyici kurumların en büyük öngörüsü olduğunu vurguluyor.

Türkiye'nin kredi profilinin de değiştiğini belirten yazar, oynak porföy akışlarının büyük ölçüde azaldığını ifade ediyor.

Geçmişte yabancıların Türkiye'nin tahvil piyasasının yaklaşık %30'una sahip olduğunu belirten Balcells, bu oranın % 5'e, bir başka deyişle 3 milyar dolara gerilediğini; bu sırada da Türkiye vatandaşlarının ülkenin euro tahvillerinin neredeyse yarısına sahip olduğunu aktarıyor.

Yazar, geçen zamanla birlikte "dış borç zincirinde en zayıf halka" olarak tanımladığı Türk şirketlerinin de borç seviyelerini azaltıp olumlu bir kısa vadeli döviz alım-satım pozisyonuna girdiklerini ifade ediyor.

Analizde Türkiye'nin buna karşın ihracatı artırıp ithalatı kısıtlayarak, TL'deki büyük değer kaybının da yardımıyla inatçı cari açığını, cari fazlaya çevirmeye çalıştığı kaydediliyor.

 

(Yeniakit)

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

DİĞER MAKALELER